Avrupa’da Genç Nesil İsrail’e Yaptırım Fikrini Daha Çok Destekliyor
Yougov'un beş ayrı Avrupa ülkesinde yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, Avrupa kamuoyu İsrail ile silah ticaretine son verilmesini büyük oranda destekliyor.
Filistin Kamu Diplomasi Entitisü (PiPD) adına uluslararası anket şirketi Yougov tarafından Belçika, Fransa, Almanya, İtalya ve İsveç gibi beş Avrupa ülkesinde gerçekleştirilen bir kamuoyu araştırması, bu ülkelerin vatandaşlarının Orta Doğu’daki savaşa dair fikirleri ile ilgili kapsamlı bir tablo sunuyor.
Araştırma sonuçlarına göre, bu beş ülkedeki seçmenlerin en az yarısı İsrail ile silah ticaretinin yapılmasından rahatsız ve bu ticaretin yasaklanmasını ve İsrail’e yaptırım uygulanmasını destekliyor. Raporun tespitine göre; İtalyanların yüzde 65’i, Belçikalıların yüzde 62’si, İsveçlilerin yüzde 50’si, Fransızların yüzde 51’i ve son olarak Almanların yüzde 49’u İsrail ile silah ticaretinin sonlandırılmasını istiyor.
Rapor bu nedenle bu ülkelerin kamuoyunda İsrail’in “soykırım” yaptığını düşünenlerin sayısının ise azımsanmayacak bir seviyede olduğunu saptıyor. İsrail’in Gazze’deki Filistinlilere soykırım yaptığı yönündeki iddialardan haberdar olanların büyük bir kısmı bu iddiaların doğru olduğunu düşünüyor. İtalyanların yüzde 49’u, İsveçlilerin yüzde 46’sı, Belçikalıların yüzde 43’ü, Fransızların yüzde 34’ü ve son olarak Almanların yüzde 33’ü İsrail’in Gazze’de “soykırım” yaptığını düşünüyor.
Yine aynı şekilde katılımcıların çoğu İsrail’e karşı yaptırım uygulanması fikrini destekliyor.İtalyanların yüzde 62’si, Belçikalıların yüzde 61’i, Fransızların yüzde 51’i, İsveçliler, Fransızlar ve Almanların ise yaklaşık olarak yarısı İsrailli yetkililerin savaş suçlarından yargılanmasını onaylıyor.
Filistin ve Gazze Hakkında Farkındalık ve Bilgi Düzeyi Düşük
Anket çalışmasının verdiği bir diğer ilginç sonuca göre ise genç kuşaklar İsrail’in insan hakları ihlallerine daha tepkili. “Z Kuşağı” olarak bilinen 18-24 yaş arası gençler hem insan hakları ihlallerine karşı hem de İsrail ile silah ticaretinin yasaklanmasına dair kendilerinden önceki kuşaklara nazaran çok daha bilinçli bir tavır gösteriyorlar. Bunun sebeplerinden birinin bu genç kuşağın sosyal medya sansürlerini doğrudan gözlemleyebilme imkanına sahip olması olduğu düşünülüyor. Araştırma, aynı zamanda bu ülkelerin vatandaşlarının sosyal medya platformlarında Filistin’i destekleyen ve/veya İsrail’i eleştiren içeriklere sansür uyguladığına inandığını da ortaya koyuyor.
Konuya dair konuşan Filistin Kamu Diplomasisi Enstitüsü (Palestine Institute for Public Diplomacy) Direktörü Inès Abdel Razek “Ateşkes talebiyle ve Filistinlilerin haklarını desteklemek için yüzbinlerce insan Avrupa sokaklarına çıktı, ancak çoğu hükûmet Filistin ile dayanışmayı bastırırken İsrail rejimiyle işbirliğini ve dostane ilişkilerini sürdürdü.” dedi. Abdel Razek buna karşılık anketin bu ülke halklarının, taleplerini dikkate almayan hükûmetlerinin İsrail ile suç ortaklığını durdurması gerektiğine inandıklarını gösterdiğini belirtti.
Sonuçlar, genel olarak, Fransa’da Filistinlileri ve onların haklarını etkileyen konulara ilişkin farkındalık ve bilgi düzeyinin halk arasında düşük kaldığını ve çoğunluğun bu konular hakkında çok az bilgi sahibi olduğunu veya hiç bilgi sahibi olmadığını kabul ettiğini gösteriyor. Raporda ülkelere dair spesifik bulgular da sunuluyor.
Almanya’da Halkın Yüzde 53’i Soykırım Tanımını Kullanıyor
Almanların yaklaşık yüzde 27’si Filistin meselesi hakkında kısıtlı seviyede bilgi sahibi: Neredeyse her üç Almandan biri (yüzde 32) Filistin meselesini bilse de sadece yüzde 14’ü, 1948’te Filistinlilerin şiddet kullanılarak yerlerinden edilmesi hadisesi olan Nakba‘yı biraz da olsa biliyor. Toplumun yarısından fazlası (yüzde 64), İsrail’in Filistinlilere apartheid uyguladığından ya da bu fikirden emin değil. Her dört Almandan biri, İsrail’in politikasını ve eylemlerini “sömürgecilik” (yüzde 26) ve “apartheid” (yüzde 24) olarak görüyor. Almanların neredeyse yarısı, Filistinlilerin hak taleplerinin özgürlükle (yüzde 58) ve eşitlik mücadelesiyle (yüzde 46) bağlantılı olduğunu düşünüyor.
İsrail’in Gazze’de yürüttüğü askeri operasyonu “soykırım” olarak tanımlayan görüşlerden Almanların yüzde 62’si haberdarken, yüzde 53’i bu tanımlamaların doğru olduğuna inanıyor: Almanların üçte biri (yüzde 33), İsrail’in Gazze’de soykırım işlediğine inanıyor. Bu oran bu iddiayı yanlış bulanlardan (yüzde 29) 4 puan daha fazla. 18-24 yaş arasındaki gençler, İsrail’in Gazze’de soykırım işlediğine daha yüksek oranla inanıyor (yüzde 40).
Alman hükûmetinin aldığı kararlar konusunda; ankete katılanların yüzde 44’ü Almanya’nın İsrail’i daha fazla desteklediğine inanıyor ve yüzde 49’u Filistinlilere de dengeleyici bir destek verildiğini ya da daha fazla destek verilmesi gerektiğini düşünüyor. Almanların yarısı (yüzde 50) İsrail ile silah ticaretinin yasaklanmasını ve İsrail yetkililerinin savaş suçları işlemekten cezalandırılmasını (yüzde 51) gerektiğini düşünüyor. Mevcut durumda Almanya yönetiminin doğru bir tavır sergilediğini düşünen çok az insan var: Yüzde 9.
Fransızların Yüzde 62’sine Göre Filistin Meselesi Özgürlük Mücadelesi
Fransa’ya dair bulguların gösterdiğine göre, genç Fransızlar (18-34 yaş arası) açıkça Filistinlilerin hakları konusunda daha bilinçli ve İsrail’e yaptırım uygulanmasını daha fazla destekliyor. Fransadaki örneklemin gençleri küresel sosyal adalet sorunları ve Filistinlilere destek arasında yakın bir bağlantı olduğunu düşünüyor. Bununla beraber daha yüksek eğitim düzeyi ile Filistin davasına yönelik artan sempati arasında da bir korelasyon görülüyor.
Ancak sonuçlar aynı zamanda, Filistin meselesine dair bilgi sahibi olmayanların sayısının bilgi sahibi olanların sayısından daha fazla olduğunu gösteriyor. Araştırmanın örnekleminin yarısından fazlası Filistin konusunda pek de bilgi sahibi olmadığını dile getiriyor. Konuya dair bilgisi ve fikri olan Fransızlar arasında ise yüzde 58’i İsrail’in politikalarını kolonyalist olarak değerlendirirken İsrail rejiminin “apartheid” olduğunu dile getirenlerin oranı da yüzde 33. Ayrıca katılımcıların yarısından fazlası Filistinlilerin hakları meselesini özgürlük (yüzde 62) ve eşitlik mücadelesiyle (yüzde 54) yakından bağlantılı olarak görüyor.
Araştırma kapsamında hükümetlerin yaklaşımına dair kamuoyu görüşüne baktığımızda katılımcıların yüzde 29’u Fransa Hükümetinin İsrail’i desteklediğini düşünürken, yüzde 43’ü Filistin’i daha fazla desteklemesi veya dengeli olması gerektiğine inanıyor.
Ankete katılan Fransızların medyanın Ortadoğudaki savaş hakkındaki görüşleri ise şöyle: üç kişiden birisi medyanın İsrail’i destekleyen yayınlar yaptığını düşünürken yalnızca yüzde 10’u medyanın Filistinliler lehine yayın yaptığını düşünüyor. Dikkat çekici bir şekilde medyanın İsrail’i desteklediğini düşünme oranı gençler arasında yüzde 45’i buluyor. Ayrıca sosyal medya platformlarının Filistinlilerin hak ihlallerini dile getiren ve İsrail’i eleştiren içerikleri sansürlediğini düşünenlerin oranı genel katılımcılar arasında yüzde 45 iken gençler arasında yüzde 64’ü buluyor.
İsveç’te Eğitim Seviyesi Arttıkça Filistin Meselesine Sempati de Artıyor
Araştırmanın İsveç raporu ise İsveçlilerin önemli bir kısmının Filistin’deki durumu tanımlamak için “soykırım” ve “apartheid” gibi terimleri kabul ettiklerini gösteriyor. Her dört İsveçliden biri İsrail’in politikalarını “apartheid” (yüzde 28) ve “sömürgecilik” (yüzde 26) olarak değerlendiriyor. İsveçlilerin yarısı silah ticaretinin yasaklanmasını (yüzde 50) ve İsrailli yetkililerin yargılanmasını (yüzde 49) desteklerken, sadece yüzde 25’i silah ticaretine ve yüzde 27’si İsrailli yetkililerin yargılanmasına karşı çıkıyor.
Araştırmada dikkat çeken bir başka unsur ise eğitim seviyesinin yükselmesi ile Filistin meselesine duyulan sempatinin artmasıdır. İsveçlilerin yüzde 28’i medyanın tarafsız olduğuna güvenirken, yüzde 24’lük bir kısım medyanın Filistinliler aleyhine ön yargılı olduğuna inanıyor. Bununla birlikte, Filistinlilere ve İsrail politikalarını eleştirenlere yönelik sansür, halkın farkında olduğu uygulamalar.
Her üç İsveçliden biri (yüzde 34) Filistin meselesinden haberdar olduğunu ve her altı kişiden biri (yüzde 17) ise Nakba sürecini duyduğunu aktarıyor. İsveçlilerin neredeyse yarısı (yüzde 46) İsrail’in Gazze’de Filistinlilere karşı soykırım yaptığına inanıyor.
Belçika’da Gençler İsrail’e Yaptırım Uygulanmasını Daha Fazla Destekliyor
Diğer ülkelerdeki duruma benzer şekilde, Belçikalı gençler de (18-34 yaş arası) Filistinlilerin hakları konusunda daha bilinçli ve İsrail’e yaptırım uygulanmasını daha fazla destekliyor. Burada da gençlerin küresel sosyal adalet konuları ile Filistin davasına destek arasında bir bağlantı görme olasılığının daha yüksek olduğu gözlemleniyor.
Her dört Belçikalıdan biri (yüzde 25) İsrail’in apartheid politikası uyguladığına inanıyor. Yüzde 43’ü İsrail’in soykırım yaptığını düşünmektedir.
Araştırmaya katılan diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, Belçikalıların biraz daha fazlası (yüzde 12) hükûmetin doğru pozisyonu benimsediğine inanırken, yüzde 19’u hükûmetlerinin Filistinlileri İsrail’den (yüzde 16) daha fazla desteklediğini düşünüyor. Belçikalıların yüzde 45’i ise hükûmetin Filistin’e daha fazla destek vermesi ya da tarafsız bir tutum benimsemesi gerektiğini düşünüyor.
İtalyanların Büyük Çoğunluğu İsrail’e Yaptırımları Destekliyor
Araştırma İtalyan kamuoyunda da Filistinlilerin haklarının ihlal edildiğinin yaygın bir şekilde kabul edildiğini gösteriyor. İtalyanların önemli bir bölümü İsrail’in Gazze’de “soykırım” yaptığının ve İsrail politikalarının “apartheid” olarak tanımlanmasının doğru olduğuna inanıyor. İtalyanların yüzde 62’si İsrail’le silah ticaretinin yasaklanmasını ve yüzde 61’i İsrailli yetkililerin yargılanması da dahil olmak üzere İsrail’e karşı yaptırımları desteklediğini belirtiyor.
Bununla birlikte İtalya’da meseleye dair farkındalığın oldukça düşük olduğu görülüyor. Katılımcıların yüzde 65’i konu hakkında bir bilgisi olmadığını belirtirken, yüzde 25 ila 30 arası bir oran ise soruların çoğunda bir fikir sahibi olmadığını ifade ediyor. Ancak özellikle 18-34 yaş arası katılımcıların Filistinlilere daha yüksek düzeyde sempati duydukları kaydedilirken, bunun da gelecekte İtalyan toplumunun meseleye bakış açısında potansiyel bir değişime işaret ettiği belirtiliyor.
Gençler, eşitlik, ırkçılık karşıtlığı, özgürlük gibi küresel sosyal güvenlik sorunları ve Filistin davasına destek arasında da büyük bir uyum görüyor. Ayrıca İtalyan toplumunda daha yüksek eğitim seviyesi ile Filistin davasına daha fazla sempati duyma ve davanın karmaşıklığını daha iyi anlama arasında gözlemlenebilir bir ilişki tespit ediliyor. (P)