'Kuzey-Ren Vestfalya'

Almanya’daki Yabancılar İçin Temsil Alternatifi: Uyum Meclisleri Ne Kadar Etkili?

14 Eylül 2025’te Kuzey Ren-Vestfalya’da yerel seçimlerle birlikte Uyum Meclisi Seçimleri de yapılacak. Peki bu meclisler tam olarak ne işe yarıyor? Göçmenlerin siyasi temsilde yaşadığı boşluğu doldurmaya yeterli mi?

Fotoğraf: Ingo Bartussek - Shutterstock.

Demokrasilerin en temel ilkelerinden biri, alınan siyasi kararlardan etkilenecek herkesin karar sürecine katılabilmesidir. Ancak Almanya’ya yakından bakıldığında bu idealin önemli ölçüde eksik kaldığı görülüyor. Avrupa Birliği üyesi olmayan yabancı vatandaşlar, ülkede ne yerel seçimlere ne de eyalet ve federal seçimlere katılabiliyor. Bu nedenle, örneğin Essen kentinde yaşayanların yüzde 17,3’ü yaşadıkları ülkenin hiçbir siyasi seçiminde oy kullanamıyor.

Bu eksikliği gidermek amacıyla Almanya’nın bazı bölgelerinde “Uyum Meclisi” (Integrationsrat) adlı komisyonlar kuruldu. Bazı yerlerde “Yabancılar Danışma Kurulu”, “Entegrasyon Komitesi” veya “Entegrasyon Danışma Kurulu” olarak da adlandırılan bu organlar, yabancı uyruklu seçmenler ile sonradan Alman vatandaşlığına geçen kişilerin oylarıyla belirleniyor. Meclisler, bulundukları şehirde yaşayan yabancı nüfusun çıkarlarını belediye meclisinde temsil etmeyi amaçlıyor.

Ancak sorun şu: Uyum Meclisi seçimlerine katılım genellikle düşük kalıyor. Bu da bu organların gerekliliği ve meşruiyeti konusunda soru işaretleri doğuruyor. Peki, “Uyum Meclisi” olarak bildiğimiz bu yapılar tam olarak nedir? Katılım oranı neden bu kadar düşük ve artırmak için neler yapılabilir?

Köln Üniversitesinden Nicole Marx ve Duisburg-Essen Üniversitesinden Conrad Ziller ile birlikte Kuzey Ren-Vestfalya’daki entegrasyon meclisi seçimlerine katılımı etkileyen faktörleri inceledik. Köln Sosyoloji Dergisi’nde yayımlanan araştırmamızın öne çıkan sonuçlarını aşağıda paylaşıyorum.

Misafir İşçi Göçünü Takiben Kurulan Uyum Meclisleri Nedir?

1970’li yıllarda Almanya’ya yoğun şekilde gelen misafir işçiler (Gastarbeiter) beraberinde yeni talepler ve sorunlar getirdi. Yabancı nüfusun ihtiyaçlarını yerel siyasete taşımak için bu dönemde “Uyum Meclisleri” (Integrationsräte) adı verilen komisyonlar kuruldu. Bugün bu organlar, dört federal eyaletin (Hessen, Saarland, Kuzey Ren-Vestfalya ve Rheinland-Pfalz) yerel yönetim anayasasında yer alıyor. Özellikle Kuzey Ren-Vestfalya (KRV) eyaleti, bu meclislerin yaygınlaştırılmasında öncü bir rol oynuyor: Almanya’daki yaklaşık 400 entegrasyon konseyinin dörtte biri bu eyalette bulunuyor.

KRV’de 5 binden fazla yabancı nüfusa sahip belediyelerde entegrasyon meclisi kurulması zorunlu. 2 binin üzerinde yabancı nüfusu olan belediyelerde ise, en az 200 yabancı sakin talepte bulunursa aynı yükümlülük geçerli oluyor.

Uyum meclislerinin görevi yalnızca yabancı nüfusun çıkarlarını temsil etmekle sınırlı değil. Bu organlar aynı zamanda göç ve entegrasyon konularında belediye meclisine danışmanlık yapıyor. Almanya’da AB vatandaşı olmayan yabancıların siyasi katılımının kurumsallaştığı tek alan bu meclisler. Ancak bu temsilin daha çok sembolik bir anlam taşıdığı söylenebilir. Zira seçim hakkı olmayan diğer gruplar —örneğin çocuklar ve gençler— bile taleplerini doğrudan belediye meclisine iletebilirken, yabancılar yalnızca danışma yoluyla temsil edilebiliyor.

Üyelik sistemi de ikiye ayrılıyor: Seçilmiş üyeler, yerel seçimler kapsamında belirleniyor; atanmış üyeler ise belediye yönetimi tarafından konseye gönderiliyor. Bu yöntem, meclis ile şehir yönetimi arasındaki bağı güçlendirmeyi amaçlıyor. Ortalama büyüklük açısından bakıldığında, KRV’deki bir entegrasyon meclisinde yaklaşık 17 koltuk bulunuyor.

