Almanya’nın Atık Sularında Koronavirüs Patlaması: Yeni Bir Dalga mı Geliyor?
Almanya’da atık sularda tespit edilen yüksek koronavirüs oranı, salgının geri dönebileceği endişelerini artırdı. Uzmanlara göre virüs, influenza ve RSV’yi geride bırakarak yeniden baskın hâle geldi.
Dünya genelinde 7 milyon insanın hayatına mal olan koronavirüs, Almanya’da yeniden alarm veriyor. 2023 yılında birçok ülkede pandemi tedbirlerinin sona ermesinin ardından Almanya’da atık sularda yüksek oranda koronavirüs tespit edildi. Almanya’da koronavirüs artık gündelik yaşamı etkileyecek kadar büyük bir sağlık problemi olarak görülmüyor. Fakat buna rağmen koronavirüs, Almanya genelinde solunum yolu enfeksiyonları arasında yeniden baskın hâle gelmiş durumda.
Robert Koch Enstitüsünün atık sudaki virüs yüküne ilişkin verilerine dayanarak Federal İstatistik Dairesinin hazırladığı çalışma, bu durumu gösteriyor. Verilere göre Almanya’daki artıma tesislerinde ölçülen ortalama SARS-CoV-2 virüs yükü, son dönemde litre başına yaklaşık 50.300 gen kopyası seviyesinde. Bu değer son 4 haftada ise artış gösterdi. Buna karşın akut solunum yolu hastalıkları içerisinde önemli rol oynayan influenza ve RSV virüs yükleri ise koronavirüsün oldukça altında kaldı. Almanya’daki atık sularda influenza ve RSV virüslerinin oranı, 2025 yılının kış ve bahar döneminde zirveye ulaşmıştı.
Koronavirüs, İnfluenza ve RSV Virüs
Almanya’nın farklı bölgelerindeki 50 kadar artıma tesisinden toplanan örnekler, Almanya’da bugünlerde yaygın olarak görülen enfeksiyon rahatsızlıklarının koronavirüsten kaynaklandığını ortaya koyuyor. Koronavirüsü ise 2.300 gen kopyasıyla influenza, 2.190 gen kopyasıyla ise RSV virüs izliyor.
Almanya’da atık sularda koronavirüs, influenza veya RSV enfeksiyonlarının izlerinin aranması ise yeni bir araştırma alanı. Bu verilerin toplanabilmesi için ülkedeki su arıtma tesisleri, düzenli olarak atık su örneklerini bir laboratuvara gönderiyorlar. Bu örnekler PCR testiyle inceleniyor ve ardından Federal Çevre Dairesine iletiliyor. Burada kalite kontrolden geçen veriler, daha sonra Robert Koch Enstitüsü’e bir veri tabanı çıktısı aracılığıyla aktarılıyor.
Mevcut durumda atık su tesislerinden elde edilen veriler, Almanya’nın hangi şehrinde akut solunum yolu vakalarının çoğaldığı ya da toplam vaka sıklığı ile ilgili bulgular sunmuyor.
Almanya’nın Koronavirüs Salgını ile İmtihanı
Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü’nün küresel pandemi ilan etmesiyle koronavirüs, dünyadaki milyonlarca kişi için korkutucu bir viral hastalık olarak kendisini göstermişti. 2020-2023 yılları arasında dünya genelinde yaklaşık 770 milyon insan koronavirüsle enfekte olmuş, 7 milyon kişi ise koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetmişti.
Almanya’da ise koronavirüs yaklaşık 183 bin kişinin ölümüne yol açmıştı. Hayatını kaybedenler arasında en büyük grubu ise 119 bin kişiyle 80 yaş üstü kişiler oluşturuyordu. Almanya’da 2023’ün nisan ayında Koronavirüs Enfeksiyondan Korunma Yasası’ndaki tedbirler yürürlükten kaldırılmıştı. Bu tedbirler arasında özellikle hastane ve bakım evleri gibi kurumlarda maske zorunluluğu yer alıyordu. Federal düzeyde düzenlemelerin sona ermesiyle birlikte koronavirüs tedbirleri de artık eyaletlerin sorumluluğuna verilmişti.
Koronavirüs krizinin Alman ekonomisi üzerinde de köklü etkileri oldu. Salgın 2020 yılında Almanya’da devletin en yüksek ikinci finansman açığına yol açtı. Salgın nedeniyle yaşanan kapanmalar nedeniyle Almanya’da yüzde 4,2’lik bir bütçe açığı hesaplandı.
Almanya’da Federal Sağlık Bakanlığı bünyesinde hizmet veren federal bir enstitü olan Robert-Koch Enstitüsü, akut solunum yolu hastalıklarının seyriyle ilgili Almanya’daki durumu değerlendirmek amacıyla yıl boyunca her hafta mevcut verileri analiz ediyor. Analiz edilen veriler ayrıntılı olarak haftalık ve aylık olarak raporlanıp kamuoyuna sunuluyor. (P)
