Almanya’da Yahudi Düşmanlığında Artış
Almanya’da Yahudi düşmanlığının, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) döneminde büyük ölçüde arttığı ve sadece geçen yıl 2 bin 275 suç işlendiği belirtildi.
Almanya’da Kovid-19 salgını döneminde Yahudi düşmanlığında artış gözlemlendi. Sol Parti Milletvekili Petra Pau‘nun soru önergesine verilen cevapta, Almanya’da geçen yıl Yahudi düşmanlığı kaynaklı 2 bin 275 suç işlendiği ve bunun 2001’den bu yana kayda geçen en yüksek rakam olduğu ifade edildi. Cevapta ayrıca, Yahudi düşmanlığına dönük suçlarla ilgili 1367 kişi hakkında işlem yapıldığı, ancak kimsenin tutuklanmadığı da açıklandı.
Alman hükûmetinin antisemitizme karşı mücadele sorumlusu Felix Klein da açıklanan sayılardan dehşete düştüğünü belirtti. Klein, bu sayıların uyarı niteliğinde olması gerektiğini vurguladı.
Almanya Yahudiler Merkez Konseyi Başkanı Josef Schuster Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada, açıklanan sayıların kendilerini tedirgin ettiğini vurguladı. Schuster, bu saldırıların toplumda radikalleşmenin arttığını gösterdiğini ve azınlıklara karşı saygının azalmakta olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti.
Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi‘nden (Alm. Antidiskriminierungsstelle des Bundes) 2020 yılı aralık ayında yapılan açıklamada Kovid-19 salgının ortaya çıkmasıyla ırkçılık vakalarında bir önceki yıla göre yüzde 70’in üzerinden bir artış yaşandığı bildirilmişti. Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi Başkanı Bernhard Franke ırkçı vakaların artışıyla ilgili olarak, “Kovid-19 salgını, bireysel gruplara karşı ırkçılığı ve ayrımcılığı körüklüyor.” değerlendirmesini yapmıştı.
Hükûmetten Aşırı Sağ ve Irkçılıkla Mücadelede Yeni Tedbirler
Alman hükûmeti, kasım 2020’de aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadele için 2021-2024 yıllarında 1 milyar avrodan fazla kaynak ayıracağını duyurmuştu. Alman Hükûmet Sözcü Yardımcısı Martina Fietz, hükûmetin aşırı sağ, ırkçılık ve antisemitizm ile mücadeleyi ve özgürlükçü demokratik temel düzenin korunmasını önemli bir toplumsal görev olarak gördüğünü ifade etmişti.
Bu bağlamda, aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadeleye ilişkin sivil toplumun ve devlet kurumlarının önleyici faaliyetlerinin desteklenmesi ve bu yönde yeni programların başlatılması öngörülüyor. Bu faaliyetlerin ve programların etkili olup olmadığını takip etmek için bir “Federal Kaliteyi Koruma Enstitüsü” oluşturulacak.
Bunlara ek olarak, ırkçılık ile Yahudi ve Müslüman düşmanlığıyla ilgili yürütülen araştırmalar desteklenecek. Devlet kurumlarında daha fazla göçmen kökenlinin işe alınması için kampanyalar düzenlenecek; işe alım süreçleri incelenecek. Ayrıca, kamu çalışanları ırkçılık ve Yahudi düşmanlığı konularında duyarlı hale getirilmesi için eğitilecek. (AA, P)
