'Gazze Şeridi'

İsrail Ordusunun Alıkoyduğu Dr. Ebu Safiyye Nerede?

İsrail ordusu tarafından Gazze Şeridi'nde alıkonulan Kemal Advan Hastanesi Direktörü Dr. Hüsam Ebu Safiyye'nin serbest bırakılmasına yönelik uluslararası çağrı ve kamuoyu baskıları sürerken, doktorun akıbeti ile ilgili belirsizlik devam ediyor.

İsrail ordusunun Kemal Advan Hastanesi'nden soyunmaya zorlayarak tahliye ettiği hastalar ve sağlık çalışanları

Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahya beldesinde bulunan ve kısmen işleyen son hastanelerden biri olan Kemal Advan Hastanesi’nin Direktörü Dr. Hüsam Ebu Safiyye, İsrail ordusunun hastaneye baskın düzenleyip onlarca doktor ve hastayı zorla tahliye etmesi sırasında tutuklanmış ve bilinmeyen bir yere götürülmüştü. İsrail ordusu, Dr. Ebu Safiyye’yi “Hamas terör örgütü mensubu olmakla suçladığını” ve hastanenin “komuta ve kontrol merkezi” olarak Hamas tarafından kullanıldığını iddia etmiş, ancak bu iddialarını destekleyecek herhangi bir kanıt sunmamıştı.

Gazze’deki Filistin hükûmeti İsrail ordusu tarafından Gazze Şeridi’nde alıkonulan 51 yaşındaki Kemal Advan Hastanesi Direktörü Hüsam Ebu Safiyye’nin serbest bırakılması çağrısında bulundu. Gazze Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Ebu Safiyye’nin “işgal güçleri tarafından kötü muameleye uğradığı” ve alıkonulduğu belirtildi. Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Barsh, İsrail güçlerinin Ebu Safiyye’yi cop ve sopalarla şiddetli bir şekilde dövdüğünü, onu soyunmaya zorladığını ve mahkumlar için tasarlanmış kıyafetler giymeye mecbur bıraktığını söyledi. Bu, Dr. Ebu Safiyye’nin İsrail güçleri tarafından iki ay içinde ikinci kez gözaltına alınışı oldu.

Açıklamada, Ebu Safiyye’nin alıkonulmasının “sağlık çalışanlarına yönelik bir başka insan hakları ihlali” olduğu vurgulanırken, “Filistinlilere hizmet ederek insani görevini yerine getirdiği için doktorlara ve hastalara saldırmak, onları alıkoymak tüm insanlık ve meslek haklarının ihlalidir” ifadelerine yer verildi. Uluslararası ve insan hakları kuruluşlarına, “Ebu Safiyye dahil İsrail hapishanelerinde tutulan tüm sağlık personelinin derhal serbest bırakılması için müdahalede bulunması” yönünde çağrı yapıldı.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, daha önce yaptığı yazılı açıklamada, “İşgal güçleri, Kemal Advan Hastanesi Direktörü Dr. Hüsam Ebu Safiyye’yi alıkoyarak, onlarca sağlık personelini de soruşturma için bir merkeze götürdü.” ifadelerine yer vermişti. İsrail ordusunun Kemal Advan Hastanesi’nin bazı bölümlerini ateşe vermesi ve hastanedeki hastalar ve sağlık personeli de dahil herkesi silah zoruyla tahliye etmesinin ardından bir kısım hasta ve yaralının suyu, elektriği ve tıbbi personeli olmayan Endonezya Hastanesi’ne götürüldüğü aktarılmıştı.

İsrail’in Tehditlerine Rağmen Hastaneyi Terk Etmemişti

Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi Direktörü Dr. Ebu Safiyye, Gazze’de İsrail işgaline karşı direnişin sembolü oldu. Ebu Safiyye, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyine 5 Ekim’de başlattığı yıkıcı ablukanın ardından Kemal Advan Hastanesi’ni terk etme yönündeki birçok İsrail emrini reddetti. İsrail saldırısında yaralanması ve oğlu İbrahim’i kaybetmesine rağmen Kemal Advan’daki hastalarını ve çalışma arkadaşlarını son ana kadar yalnız bırakmadı.

Gazze’nin kuzeyinde faaliyet gösteren son hastanelerden biri olan Kemal Advan, 27 Aralık’ta bir kez daha İsrail askerlerince baskına uğradı. İsrail askerleri, baskının ardından hastaları ve sağlık çalışanlarını hastaneden çıkardı. Doktor Ebu Safiyye’nin 27 Aralık’ta ağır yıkımın olduğu bir sokakta üzerinde beyaz önlüğüyle İsrail tanklarına doğru tek başına yürüdüğü anları gösteren bir video sosyal medyada binlerce kez paylaşıldı. Bu, Ebu Safiyye’nin İsrail askerlerince alıkonularak bilinmeyen bir yere götürülmesinden önceki son karelerinden biriydi. Ebu Safiyye’nin nerede olduğu ve sağlık durumuna ilişkin henüz bir bilgi yok.

Canı pahasına hastalarını ve çalışma arkadaşlarını bırakmayan Ebu Safiyye, 21 Kasım 1973’te Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda doğdu. Ebu İlyas lakabıyla da bilinen Ebu Safiyye’nin ailesi, İsrail’in kurulduğu 1948’de tarihi Filistin topraklarındaki Askalan’dan (Aşkelon) zorla yerinden edilerek Gazze’ye sığınmıştı. Mülteci bir babanın çocuğu olarak mülteci kampında dünyaya gelen Ebu Safiyye, Gazze’nin önde gelen çocuk doktorlarından biri olarak biliniyor.

Oğlunu Kaybetti, Yaralandı, Hastalarını Bırakamadı

Ebu Safiyye, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye düzenlediği saldırılarda her Filistinli gibi ağır bedeller ödedi. İsrail askerlerinin, 26 Ekim’de Kemal Advan Hastanesine düzenlediği saldırıda Ebu Safiyye’nin oğlu İbrahim hayatını kaybetti. İbrahim hastanenin kapısında bir insansız hava aracı saldırısıyla öldürdü. Beyaz önlüğüyle oğlunun cenaze namazını hastane avlusunda kıldıran Ebu Safiyye,  İsrail ordusunu hastaneden ayrılmayı reddettiği için kendisini cezalandırmak amacıyla oğlunu öldürmekle suçladı. Ebu Safiyye, evladını kaybetmesine rağmen görevine devam etti. İsrail ordusunun devam eden tehditlerine rağmen Kemal Advan Hastanesini boşaltmayı ve bölgeden ayrılmayı reddetti.

Ebu Safiyye, 23 Kasım’da İsrail ordusunun hastaneye düzenlediği saldırıda uyluğundan şarapnelle yaralandı. Filistinli doktor, saldırı sonrası sarfettiği “Bu bizi durdurmayacak. Çalıştığım yerde yaralandım ve bu bir onurdur. Kanım meslektaşlarımın veya hizmet verdiğimiz insanların kanından daha değerli değil. İyileşir iyileşmez hastalarıma geri döneceğim.” ifadeleriyle hafızalara kazındı. Ebu Safiyye, yaralandıktan birkaç gün sonra bastonu ile hastalarına bakmaya devam etti.

İsrail ordusunun 6 Ekim’de başlayan ve devam eden kara saldırıları sırasında Ebu Safiyye, Kemal Advan’dan birçok kez dünyaya yardım çağrılarında bulundu. Ancak Filistinli doktorun bu çağrılarına dünyanın sessiz kalmasıyla İsrail askerleri tank ve zırhlı araçlarla 27 Aralık’ta Kemal Advan’a baskın düzenledi. Gazze’nin kuzeyinde hizmet veren son hastanelerden biri olan Kemal Advan İsrail saldırıları sonrası bugün artık hizmet dışı. Aradan geçen 4 güne rağmen Ebu Safiyye’nin nereye götürüldüğü ve durumunun ne olduğu ise hâlâ bilinmiyor.

Dr. Ebu Safiyye’nin ailesi, birkaç gün önce İsrail işgal yetkililerine baskı yapılması için uluslararası topluma acil müdahale çağrısında bulundu. Ailenin aktardığına göre, İsrail işgal güçleri Ebu Safiyye’yi soğuk havaya rağmen kıyafetlerini çıkarmaya zorladı ve gözaltına aldıktan sonra ise bölgede yürüttükleri askeri operasyon sırasında onu insan kalkanı olarak kullandı. Aile, Ebu Safiyye’nin önceki yaralanmasından hâlâ muzdarip olduğunu belirterek, uluslararası insan hakları örgütlerine onun akıbetini öğrenmek ve kendisine koruma sağlamak için harekete geçme çağrısında bulundu.

İsrail: “Tutuklamayla İlgili Bilgimiz Yok”

İsrail ordusu, 27 Aralık’ta Gazze’de alıkonan Ebu Safiyye’nin tutuklandığına veya gözaltına alındığına dair bilgi sahibi olmadığını iddia etti. İsrail-İnsan Hakları İçin Doktorlar Örgütü (PHRI) Dr. Ebu Safiyye’nin akıbetine ilişkin İsrail ordusundan yazılı olarak bilgi talebinde bulundu. PHRI yaptığı açıklamada, Ebu Safiyye’nin alıkonulmasının ardından İsrail ordu sözcüsünün Filistinli hastane müdürünün alıkonduğu ve sorgulanmak üzere nakledildiği bilgisini paylaştığını hatırlatarak, o günden sonra Ebu Safiyye’nin nerede tutulduğuna ilişkin bir bilgi verilmediğinin altını çizdi.

Ebu Safiyye’nin İsrail güçlerince alıkonulduğuna ilişkin kamuoyuna yansıyan görüntüler olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “o güne ait video görüntülerinde uzman doktorun sorgulanmak üzere götürülmeden önce bir İsrail ordusu zırhlı aracına doğru yürüdüğünün görüldüğü” ancak İsrail ordusunun PHRI’nın yazılı sorusuna, “Söz konusu kişinin tutuklandığına ya da gözaltına alındığına dair herhangi bir bulguya rastlanmadığını bildirmek isteriz.” yanıtını verdiği belirtildi.

Ebu Safiyye Sde Teiman Hapishanesi’nde mi?

CNN‘e konuşan, yakın zamanda Sde Teiman askeri üssünden serbest bırakılan Gazzeli esirler, Kemal Advan Hastanesi Direktörü Dr. Ebu Safiyye ve diğer sağlık çalışanlarının, Gazze’de İsrail güçleri tarafından tutuklanan Filistinliler için bir gözaltı merkezi olarak kullanılan ve sıklıkla Filistinli tutuklulara yönelik işkence ve tecavüz haberleriyle gündeme gelen Sde Teiman askeri üssünde tutulduğunu bildirdi.

Geçtiğimiz hafta sonu askeri üsten serbest bırakılan iki Filistinli tutuklu, Dr. Ebu Safiyye’yi hapishanede gördüklerini belirtti. Bir başka eski tutuklu ise, Ebu Safiyye’nin adının okunduğunu duyduğunu aktardı. CNN, bu kişilerin ifadelerini bağımsız olarak doğrulayamadığını belirtirken, İsrail ordusu ise, Dr. Ebu Safiyye’nin söz konusu tesiste olup olmadığına dair bir açıklama yapmadı.

İsrail’in Negev Çölü’ndeki bir askeri üssü olan ve bir süredir Gazze’den kaçırılan Filistinlilerin tutulduğu bir gözaltı merkezi işlevi gören Sde Teiman, yakın zaman önce Filistinli tutuklulara yapılan insanlık dışı muameleler ile gündeme gelmişti. Gözaltı merkezinde tutulduktan sonra serbest bırakılan birçok Filistinlinin verdiği ifadelere göre tutuklular tesiste fiziksel ve psikolojik işkencenin yanı sıra cinsel istismara da maruz kalıyor. Bu ifadeleri doğrulayan ağustos ayında basına sızdırılan görüntülerde İsrailli askerlerin bir Filistinli tutukluya toplu tecavüz ettiği görülüyordu.

Filistinli hak örgütlerine göre, tesiste en az 36 Filistinli, kötü muamele ve tıbbi ihmal nedeniyle hayatını kaybetti. İsrail ordusu Birleşik Krallık’ın Sky News kanalına Gazze’deki Şifa Hastanesi’nde Ortopedi Bölüm Başkanı olan Dr. Adnan Al-Bursh’un tutuklandıktan sonra Sde Teiman’a götürüldüğünü açıklamıştı. Gazze’de görevi başındayken İsrail ordusu tarafından 2023 Aralık ayında alıkonulan Dr. Al-Bursh,  götürüldüğü gözaltı merkezinde gördüğü işkenceler nedeniyle 19 Nisan’da hayatını kaybetmişti.

Uluslararası Af Örgütü: “Dr. Ebu Safiyye Derhal Serbest Bırakılmalı”

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) Genel Sekreteri Agnes Callamard, İsrail ordusu tarafından Gazze Şeridi’nde alıkonulan Kemal Advan Hastanesi Direktörü Dr. Ebu Safiyye’nin durumu konusunda son derece endişeli olduklarını belirterek, Ebu Safiyye’nin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması çağrısında bulundu. Dr. Ebu Safiyye’nin durumu konusunda son derece endişeli olduklarını belirten Callamard, aylardır Gazze’nin yok edilen sağlık sektörünün sesi olan Ebu Safiyye’nin, hastanesinin korunması için çağrıda bulunduğunu ve oğlunun öldürülmesi dahil insanlık dışı koşullarda çalıştığını hatırlattı. İsrail’in sağlık tesislerine yönelik saldırılarının devam ettiğini vurgulayan Callamard, şunları kaydetti:

“Bu baskın, son iki ay içinde Gazze’nin kuzeyindeki sağlık tesislerine yönelik bir dizi saldırının sonuncusuydu ve bölgedeki kalan son büyük hastane olanKemal Advan Hastanesi’ni hizmet dışı bıraktı. İsrail, Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımına başladığından bu yana yüzlerce Filistinli sağlık çalışanını suçlama veya yargılama olmaksızın gözaltına aldı. Sağlık çalışanları işkenceye ve diğer kötü muamelelere maruz kaldı ve dış dünyayla iletişim kurmadan gözaltında tutuldu. İsrail, keyfi olarak gözaltına alınan sağlık çalışanları dahil tüm Filistinlileri derhal serbest bırakmalıdır.”

Callamard, hastaneler ve sağlık çalışanlarının hedef olamayacağını vurgulayarak, “Uluslararası toplum, özellikle İsrail’in müttefikleri, Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımın sona erdirilmesi için harekete geçmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.

DSÖ: “Sağlık Sistemi Sistematik Olarak Yok Ediliyor”

İsmini 1973’te suikasta uğrayan Fetih Merkezi Komite Üyesi Kemal Advan’dan alan Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki en büyük hastane, saldırılardan önce 400 binden fazla kişiye sağlık hizmeti veriyordu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), İsrail ordusunun baskın yaparak tahliye ettiği ve yaktığı Kemal Advan Hastanesi’ne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, “DSÖ, Gazze’nin kuzeyindeki son büyük sağlık tesisini hizmet dışı bırakan, Kemal Advan Hastanesi’ne yapılan baskın nedeniyle dehşete düştü. Sağlık sisteminin sistematik olarak yok edilmesi ve Gazze’de 80 günden fazla süren kuşatma, bölgede kalan 75 bin Filistinlinin hayatını riske atıyor.” ifadeleri kullanıldı.

İlk raporların, baskın sırasında hastanenin laboratuvar, cerrahi ünite, ameliyathane ve tıbbi depo gibi bazı alanlarının yandığına ve ciddi şekilde hasar gördüğüne işaret ettiği kaydedilen açıklamada, hastanedeki insanların haftalardır yaşadıklarına da değinildi:

“Bazı kişilerin kıyafetleri çıkarılarak Gazze’nin güneyine doğru yürümeye zorlandığı bildirildi. Son 2 ayda hastanenin etrafındaki alan oldukça istikrarsızdı. Hastane ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar neredeyse her gün gerçekleşti. Bu hafta, yakınındaki bombardımanlar nedeniyle Kemal Advan Hastanesi’nden 5 sağlık çalışanı da dahil 50 kişinin öldüğü bildirildi. Kemal Advan Hastanesi artık boş.” 

DSÖ’nün, baskın sırasında gözaltına alındığı bildirilen hastane müdürü için de derin endişe duyduğunun vurgulandığı açıklamada, baskın başladığından beri hastane müdürü ile iletişimin kesildiği bilgisi paylaşıldı. Kemal Advan Hastanesi’ne yapılan baskının, erişim kısıtlamalarının artması ve tekrarlanan saldırıların ardından gerçekleştiği belirtilirken, “DSÖ, Ekim 2024’ün başından bu yana hastane veya yakınındaki en az 50 saldırıyı doğruladı.” ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, DSÖ’nün, Gazze’nin kuzeyindeki hastanelerin tekrar işlevsel hâle gelmesi için acil destek çağrısı da yer alırken, hastanelerin savaş alanına döndüğü belirtildi. DSÖ’nün açıklamasında, İsrail ordusunun Kemal Advan Hastanesi’ni yakması ve hizmet dışı bırakılmasının ardından bir kısım hasta ve yaralının götürüldüğü, herhangi bir bakım sağlamanın mümkün olmadığı yıkılmış ve çalışmayan Endonezya Hastanesine ilişkin de şu ifadelere yer verildi:

“Endonezya Hastanesi’ne zorla tahliye edilen hasta ve yaralılar için gece çok çetin geçti. Su, elektrik, örtü, yiyecek ve malzeme olmadığı için çok perişan ve zor durumdalar. İşgalci İsrail’in sağlık personelinin çoğunu alıkoymasıyla hasta ve yaralılar için artık geri sayım başladı. İsrail ordusu ayrıca Kemal Advan’dan hastaları zorla tahliye etmeden önce Endonezya Hastanesi’nin de altyapısını tahrip etmişti.”

Son olarak da açıklamada, Endonezya Hastanesi’nde yatan hastalar ve yaralılar için acilen tüm kurum ve paydaşlara çözüm bulmaları çağrısında bulunuldu.

Haaretz: “Hastane Saldırıları Etnik Temizliğin Bir Parçası”

İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz gazetesi, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki hastaneleri yıkmasını Filistinlilere yönelik yürüttüğü “etnik temizliğin bir parçası” olarak değerlendirdi. İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki hastanelere yönelik sistematik saldırılarının ele alındığı başyazıda, ordunun, göçe zorlanan yüzbinlerce insanın geri dönmesini önlemek için bölgede neredeyse tüm konutları ve altyapıyı yok ettiği, ayrıca hastanelerin yıkılmasına karar verildiğine dikkat çekildi. Sağlık merkezleri yok edildiğinde hasta ve yaralıların tedavi için güneye doğru gitmek zorunda kalacağına işaret edilen yazıda, böylece Gazze’nin kuzeyinin hızla boşalacağı değerlendirmesine yer verildi. Böylesi geniş bir alanın özellikle savaş zamanında hastanesiz bırakılamayacağının altı çizildi ve Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’nin hastanelere savaş sırasında özel bir statü tanıdığı hatırlatıldı.

İsrail ordusunun saldırıları için sunduğu gerekçe ve iddiaların da eleştirildiği yazıda, hastanede hafif silah ve mühimmat bulunmasının, hatta hastanede tedavi görenler arasında silahlı kişilerin olmasının bile böyle bir saldırıyı haklı çıkarmayacağı kaydedildi.

Yazıda İsrail ordusunun iki tabanca ve bir bıçak fotoğrafı yayımlayarak hastanelere yönelik saldırılarına meşruiyet kazandırmaya çalışması eleştirilerek, böylesi bir bahanenin onlarca hasta ve doktorun küçük düşürmek amacıyla kayda alınarak ve sadece iç çamaşırlarıyla hastaneyi tahliye etmeye zorlanmasını haklı çıkarmayacağı belirtildi.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 492’si çocuk, 11 bin 979’u kadın olmak üzere 45 bin 514 Filistinli öldü, 108 bin 189 kişi yaralandı. Enkaz altında hâlen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler