Avusturya’dan Seyahat Özgürlüğü İçin “Aşı Pasaportu” Önerisi
Avrupa Birliği (AB) içerisinde koronavirüs aşısı olanlara seyahat özgürlüğü sağlanması ya da aşı olmayanların seyahat özgürlüğünde kısıtlamalara gidilmesi yeniden gündemde. Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz "aşı pasaportu" önerisi sunacak.
Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, Avrupa Birliği (AB) içinde seyahat özgürlüğünün tam anlamıyla sağlanabilmesi için yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı yaptırmış, hastalığa yakalandıktan sonra iyileşmiş veya yeni test yaptırmış kişiler için “yeşil AB pasaportu” uygulamasına geçilmesini istedi. Başbakan Kurz, basına yaptığı açıklamada, yarın düzenlenecek AB liderler zirvesinde birlik içinde seyahat serbestisinin yeniden sağlanabilmesi için İsrail’de olduğu gibi “aşı pasaportu” uygulamasına geçilmesi önerisinde bulunacağını söyledi.
Kurz, “Aşı yaptırmış veya hastalığa yakalandıktan sonra iyileşerek bağışıklık kazanmış veya yeni test yaptırmış kişiler için yeşil pasaport verilmeli.” dedi. AB genelinde bir çözüm bulunması için girişimde bulunacaklarını kaydeden Kurz, aksi takdirde ulusal düzeyde bir yaklaşıma gidileceğini, aynı görüşte olan komşu ülkelerle bu projeyi hayata geçirmek için çalışacaklarını vurguladı.
Kurz, AB içinde seyahat özgürlüğünün sağlanabilmesi için yeşil pasaport uygulamasının önemli bir rol oynayacağını belirterek birlik içinde sağlanacak uzlaşı doğrultusunda söz konusu pasaportlar için teknolojiden yararlanılacağını söyledi. Kurz, herkesin cep telefonunda bulundurabileceği bir uygulamayla kişisel nedenle ya da iş amaçlı rahatlıkla seyahat edebileceğini savundu.
Avusturya‘da son 24 saatte 2 bin 6 yeni koronavirüs vakası görüldü, toplam vaka sayısı 450 bin 376’ya, virüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 36 artışla 8 bin 470’e ulaştı.
“Aşı Olmayana Bazı Farklılıklar Uygulanabilir”
AB içinde “aşı sertifikası” ya da “aşı pasaportu” gibi öneriler son zamanlarda revaçta. Daha önce AB, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı aşılanacak kişilere seyahatlerde kolaylık sağlayacak bir “aşı sertifikası” verilmesi konusunda “herkesin haklarını gözetecek hassas tartışmalar” yürütülmesini istemişti. Birlik içinde aşı olmayanlara bazı mahrumiyetler uygulanmasının ayrımcılık olduğunu düşünen sesler de var.
Dünya Sağlık Örgütü Acil Durum Komitesi de “aşı pasaportuna” ilişkin ocak ayında olumsuz görüş bildirmişti. Komite, “Aşıların (virüsü) bulaşmayı azaltmadaki etkisi henüz bilinmediği için ve mevcutta çok sınırlı aşılama bulunduğu göz önüne alındığında, Komite ülkelere, gelen yolculardan aşı olduğuna dair kanıt istememelerini tavsiye etti.” ifadesini kullandı. Komite, seyahatlerde DSÖ’nin mevcut kılavuzuna ve bilinen temel uygulamalara riayet edilmesini önerdi.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel ise şubat ayında ARD’ye verdiği bir söyleşide, koronavirüs aşısı olmayanlar için bazı farklılıklar uygulanabileceğini, örneğin aşı olmayanların restoranlara giriş ya da seyahat gibi bazı alanlarda farklılıkla karşılaşabileceğini ima etmişti. Bu durum, aslında dolaylı olarak “aşı zorunluluğu” gibi bir durumu ortaya koyduğu için eleştiriliyor. (AA, P)
