'Filistin-İsrail'

Amerikan Üniversitelerinde Neler Oluyor?

New York polisinin Columbia Üniversitesi kampüsündeki Gazze Dayanışma Kampı'na girerek protestocu öğrencileri tutuklamasının ardından, üniversite yönetimlerinin tüm engelleme çabalarına rağmen Filistin’e destek veren savaş karşıtı öğrenci hareketi ABD’nin diğer üniversitelerine de sıçrayarak büyümeye devam ediyor.

İsrail’in saldırılarına karşı ABD'nin New York kentindeki Columbia Üniversitesinde öğrenciler protestolarını sürdürüyor. ©Fatih Aktaş - Anadolu Ajansı

Son aylarda Columbia Üniversitesi başta olmak üzere birçok Amerikan üniversitesi, öğrencilerin ve kısmen öğretim üyelerinin de katıldığı geniş çaplı Filistin’e destek gösterilerine sahne oluyor. Columbia Üniversitesinin Gazze’deki soykırımı destekleyen şirketlere sağladığı mali yatırımlara tepki göstermek için 22 Nisan Pazartesi günü öğrenciler kampüsün bahçesinde oturma eylemi başlatarak okul bahçesine düzinelerce çadır kurdu.

Kuruluş yılı itibarıyla tarihi ABD’den bile daha eski olan New York’taki Colombia Üniversitesi dünyanın en prestijli üniversitelerinden biri olmasının yanı sıra, aynı zamanda IVY League olarak bilinen ABD’nin 8 elit üniversitesi arasında yer alıyor. Protestolar diğer elit üniversiteler Harvard, Yale ve Brown Üniversitelerinde de devam ederken, New York, Massachusetts (MIT), Cambridge ve Kaliforniya’daki Berkeley Üniversitesi gibi oldukça prestijli üniversitelerde de  Filistin’e destek protestoları düzenleniyor.

New York polisinin tutuklamalar yaptığı, okul yönetimlerinin öğrencilere uzaklaştırma cezası verdiği ve hatta Amerikan Başkanı Joe Biden’ın kamuoyu önünde açıklama yapma ihtiyacı hissettiği bu elit üniversitelerdeki protestoların ayrı bir önemi var. Zira geleceğin Amerikalı lider ve yöneticilerini yetiştiren bu üniversitelerdeki protestolara katılan ve tutuklanan öğrencilerin arasında çok sayıda ABD kongresi üyesi ve üst tabakaya mensup ayrıcalıklı sınıfın çocuklarının da yer alması ABD yönetimi ve elitleri için büyük endişe kaynağı.

Gazze Dayanışma Kampı

7 Ekim’deki Hamas’ın saldırıları sonrası İsrail’in Gazze Şeridi’ne başlattığı ve yaklaşık 8 aydır süren yoğun bombardıman ve kara operasyonu nedeniyle Amerikan ünversitelerindeki tansiyon bir süredir yüksek. Öğrenciler üniversite yönetimlerinin tüm engelleme ve yıldırma taktiklerine rağmen kampüslerdeki oturma eylemlerine devam ediyor. Aralarında çok sayıda Yahudi öğrencinin de bulunduğu Filistin yanlısı göstericiler, güçlü polis varlığına rağmen, kendilerini antisemitizmle suçlayanlara karşı ateşkes ilan edilmesi ve üniversitelerinin İsrail’e verdiği teknolojik ve ekonomik desteğin durdurulması için mücadele etmeye kararlı olduklarını gösteriyorlar.

Üniversite kampüslerindeki protestolar bu zamana kadar görülmemiş dayanışma görüntülerine de sahne oluyor. Columbia Üniversitesi öğrencilerinin kampüs bahçesinde kurdukları “Gazze Dayanışma Kampı”nda farklı dinî inançtan öğrenciler ibadetlerini yerine getirirken birbirlerine de destek ve koruma sağlıyorlar. Geçen hafta Müslüman öğrencilerin toplu cuma namazı kıldıkları ve Müslüman olmayan öğrencilerin namaz kılan öğrencilerin fotoğraflarının çekilmesini engellemek için çimenlik alanın çevresine muşamba ve battaniyeler tutarak paravan oluşturdukları görüntülerden sonra, Yahudi ve Yahudi olmayan öğrencilerin Yahudiliğin hamursuz bayramını hep birlikte kutladıkları anların görüntüleri de sosyal medyada geniş yer buldu.

İsrail’in apartheid sistemine son vermek ve Filistin’in özgürlüğü için Columbia Üniversitesini İsrail ile olan tüm ekonomik ve akademik ilişkilerini sonlandırmaya çağıran öğrenci örgütleri koalisyonu Columbia University Apartheid Divest (CUAD) geçtiğimiz cumartesi yayımladığı basın açıklamasında şu ifadelere yer veriyordu:

“Yahudi öğrenciler Şabat ayini yaparken Müslüman müttefikler de yer tuttu ve onlar dualarını bitirirken Müslümanlar da kendi dualarına başladı. Columbia, soykırım yatırımlarını korumak için düşman olduğumuza inanmanızı istiyor, ancak bundan daha derin bir dayanışma yok.”

Onlarca Kişi Tutuklandı

Kampüslerdeki protestolara yapılan polis müdahalesi ifade özgürlüğü ve kampüslerin güvenli ve kapsayıcı alanlar olup olmadıkları konusunda da yeni bir tartışma başlattı. Polisin bildirdiğine göre, geçtiğimiz günlerde New York Üniversitesi (NYU) binası önünde yüzden fazla kişi göz altına alındı. Yine geçtiğimiz hafta Columbia Üniversitesi’ndeki eylemin üniversitenin işleyişi için “tehdit oluşturduğunu” savunan Rektör Minouche Shafik’in yardım talebi üzerine göstericilere müdahale eden polis 108 öğrenciyi gözaltına almış, okul yönetimi de eyleme karışan yaklaşık 80 öğrenciye okuldan uzaklaştırma cezası vermişti. Özellikle bu tutuklamaların ardından, önce Columbia’da, ardından ülke çapındaki birçok kampüste gerilim tırmanmaya devam etti.

Ellerinde Filistin bayrağı ve savaş karşıtı pankartlarla yüzlerce öğrenci hafta başında ülke çapındaki kampüslerde Columbia Üniversitesi’ndeki göstericileri desteklemek için eylem yaptı. 22 Nisan Pazartesi günü üniversiteden yapılan açıklamaya göre Yale Üniversitesinde de en az 47 kişi tutuklandı.

Olaylardan ötürü Columbia Üniversitesi yüz yüze dersleri iptal ettiğini açıklarken, Harvard Yard’ın kapıları ise geçtiğimiz pazartesi günü halka kapatıldı.

Protestolar Ülke Geneline Yayıldı

ABD’de Columbia Üniversitesi yönetimi ile öğrenciler arasında geçen hafta başlayan ve yüzlerce kişinin gözaltına alınmasına sebep olan Filistin yanlısı protestolar, ülke genelindeki diğer üniversitelere de sıçradı. İsrail’in saldırılarına karşı Harvard Üniversitesi öğrencileri, kampüs bahçesinde protesto gösterisi düzenledi. ABD’nin dört bir yanındaki öğrenciler, dayanışma amacıyla üniversitelerinde kendi eylemlerini başlattı.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını durdurmasını isteyen üniversite öğrencileri, protestolar kapsamında okullarının Gazze’de ateşkes çağrılarına destek vermesini, İsrail’e silah tedarik eden şirketlerle iş yapmayı durdurmasını, İsrail’in askeri çabalarına yardımcı projeler için bu ülkeden araştırma parası kabul etmeyi sonlandırmasını ve “Gazze’deki soykırıma destek veren şirketlere” finansal yatırımı durdurmasını talep ediyor.

New York Üniversitesi

New York Üniversitesi (NYU) öğrencileri de İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı çıkmak ve Columbia’daki öğrencilere destek olmak amacıyla kampüste eylem başlattı. Washington Square Park yakınındaki Gould Plaza önünde protestolarını sürdüren NYU öğrencileri, üniversite yönetiminden İsrail’in Filistin işgaline destek veren şirketlerle yatırım ilişkilerini sonlandırması talebinde bulundu.

Eylem sırasında New York polisi, protesto eden 100’den fazla Filistin yanlısı öğrenciye müdahale ederek gözaltına aldı. NYU’nun Stern İşletme Fakültesinin önüne kontrplak duvar örüldü.

Yale Üniversitesi

ABD’nin prestijli okullarından Yale Üniversitesinde de öğrenciler, soykırımla yargılanan İsrail’in Gazze’de devam eden saldırılarına karşı Beinecke Plaza’da oturma eylemi başlattı. Öğrenciler, Yale yönetiminden, üniversitenin İsrail ile bağlantılı “silah üreten” şirketlere yatırımlarına son vermesi talebinde bulundu.

Üniversite yönetimi ise yaptığı yazılı açıklamada, “Yale topluluğunun emniyeti ve güvenliği” gerekçesiyle polisten yardım istediğini ve eyleme son vermek istemeyen 47 öğrencinin gözaltına alındığını belirtti. Yale yönetimi, ayrıca söz konusu öğrencilerin “okuldan uzaklaştırma” talebiyle disiplin kuruluna sevk edildiği bilgisini paylaştı.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT)

ABD’nin diğer önde gelen okullarından Massachusetts Teknoloji Ensititüsü (MIT) öğrencileri de üniversite bahçesinde kamp kurdu. Üniversitenin, İsrail Savunma Bakanlığından 2015’ten bu yana araştırmalar için 11 milyon dolar fon aldığını belirten öğrenciler, MIT İsrail ordusu ile bağlantılarını koparmadan protestolara son vermeyeceklerini açıkladı.

Tufts Üniversitesi

Tufts Üniversitesinden bir grup öğrenci de okulun Medford’daki kampüsünde oturma eylemi başlattı. Filistin yanlısı öğrenciler, kampüsün bahçesinde kamp kurdu.

Tufts Üniversitesi yönetim sözcüsü Patrick Collins, yerel basına yaptığı açıklamada, “durumu yakından izlediklerini” belirtti. Öğrencilerin kampüste gösteri yapmak da dahil olmak üzere görüşlerini ifade etmelerine izin verildiğini ifade eden Collins, üniversite politikasını ihlal eden davranışlarda bulunan tüm topluluk üyelerinin sorumlu tutulacağını kaydetti.

Collins, “Bu konudaki tutumumuz birkaç yıldır açık ve tutarlıdır. Boykot, Tecrit ve Yaptırımlar (BDS) Hareketi’ni desteklemiyoruz.” dedi.

Emerson College

Emerson College öğrencileri de Filistinlilere destek için düzenledikleri ve Boston’daki Boylston Caddesi’nde kurdukları kampta protestolarına devam ediyor.

Emerson College yönetimi yetkililerinden Jay Bernhardt, öğrencilerin kendi düşüncelerini protestolarla ifade etme hakkı olduğunu ancak yönetimin güvenliği veya eğitimin devamını tehdit edecek faaliyetlere tolerans göstermeyeceğini açıkladı.

Kuzey Carolina Üniversitesi

Kuzey Carolina Üniversitesi (UNC) öğrencileri de Columbia Üniversitesi eylemlerinde tutuklanan öğrencilere destek için kampüste protesto düzenledi. “Filistin’de Adalet için Öğrenciler (UNC SJP)” adlı öğrenci topluluğunun organize ettiği eylem kapsamında öğrenciler, rektörün ofisinin bulunduğu Güney Binası’nın dışındaki avluda toplandı. Çadırlarda, sandalyelerde ve piknik örtülerinde oturan öğrenciler, Gazze ile dayanışma sloganları attı.

Öğrencilerin kampüsün belli bölgelerine çadır kurmasına izin vermeyen polis, göstericilerin dağılması için uyarılarda bulundu ve gösteriye devam eden 93 öğrenciyi “izinsiz gösteri düzenleme” suçuyla gözaltına aldı. Polis, üniversitenin ana kampüsünü halkın kullanımına kapatarak çevrede geniş güvenlik önlemleri aldı.

Stanford Üniversitesi

California eyaletindeki Stanford Üniversitesinde Filistin yanlısı öğrenciler, Gazze Şeridi’nde devam eden İsrail saldırılarına tepki gösterdi. Düzenledikleri gösteri kapsamında Filistin bayrakları ve pankartlar taşıyan öğrenciler, İsrail aleyhine sloganlar attı.

Minnesota Üniversitesi

Minnesota Üniversitesi, Filistin’e desteklerini göstermek ve üniversitenin İsrail’i destekleyen şirket ve akademik enstitülerle ilişiğini kesmesini talep etmek için Walter Library önünde kamp kurdu. Öğrenciler, üniversitenin Lockheed Martin, General Dynamics, Boeing ve Honeywell gibi şirketlerle Tel Aviv Üniversitesi, Kudüs İbrani Üniversitesi ve Hayfa Üniversitesi gibi akademik enstitülerle ilişiğini kesmesini talep etti.

Bir üniversite sözcüsü, izinsiz çadırların üniversite arazisinde yasak olduğunu belirterek protestolar sırasında 9 öğrencinin gözaltına alındığını açıkladı.

California Üniversitesi

California Üniversitesinden (UCLA) öğrenciler, Gazze’de saldırıların sona ermesi ve üniversitenin İsrail’le bağlantılı şirketlere yatırımını sonlandırmasını talep etmek amacıyla Sproul Plaza’da kamp kurdu. Columbia Üniversitesinde devam eden Filistin yanlısı protestolarla dayanışma amacıyla çadır kurduklarını belirten öğrenciler, eylemi “dayanışma kampı” olarak adlandırdı.

Öte yandan, üniversite yönetimi sözcüsü, okulun yatırım politikalarını ve uygulamalarını değiştirmeye yönelik planı olmadığını söyledi.

Michigan Üniversitesi

Michigan Üniversitesi öğrencileri de 22 Nisan’da Filistin’e desteklerini göstermek için merkez kampüste onlarca çadır kurdu. Üniversitenin İsrail’i destekleyen kuruluş ve şirketlerle olan anlaşmalarını bitirmesini isteyen öğrenciler, protestolarına gelecek iki hafta devam etmeyi planladıklarını bildirdi. Protestoya 100’den fazla öğrenci katıldı.

Princeton Üniversitesi

İlk olarak National Review tarafından elde edilen ve The Daily Princetonian tarafından doğrulanan belgelere göre Princeton öğrencileri, Columbia, Yale Üniversitesi ve diğer üniversite kampüslerindeki yüksek profilli kampların ardından kendi “Gazze Dayanışma Kampı”nı kurmaya hazırlanıyorlar. Kampüste daha önceki oturma eylemlerinin merkezi olan Nassau Hall alanında henüz bir hazırlık gözlemlenmezken, belgelerde kampın ne zaman başlayacağına dair bir tarih verilmiyor.

Sızdırılan bir basın açıklamasında organizatörler, Üniversite’nin “İsrail’den el çekmesi ve ayrılması” yönündeki önceki taleplerini yineliyor ve Üniversite’nin araştırma ve yatırımlarında geniş şeffaflık çağrısında bulunuyorlar. Öte yandan üniversite yetkilileri öğrencilerini kamp ya da kampüsü işgal etmeleri durumunda okuldan uzaklaştırma ve atılma gibi disiplin cezalarıyla cezalandırılacakları konusunda uyardı.

Neler Olmuştu?

Amerikan üniversitelerinde özellikle de 7 Ekim sonrasında ifade özgürlüğü ve çok kültürlülüğün risk altında olduğu gözlemleniyor. Filistin’in bağımsızlığına yönelik yahut savaş karşıtı sıradan sloganların dahi antisemitik olmakla suçlandığı ve kriminalize edildiği son aylardaki atmosfer ifade özgürlüğü ve üniversitelerin özgür düşüncenin merkezi olup olmadığı tartışmalarını artırdı.

Aralık ayında gerçekleşen Kongre duruşmalarında rektörlerin sorgulanmasına katılan parlamenterlerin büyük kısmı Filistin yanlısı eylemlerde kullanılan yaygın sloganlar olan “Nehirden Denize Özgür Filistin” ve “İntifada” sloganlarını Yahudi soykırımı çağrısı olarak nitelendirmiş ve Siyonizm’in bir ırkçılık türü olarak görülmesini eleştirmişti. Rektörler ise bu sloganların ifade özgürlüğü kapsamında ele alınabileceğini savunmuştu. Ancak hemen sonrasında Pennsylvania Üniversitesi Rektörü Elizabeth Magill, Harvard Üniversitesi Rektörü Claudine Gay baskılara dayanamayarak istifa etmek durumunda kalmıştı.

Geçen hafta Kongre’de dinlenen Columbia Üniversitesi Rektörü Minouche Shafik de antisemitizmin kampüste yerinin olmadığına dair bir açıklama yapmış, ancak bu açıklama da Cumhuriyetçi yetkililerden gelen istifa etmesine yönelik çağrıları önleyememişti. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler