"ALMANYA"

BM’den Almanya’ya Irkçılıkla Etkin Mücadele Çağrısı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi Almanya’daki insan hakları durumu hakkında yaptığı incelemeyi sonuçlandırdı. İnceleme sonuç raporunda en çok ırkçılıkla mücadele, mülteciler, azınlık ve göçmenlerin durumunun iyileştirilmesine yönelik tavsiyeler yer alıyor.

24 Eylül 2018 admin

BM üyesi ülkelerin insan hakları durumunun 5 yılda bir İnsan Hakları Konseyi bünyesinde gözden geçirildiği Evrensel Periyodik İnceleme Mekanizması (EPİM) Almanya hakkındaki incelemesini Cenevre‘de tamamladı. 3 üye ülkeden oluşan çalışma grubu 30. oturumunda Almanya’daki insan haklarına dair durum hakkında açıklama ve iyileştirme tavsiyelerini içeren final raporunu sundu. Raporda Almanya’daki insan hakları vaziyetine dair üye ülkeler tarafından yapılan tavsiyelerde ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve ayrımcılıkla mücadele, kadına şiddetin önlenmesi, eğitim ve iş piyasasında fırsat eşitliğinin sağlaması gibi başlıklar öne çıkıyor.

Irkçılıkla Daha Yoğun Mücadele Talebi

Raporun sonuç ve tavsiyeler bölümünde Almanya’da sığınmacı ve göçmenlere yönelik şiddete dikkat çekilirken, ırkçı ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi ve nefret söylemiyle mücadele konsundaki tavsiyeler geniş yer tutuyor. Nefret suçlarının önlenmesinde daha sıkı tedbirlerin alınması tavsiye edilirken, milletvekili, politikacı, kamuya mal olmuş kişi, kurum ve siyasi partiler tarafından yapılan ırkçı açıklama, eylem ve nefret söylemlerinin önlenmesi, soruşturulması ve cezalandırılması için gerekli adımların hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca nefret suçlarının kayıt altına alınmasında uygulanan sistemin geliştirilerek aşırı sağcı suç eylemlerine dair istatistiklerin şeffaf ve erişilebilir hâle getirilmesi, medyadaki etnik ve dinî ayrımcılığı körükleyen nefret diliyle mücadele ile ırkçı ve Nazi ideolojisinin yayılmasına karşı yeni cezai yaptırımların arttırılması da bu alanda yapılan diğer tavsiyeler arasında yer alıyor.

Azınlık ve Göçmenlere Yönelik Ayrımcılığın Önlenmesi

Sağlık ve eğitim sistemi ile iş piyasasında göçmen ve azınlıkları dezavantajlı duruma düşüren bazı ayrımcı düzenleme ve uygulamaların varlığına da dikkat çeken raporda, azınlıkların iş piyasasına entegrasyonunu destekleyen ve bu alandaki mevcut ayrımcılığı minimize etmeye yönelik çalışmaların artırılması gerektiği belirtiliyor. Bunun yanı sıra göçmen kökenli çocukların eğitim sistemine entegrasyonun güçlendirilmesi için eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması; genç göçmenlerin yüksek öğretime devam etme konusunda teşvik edilmesi tavsiye ediliyor.

Kadın-Erkek Fırsat Eşitliğinin Sağlanması

Sosyal ve ekonomik hayatta cinsiyet eşitliğinin de ele alındığı raporda, iş piyasası, yönetici pozisyonları, devlet kurumları ve siyasette kadınların eşit katılım ve temsilini teşvik edecek düzenlemelere devam edilmesine yönelik tavsiyeler yer alıyor. Ayrıca kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetle daha etkin mücadele edilmesi için mevcut tedbirlerin güçlendirilmesi isteniyor.

Silah İhracatında İncelemelerin Derinleştirilmesi

Raporda dikkat çeken bir başka tavsiye ise yurt dışında, bilhassa işgal ve savaş bölgelerinde faaliyet gösteren Alman firmalarının bölgedeki insan hakları hususunda olumsuz etkilerinin olup olmadığının daha sıkı denetlenmesi hususunda yapılıyor. Ayrıca ülkedeki silah ihracatı kontrol yasalarının Birleşmiş Milletler Uluslararası Silah Ticareti Antlaşması ile uyumlu hale getirilerek, özellikle çatışma bölgelerine ihraç edilecek silahların amaç dışı ve kadın ve çocuklar gibi sivil halk üzerinde kullanımı ihtimali ile ilgili kapsamlı ve şeffaf değerlendirme ve incelemelerin yapılması tavsiye ediliyor.

“Almanya İnsan Hakları Sorumluluklarını Yerine Getirmeli”

Almanya İnsan Hakları Enstitüsü Direktörü Beate Rudolf BM İnsan Hakları Konseyi’nin Almanya raporuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Almanya sorumluluklarını yerine getirmelidir” dedi. Irkçılıkla mücadele konusunda BM’de sergilenen öz eleştirel ve açık tutumun gereğinin yerine getirilmesi ve tüm siyasi sorumluluk sahibi aktörlerin ırkçı nefret ve şiddet karşısında kesin bir tavır takınmaları gerektiğini belirten Rudolf, hükûmetin sığınmacı politikalarında ırkçı stereotipileri destekleyen tutumlardan da kaçınması gerektiğini vurguladı. Açıklamasında Federal Meclis’in Evrensel Periyodik İnceleme raporunda değinilen sorumlulukların bütünüyle hayata geçirilmesinde de aktif olarak yer alması gerektiğini savunan Rudolf, hükûmetin bir sene içerisinde sivil toplumla istişare edilmiş ve özel tedbirler içeren eylem planını da meclise sunmasını beklediklerini ifade etti.

BM Evrensel Periyodik İnceleme Mekanizması Nedir?

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu 2007’den bu yana Evrensel Periyodik İnceleme (UPR) adı altında 193 üye ülkede insan hakları durumunun iyileştirilmesini hedefleyen bir değerlendirme gerçekleştiriyor. Değerlendirmelerde Birleşmiş Milletler Antlaşması, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, silahlı çatışmalarda temel insan haklarının korunmasına yönelik Uluslararası İnsancıl Hukuk ve İnsan Hakları Uluslararası Mevzuatı esas alınıyor. Üye ülkelerden oluşan farklı çalışma gruplarının yaptıkları inceleme sonunda yılda 42 ülke olmak üzere 5 yılda bir tüm üye ülkelerdeki vaziyet incelenerek elde edilen bulgular ve iyileştirme tavsiyelerini içeren bir final raporu hazırlanıyor. İncelemeye konu olan ülkelerin gerekli iyileştirmeleri bir sonraki gözden geçirme dönemine kadar hayata geçirmesi bekleniyor.(mk)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Diğer Gündem Yazıları

Son Yüklenenler