'Aşırı Sağ'

Fransa’da Seçimin İkinci Turuna Stratejik İttifakla Gidiliyor

Fransa'da erken genel seçimlerin ikinci turu öncesinde merkez ve sol partiler, aşırı sağ parti Ulusal Birlik'in karşısında seçilmesi şansı daha yüksek olan adayları beraberce destekleme kararı aldı. Bu "informel" seçim ittifakı, ikinci tura nasıl etki edecek? Fransa'yı seçimden sonra neler bekliyor?

Fotoğraf: Jean-Marc RICHARD - Shutterstock.

Fransa’da son 3 seçimdir oylarını artırmaya devam eden aşırı sağcı RN en son 9 Haziran’daki AP seçimlerinde yüzde 31,4 ile açık farkla ilk sıraya yerleşmiş, bunun üzerine Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Meclis’i feshederek ilk turu 30 Haziran, ikinci turu 7 Temmuz’da olmak üzere erken seçime gitme kararı almıştı. Erken seçimin ilk turunda aşırı sağ, yükselişini sürdürerek sandıktan yine birinci çıktı.

Macron Sorumluluk Almaya Çağrıldı

Fransız basını Macron’un Meclisi feshetme kararının kendi görevi ve partisinin geleceği üzerindeki etkilerine değindi. Challenges dergisinin “2024 genel seçimleri: Kral Macron’un Hükmünün Sonu” başlıklı haberinde, Macron’un Meclisi feshederek kendi düşüşünü tetiklediği belirtildi. Haberde, Macron’un eski Başbakanı Edouard Philippe, mevcut Ekonomi Bakanı Bruno Le Maire ve İçişleri Bakanı Gerald Darmanin gibi oldukça tartışmalı kurmaylarının Macron’un düşüşünü daha da hızlandırdığı ifade edilerek, “Bu genel seçimler, Macronculuk saltanatının sonunu imzalayabilir.” değerlendirmesine yer verildi.

İçişleri Bakanlığının açıkladığı seçim sonuçlarına göre, aşırı sağcı Marine Le Pen liderliğindeki Ulusal Birlik (RN) partisi ve ittifaka dahil diğer aşırı sağ partiler yüzde 33,15 oyla birinci, sol partilerin oluşturduğu Yeni Halk Cephesi İttifakı (NFP) ise yüzde 28 ile ikinci sıraya yerleşti. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “Cumhuriyet İçin Hep Birlikte” adlı merkez partiler ittifakı ise yüzde 20 oyla üçüncü sırayı aldı. Seçimin en büyük kaybedenleri, Macron’un ittifakına ilaveten, oy oranı yüzde 6,6’ya gerileyen merkez sağdaki ve kurucusu Nicolas Sarkozy olan Cumhuriyetçiler Partisi (LR) oldu.

2022’de düzenlenen bir önceki genel seçime kıyasla, aşırı sağın oyu 14 puan ve sol ittifakın oyu 2 puan artarken oy kaybı Macron ittifakında 6 puan ve Cumhuriyetçilerde 4 puan oldu. İlk turda seçim bölgelerinde yüzde 50 oy oranına ulaşarak belirlenen 76 milletvekilinden 39’u aşırı sağ, 32’si sol ittifak, 2’si Macron ittifakı ve kalan 3’ü merkez sağdaki Cumhuriyetçiler ve diğer sağ partilere ait oldu.

Henüz ilk turda milletvekili seçilmeyi başaran isimler arasında Ulusal Mecliste 28 Mayıs’ta Filistin bayrağını açarak 15 günlük men cezası alan Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) partili Sebastien Delogu ve aşırı sağcı lider Marine Le Pen de yer aldı. Öte yandan seçimlere katılım oranı 1997’den bu yana en yüksek oran olan yaklaşık yüzde 68 olarak tespit edildi.

Seçimde parti ve ittifakların kazanmak için yarıştığı Ulusal Meclisteki 577 sandalyeden 76’sı ilk turda sahiplerini bulurken kalan 501 sandalyenin kazananları, 7 Temmuz’da düzenlenecek ikinci turda belli olacak. Kalan 501 seçim bölgesinde düzenlenecek ikinci turda, ilk turda minimum yüzde 12,5 oy oranına sahip adaylar yarışabilecek ve en çok oyu alan aday milletvekili seçilecek. Le Pen’in mutlak çoğunluğa ulaşıp ulaşamayacağı ise diğer partilerin ve Macron’un seçimin birinci turundan çıkan mevcut sonuca nasıl tepki vereceklerine ve aşırı sağ tehlikesi karşısında farklılıklarını bir kenara bırakıp bırakamayacaklarına bağlı.

