"Almanya"

Aşağı Saksonya Seçimleri ve Devlet Anlaşması

Aşağı Saksonya Eyalet Seçimleri dün düzenlendi. Müslümanların yeni meclisten ilk beklentisi, askıdaki Devlet Anlaşması'nın onaylanması.

Almanya’da seçim yılı devam ediyor. Almanya’nın ikinci büyük eyaleti olan Aşağı Saksonya’da 15 Ekim Pazar günü Eyalet Meclisi Seçimleri yapıldı. 2013 yılında yapılan eyalet seçimlerinde kırmızı-yeşil koalisyon olarak bilinen Stephan Weil Başbakanlığında Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Birlik 90/Yeşiller Partisi (Bündnis 90/Grüne) hükûmeti bir milletvekili fark ile kurulmuştu. Koalisyondaki Yeşiller Milletvekili Elke Twesten’in Hristiyan Demokrat Birliğine (CDU) geçmesiyle mecliste koalisyon aritmetiği değişmiş ve eyalet meclisinden 15 Ekim için erken seçim kararı çıkmıştı.

Kazananlar ve Kaybedenler

Seçim kampanyasının başında Hristiyan Demokrat Parti (CDU) anketlerde 12 puan önde görünmesine rağmen resmî olmayan ilk sonuçlara göre seçim sosyal demokratların zaferi ile sonuçlandı. Stephan Weil liderliğindeki SPD oyların % 36.9’unu (+4,3) alarak hükûmeti kurma görevini aldı. Hristiyan Demokratlar ise % 33.6 (-2,4) ile ikinci parti oldu ve böylece 1959 yılından bu yana eyaletteki en kötü seçim sonucunu almış oldu. 1998 yılından beri eyalet meclisinde en güçlü parti olan CDU eski eyalet başbakanı Gerhard Schröder zamanında olduğu gibi bu üstünlüğünü tekrar SPD’ye kaptırmış oldu. Yeşiller Partisi ise seçimden %8,7 (-5,0) ile üçüncü parti olarak çıktı ve seçimde en fazla oy kaybına uğrayan parti oldu. Hür Demokratik Parti (FDP) ise %7,5 (-2,4) oy oranı ile seçimde kan kaybeden bir diğer parti oldu. Irkçı parti Almanya İçin Alternatif Partisi (AfD) ise %6,2 ile anketlerde öngörülenden daha az bir oy alarak ilk defa eyalet meclisine girdi. Sol Parti %4.6 oranında oy alarak seçim barajına takıldı.

Meclisteki Dağılım

Bu seçim sonuçlarının meclisteki milletvekili aritmetiğine etkisi ise şu şekilde oldu: SPD 55 milletvekili (+6), CDU 50 milletvekili (-4), Yeşiller 12 milletvekili (-8), FDP 11 milletvekili (-3), AfD ise 9 milletvekili almış oldu. Bu rakamlara göre bir önceki seçimde bir milletvekili farkla kurulan SPD-Yeşiller Koalisyonu bu sefer ihtimal dâhilinde değil. Heyecanlı geçen seçim akşamında eski koalisyon toplamda 67 milletvekilinde kaldı. 137 sandalyenin olduğu mecliste yeniden bir koalisyon kurmak için yeterli çoğunluğa sahip olamadı. Ortaya çıkan yeni durumda matematiksel olarak büyük koalisyon (SPD-CDU), üç partili Lamba Koalisyonu (SPD-FDP-Grüne), Jamaika Koalisyonu (CDU-FDP-Grüne) masadaki koalisyon seçenekleri arasında. Yapılan ilk açıklamalara göre hükûmeti kurma görevini alan Stephan Weil AfD dışındaki bütün partiler ile koalisyon görüşmeleri yapacağını belirtti. Diğer taraftan FDP olası bir lamba koalisyonunda olmayacağını şimdiden açıkladı. Yeni koalisyonun kurulmasının hiç de kolay olmayacağı bu açıklamalardan da anlaşılıyor.

Erken Seçime Giden Yol

Seçimlerin bu şekilde sonuçlanmasında en büyük etkenin Elke Twesten olayı olduğu iddia ediliyor. Elke Twesten’in Yeşiller’den CDU’ya geçip hükûmetin düşmesine neden olduğu bu durumun seçmen nezdinde bir karşılık bulmadığı ve seçmenin bu tür politik oyunları sandıkta cezalandırdığı görülüyor. Erken seçim kararı alınmadan önce anketlerde açık bir farkla önde giden CDU’nun seçimi kaybetmesinde bu olayın etkili olduğu seçim analizlerinde ifade ediliyor. Diğer taraftan Yeşiller Partisi de çok ciddi bir oy kaybı yaşadı. Beklenilenin aksine Aşağı Saksonya’da daha düşük bir oy alan AfD’nin ise federal seçimlerde aldığı %12’lik yüksek oy oranıyla seçmeni tedirgin etmiş olabileceği ve seçmenin tercihini farklı şekilde kullandığı ileri sürülüyor.

300.000’den fazla Müslümanın yaşadığı eyalette seçim sonuçları Müslümanlar için büyük önem arz ediyor. 2013 yılında SPD ve Yeşiller koalisyonunun hükûmet programına almasıyla başlayıp müzakere edilen ve 2016 yılında imza aşamasına gelen Müslümanlarla Devlet Anlaşması hâlâ sonuçlandırılamadı. Diğer Yahudi ve Hristiyan cemaatlerin sürece desteklerini açıkça belirtmelerine rağmen anlaşma taslağının koalisyon dışındaki diğer partilerle de müzakere edilip bir uzlaşma ile eyalet meclisinden geçmesi istenmişti. Fakat CDU ve FDP’nin görüşmelerden çekilmesi üzerine mevcut hükûmet Devlet Anlaşması’nın yaklaşan eyalet seçimlerinde bir seçim malzemesi olmaması için süreci askıya almış ve seçim sonrası döneme bırakmıştı. Bu durum hükûmet programında olmasına rağmen verilen sözün yerine getirilmemiş olması Müslümanlarda büyük bir hayal kırıklığına neden olmuş; neticelendirilemeyen süreç diğer dini cemaatler tarafından da tepki ile karşılanmıştı.

Aşağı Saksonya’da ortaya çıkan yeni meclis aritmetiğinde ilk 100 gün içinde imzaların atılarak Devlet Anlaşmasının sonuçlandırılması Müslümanların yeni hükûmetten en büyük beklentisi. Büyük koalisyon ya da üç partili koalisyon sayesinde anlaşmanın meclisten bir önceki döneme göre çok daha güçlü bir kabul ile geçecek olması önemli bir fırsat teşkil ediyor.

Hâlihazırda anlaşma metninde Müslümanlara yönelik kullanılan sorunlu dil ve içerikte anayasal gerçeklik ile bağdaşmayan noktalar olsa da Devlet Anlaşması anayasanın garanti ettiği dinî özgürlüklerin ve şu hâliyle bile çok görülen Müslümanların kurumsal haklarının bir nebze de olsa göz ardı edilmediğinin önemli bir sinyali olacaktır. Son dönemde gündemi ciddi derecede meşgul eden ırkçılığa karşı önemli bir mesaj olacak olan Devlet Anlaşması Almanya’yı tekrar kendi iddiasına uygun bir zemine çekecek ve ülkedeki İslam politikalarına yeni bir perspektif kazandırabilecektir.

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Diğer Gündem Yazıları

Son Yüklenenler