Uyum Meclisi Seçimlerine Katılım Düşük

Uyum Meclisi için seçimler, 2004’ten bu yana her beş yılda bir düzenleniyor ve Kuzey Ren-Vestfalya’da yerel seçimlerle eş zamanlı yapılıyor. Son yıllarda seçim yasasında yapılan değişiklikler sayesinde seçme hakkı olanların sayısı önemli ölçüde arttı. Nitekim son seçimlerde, eyalet nüfusunun yüzde 14,4’üne karşılık gelen yaklaşık 2,86 milyon kişi oy kullanma hakkına sahipti.

Seçimlere katılabilen gruplar oldukça geniş bir yelpazeyi kapsıyor: Yabancılar, vatansızlar (Heimatlose), Alman vatandaşlığına geçmiş kişiler, ikinci bir yabancı uyruğa sahip Almanlar ve 1 Ocak 2000’den sonra Almanya’da doğmuş, ancak ebeveynleri yabancı olduğu için farklı koşullarda Alman vatandaşlığı elde etmiş gençler.

Buna rağmen 2020 yılında yapılan son seçimlerde katılım oranı oldukça düşüktü. KRV’deki 396 belediyeden yalnızca 107’sinde Uyum Meclisi bulunuyordu ve bu belediyelerde genel katılım oranı sadece yüzde 13’te kaldı. Katılım oranları şehirden şehre büyük farklılık gösterdi: Marl’da sadece yüzde 5,4 olan katılım, Monheim am Rhein’da yüzde 26,5’e kadar çıktı.

Aşağıdaki haritada, 2020 seçimlerinde KRV’deki Uyum Meclisi Seçimlerine katılım oranları gösteriliyor. Koyu renkler, yüksek katılımı ifade etmektedir.

İnfografik: Ampirik Siyaset Çalışma Grubu, Duisburg-Essen Üniversitesi.

Kimler Bu Meclisler İçin Aday Olabiliyor?

Uyum Meclisi Seçimlerinde aday olma hakkı (pasif seçim hakkı) oldukça geniş tanımlanmış durumda. Reşit olan herkes entegrasyon meclisi için aday olabiliyor. Adaylık genellikle iki şekilde gerçekleşiyor: bağımsız bireysel adaylık ya da listeler üzerinden toplu başvuru.

Özellikle büyük şehirlerde, yerleşik siyasi partilerin bu seçimlere ilgisi giderek artıyor. Nitekim Essen’de yapılan son seçimlerde, belediye meclisinde temsil edilen hemen her parti -Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hristiyan Demokrat Birliği (CDU), Almanya için Alternatif (AfD), Sol Parti (Die Linke) ve Yeşiller (Bündnis 90/Die Grünen)- Uyum Meclisi için aday çıkarmıştı.

2020 seçimleri de bu eğilimi doğruluyor. O yıl Uyum Meclisi bulunan 107 belediyeden 37’sinde en az bir partiye yakın liste aday gösterdi. Bu 37 belediyeden 25’inde birden fazla partinin katıldığı listeler vardı. Yani bir siyasi partinin katılımı, diğer partilerin de seçimlere dâhil olma ihtimalini yükseltiyor.

Hangi Faktörler Seçimlere Katılımı Artırabilir?

Yaptığımız araştırmada, belediye düzeyinde geniş bir veri seti kullanarak Uyum Meclisi seçimlerine katılımı etkileyen faktörleri inceledik. Beklentimizin aksine, göçle ilgili göstergeler -örneğin bir belediyedeki yabancı nüfus oranı ya da vatandaşlığa kabul oranı- katılım üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etki yaratmıyor.

Buna karşılık, yerleşik federal partilerin (SPD, CDU, AfD, Sol Parti veya Yeşiller) aktif şekilde seçimlere katılması belirgin bir fark yaratıyor. Bu partiler bir listeyi desteklediğinde veya bizzat aday listesi sunduğunda, ilgili belediyelerde katılım oranı ortalama 1,7 puan artıyor.

İlk bakışta küçük görünen bu fark, bu seçimlere katılımın genel olarak sadece yüzde 13 olduğu düşünülürse oldukça önemli. Partilerin katılımı, hem daha profesyonel kampanyaların yürütülmesini sağlıyor hem de seçimlere olan ilgiyi ve meclislerin ciddiyetini artırıyor. Bu da seçmenlerin sandığa gitme motivasyonunu güçlendiriyor.

Katılımı artıran ikinci önemli faktör ise “yerel katılım kültürü”. Bir belediyede genel seçimlere yüksek oranda katılım gösteriliyorsa, Uyum Meclisi seçimlerinde de katılımın daha yüksek olduğu görülüyor. Başka bir ifadeyle, belediye seçimlerinde oy kullanmayı alışkanlık haline getirmiş seçmenlerin davranışları, entegrasyon meclisi seçimlerine de yansıyor.

Uyum Meclisleri, Yabancıların Temsil Edilmiyor Olmasını Telafi Edebilir mi?

Uyum Meclisleri, demokrasilerin temel ilkelerinden birini -siyasi kararlardan etkilenen herkesin sürece dâhil edilmesi- hayata geçirme açısından önemli bir girişimdir. Bu meclisler sayesinde yabancı nüfusun görüşleri en azından danışma düzeyinde yerel siyasete taşınabiliyor. Ancak sorun şu ki: Bu konseyler tüm federal eyaletlerde yok ve bulundukları yerlerde de yetkileri oldukça sınırlı. Dolayısıyla katılım oranları da düşük kalıyor.

Araştırma sonuçlarımız, bazı değişikliklerle bu tablonun iyileştirilebileceğini gösteriyor. 2020’de Kuzey Ren-Vestfalya’da yapılan seçimler, özellikle federal partilerin sürece katıldığında seçmen ilgisinin arttığını ortaya koydu. Partilerin bu alanda daha görünür olması, gelecekte katılımı daha da yükseltebilir. Bir başka olasılık da meclislerin siyasi yetkilerinin genişletilmesi. Bu durumda daha büyük projelere imza atmaları ve kamuoyunda daha fazla görünür olmaları mümkün olabilir.

Göçmenlerin siyasi katılımının entegrasyon üzerindeki olumlu etkileri dikkate alındığında, Uyum Meclisleri hem mevcut önemi hem de düşük katılım oranıyla göçmenlerin siyasi temsilini tartışmaya açmak için bir fırsat sunuyor. Bu tartışma yalnızca mevcut kurumların geliştirilmesiyle sınırlı kalmamalı; birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi belediye seçimlerinde oy hakkının AB vatandaşı olmayanlara da tanınıp tanınmaması da gündeme gelmeli.

Kaynaklar

  • Bausch, C. (2011a). Die politische Partizipation von Personen mit Migrationshintergrund in Ausländer- und Integrations(bei)räten. Politische Partizipation & Repräsentation in der Einwanderungsgesellschaft, Hrsg. Heinrich-Böll-Stiftung, 10-15. Berlin.
  • Bausch, C. (2011b). „Ich komm besser ran an die Menschen als ein Deutscher “ – Deskriptive Repräsentation am Beispiel von Ausländer-und Integrations (bei) räten. Krise und Reform politischer Repräsentation, Hrsg. Markus Linden und Winfried Thaa, 256-277. Nomos Verlagsgesellschaft mbH & Co. KG. https://doi.org/10.5771/9783845231914-256
  • Gesemann, F., & Roth, R. (2015). Integration ist (auch) Ländersache. Schritte zur politischen Inklusion von Migrantinnen und Migranten in den Bundesländern, 2.
  • Vierus, P., Ziller, C. & Marx, N. (2022). Grenzen politischer Repräsentation: Determinanten der Wahlbeteiligung bei Integrationsratswahlen in Nordrhein-Westfalen. Kölner Zeitschrift für Soziologie und Sozialpsychologie, 74, 525–551. https://doi.org/10.1007/s11577-022-00863-2
  • Zitation: Paul Vierus: Demokratische Teilhabe für Nicht-EU-Ausländer:innen durch Integrationsräte?, Erschienen in „Über Politik aus der Wissenschaft“, Herausgeber Achim Goerres, 26.02.2025, abrufbar unter https://www.politik-wissenschaft.org/2023/10/09/demokratische-teilhabe-durch-integrationsrate/
    DOI: https://doi.org/10.17185/politik-wissenschaft/20250226-2023-06

Yazarın notu: Bu yazı, 2022 yılında Köln Sosyoloji ve Sosyal Psikoloji Dergisi’nde “Siyasi Temsilin Sınırları: Kuzey Ren-Vestfalya’daki Entegrasyon Meclisi Seçimlerinde Seçmen Katılımını Belirleyen Faktörler” başlıklı makaleye dayanmaktadır. Makaleye, buradan ücretsiz olarak erişebilirisiniz.

Editörün notu: Bu metin, “Über Politik aus der Wissenschaft” blogunda yayımlanan bir makaleden tercüme edilmiştir. Yazının Almanca aslına buradan ulaşabilirsiniz.

Paul Vierus

Paul Vierus, Duisburg-Essen Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümünde araştırma görevlisi olarak çalışan Vierus, siyasal destek, siyasal psikoloji ve istatistiksel yöntemler gibi alanlarda araştırmalarına devam etmektedir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler