Almanya AB Vatandaşlarını Askere Almayı Planlıyor

Almanya Genelkurmay Başkanı Eberhard Zorn, Alman ordusunun yıllardır devam eden nitelikli askeri personeli açığını gidermek için, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden vasıflı asker almayı planladıklarını bildirdi. Zorn, Funke Medya Grubuna bağlı gazetelere yaptığı açıklamada, kalifiye eleman eksikliğinin yaşandığı bir dönemde, Alman ordusunun nitelikli eleman bulması için bütün seçenekleri değerlendirdiğini ifade etti. AB üyesi ülke vatandaşlarının Alman ordusunda özel görevlere getirilmesi seçeneğinin de masada olduğunu belirten Zorn, “Burada, doktorlar veya bilişim uzmanlarından söz ediyoruz.” dedi.

Funke Medya Grubu, Alman hükümetinin konuyu AB ülkeleri ile görüştüğünü belirterek, özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin buna temkinli yaklaştığını dile getirdi. Alman ordusunda şu anda 900’den fazla yabancı ülke vatandaşı sivil olarak istihdam ediliyor. İkinci Dünya Savaşı sonrası imzalanan anlaşmalarda Alman ordusunun askerlerinin Alman  olması şartı getirilmişti.

Asker Sayısı 203 Bine Çıkartılacak

Almanya, 2025’e kadar ordusunda 21 bin ilave personel istihdam etmeyi amaçlıyor. Bu amaçla, 182 bin olan personel sayısı 2025’e kadar kademeli olarak 203 bine çıkartılacak. Bu sayısının artırılmasına gerekçe olarak NATO’da acil müdahale birliklerine katkı sunmak, siber güvenlik ve Avrupa projeleri için yeni kurulacak komuta merkezi gösteriliyor.

Alman hükümeti 2019 yılı için savunma harcamalarını 43,2 milyar avroya yükselteceğini açıklamıştı. Almanya, aynı zamanda gelecek 5 yılda savunma harcamalarını orduya daha fazla asker alınması ve mevcut silah sistemlerini modernleştirmek için 43 milyar avrodan 60 milyar avroya çıkarmayı hedefliyor. Almanya Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan bir rapora göre, bakanlık 2023’e kadar savunma harcamalarının yüzde 40 artırılmasını istiyor. Gelecek yıl 43 milyar avro olarak planlanan harcamaların 2024’e kadar 60 milyar avroya çıkarılması amaçlanıyor.

Almanya’nın savunma harcamaları geçen yıl gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) 1,24’üne denk gelirken, söz konusu harcamaların 60 milyar avroya çıkmasıyla bu oran yüzde 1,50’ye yükselmiş olacak.(P,AA)