İkinci Turda Merkez ve Sol Partiler Aşırı Sağa Karşı Birleşiyor

Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından merkez sağ ve soldaki partiler adına yapılan ilk değerlendirmeler, 7 Temmuz’da düzenlenecek ikinci turda aşırı sağa karşı iş birliği yapma isteğini ortaya koydu ve hem sol partiler hem de “liberal” medya kuruluşları Macron’a bölgelerindeki aşırı sağın adaylarına karşı kazanabilecek diğer partili adaylara destek vermesi çağrısında bulunmuştu.

3 Temmuz itibarıyla bu çağrılar karşılığını buldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un merkezci partisi Rönesans ve sol ittifak Yeni Halk Cephesi’nden (NFP) aralarında birkaç bakanın da bulunduğu adaylar, Ulusal Birlik’teki rakiplerine karşı başarılı olma ihtimali en yüksek olan adayları desteklemek için yarıştan çekildi. Le Monde gazetesi, seçimlerin ikinci turunda yarışması beklenen toplam 218 aday yarıştan çekildiğini belirterek, bu adayların 130’unun soldan, 82’sinin ise Macron’u destekleyen partilerden olduğunu bildirdi. Bu hamlenin 7 Temmuz’daki ikinci turu önemli ölçüde etkileyeceği düşünülüyor.

İkinci Turda Ne Olacak?

2012’de sadece 2 milletvekiline sahip olan arada Ulusal Birlik, arada geçen süredeki uzun erimli “normalleşme” ve “gayrişeytanileşme” (Fr. Dédiabolisation) stratejisinin ve 28 yaşındaki Genel Başkan Jordan Bardella’nın şahsında yaptıkları gençlik aşısının meyvelerini seçimin birinci turunda topladı: İkinci turun ardından ise 230 ila 280 bareminde koltuk kazanabileceği tahmin ediliyordu. Yani ilk turdaki galibiyete rağmen aşırı sağın, Ulusal Meclisin 577 sandalyeli alt kanadında çoğunluğu sağlamaya yetmeyeceği gözükmüştü.

Merkez ve sol arasındaki ittifakın ilanını hesaba katan Grand Continent anketine göre, Ulusal Birlik’in koltuk sayısı 222-262 aralığına çekildi. Grand Continent’in öngördüğü bu senaryo doğrulanırsa, Ulusal Birlik çoğunluğu elde edemeyeceği için bir “büyük koalisyon” kurulması gerekecek. Grand Continent, bununla birlikte, katılım oranının bilinmeyen bir ana faktör olacağını ve öngörülenden farklı bir koltuk dağılımına yol açabileceğini de not düşüyor. Fransa için “kader seçimi” olacağı söylenen bu seçimin ilk turunda katılım oranı yüzde 68 ile son 27 yıldaki en yüksek seviyesini gördü.

Bu resmî olmayan ittifakın ikinci turda aşırı sağa karşı ne kadar başarılı olacağı tam olarak bilinmezken Ifop şirketinin LCI kanalı için yaptığı anket sonuçlarına göre, Fransızların yüzde 63’ü aşırı sağcı RN’nin Ulusal Mecliste salt çoğunluğu elde etmesine karşı. Anket sonuçları, Yeni Halk Cephesinde yer alan aşırı solcu LFI’den bir adayın aşırı sağa karşı yarıştığı durumda seçmenlerin daha kararsız kalacağına işaret ediyor. Bu durumda, ikinci turda Macron ittifakı seçmenlerinin yüzde 66’sı solcu adaydan yana oy kullanacaklarını belirtirken, cumhuriyetçi seçmenler ise yüzde 59 oranında aşırı sağcı adaya oy vereceklerini belirtiyor.

İttifak Kararı Sonrası Oy Artışı Var mı?

Toluna Harris Interactive adlı araştırma merkezi tarafından Challenges, M6 ve RTL medya kuruluşları için 3 Temmuz’da yapılan bir diğer anket de, aşırı sağcı RN ittifakının, 289 sandalye gerektiren salt çoğunluğu sağlayamayabileceğini öngörüyor. Ankete göre ikinci tur sonunda aşırı sağcı RN’nin başını çektiği ittifak 190 ila 220, Yeni Halk Cephesi 159 ila 183, “Cumhuriyet İçin Hep Birlikte” ittifakı 110 ila 135 sandalye elde ederken Cumhuriyetçiler ise 30 ila 50 sandalyenin sahibi olabilir.

Bu oranlar, aynı araştırma şirketinin 28 Haziran tarihli ilk tur öncesi anketinde, RN için 220 ila 260, Yeni Halk Cephesi için 120 ila 150, Macron ittifakı için ise 80 ila 130 sandalye olarak öngörülmüştü. Anket sonuçları ilk turun ardından aşırı sağa karşı üstü kapalı iş birliğine giden solcu Yeni Halk Cephesi ve Macron ittifakının yükselişe geçtiğine işaret ediyor.

Öte yandan Ifop-Fiducial şirketinin LCI, Sud radio ve Le Figaro için 4 Temmuz tarihli anketi RN ittifakının 210 ila 240, Yeni Halk Cephesi ittifakının 170 ila 200, Macron cephesinin ise 95 ila 125 sandalye kazanacağını gösteriyor.

“Kohabitasyon” İhtimali

Merkez ve sol partilerin informel ittifakının başarısız olduğu ve ikinci turda aşırı sağın salt çoğunluğu elde ettiği bir sonucun çıkması takdirinde Cumhurbaşkanı Macron, aşırı sağcı bir başbakan atamak zorunda kalabilir ve bu da ülkeyi 22 yıl sonra yeniden bir “kohabitasyon” dönemine sürükleyebilir.

Kohabitasyon, farklı partilerden olan cumhurbaşkanı ve başbakan ülkeyi birlikte yönetmesi durumuna verilen ad. Önceki kohabitasyon dönemleri ülke yönetiminde “çift başlılığa” neden olduğu için bu konuda yasal bir önlem alınmış ve 2000 yılında yapılan anayasal reform ile cumhurbaşkanının görev süresi 5 yıla indirilerek, milletvekilleriyle aynı süreye getirilmişti.

Sol ve merkez partilerin iş birliği stratejileri işe yaramaz ve aşırı sağ mecliste çoğunluğu sağlarsa RN Genel Başkanı Jordan Bardella’nın başbakan olarak atanmasını gerekebilir. RN’nin siyasi lideri olan Marine Le Pen ise, partisinin mecliste çoğunluğu elde etmesi hâlinde hükûmeti kurmak istediklerini ama aksi takdirde muhalefette kalacaklarını belirtiyor.

Müslüman Temsilcilerin Seçime Dair Açıklamaları

Aşırı sağın genel olarak topluma, özel olarak da Fransa’daki Müslümanlara karşı oluşturduğu büyük tehlikeler karşısında bazı dinî liderler ve sivil toplumun önde gelen isimleri, Paris Ulu Camii’nin (GMP) girişimiyle bir araya geldi ve vatandaşlara Ulusal Birlik’e karşı sandıkta kitlesel olarak harekete geçmeleri çağrısında bulundu.

İkinci turla ilgili kısa bir yazılı açıklama yayımlayan Fransa İslam Konseyi (CFCM) ise seçimlerin umut, barış ve refaha vesile olmasını dilediklerini belirtti ve Gazze’deki insanlık dramının sürdüğünü hatırlattı. Geçtiğimiz yıllarda Fransa Ulu Camii ve başka federasyonların ayrıldığı CFCM’de Fransa’daki 2500 kadar cami derneğinin 1100’ü temsil ediliyor.

Kısa bir süre önce yayınlanan bir araştırmanın bulgularında ülke Müslümanlarının diğer Fransız vatandaşlarıyla benzer sosyal, ekonomik ve politik konulara duyarlı olduğunu göstermişti: Bu seçmen grubu, oy tercihleri için sırasıyla sağlık politikası, ırkçılık ve alım gücü konularını gözetiyor. Fransız toplumunun geri kalanından farklı olarak ise Gazze’de süren savaş, ırkçılık ve ayrımcılık gibi konular Fransa Müslümanlarının oy tercihlerini belirleyen meseleler olarak öne çıkıyor. Seçime giden süreçte Filistin’i resmî olarak tanıyacağını açıklayan Yeni Halk Cephesi, Macron’un cumhurbaşkanlığı döneminde yürürlüğe giren ve emeklilik yaşını kademeli olarak 62’den 64’e çıkaran tartışmalı reformu da yürürlükten kaldıracaklarını taahhüt etmişti. (AA/P)

bgucin

Galatasaray Üniversitesi’nde Sosyoloji programından mezun olan Burak Gücin, sonrasında Heidelberg Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Ağırlıklı olarak ideoloji, kültür ve göç üzerine çalışan Gücin, Perspektif redaksiyon ekibinin üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler