'Ayrılıkçılık Yasası'

Fransa’da Müslümanları Hedef Alan Tartışmalı Ayrılıkçılık Yasasına Tepkiler Sürüyor

Fransa'da özellikle Müslümanları hedef alan tartışmalı ayrılıkçılık yasasına yönelik tepkilerini dile getiren Fransa Adalet ve Hürriyet Komitesi (CJL) Başkanı Yasser Louati, Müslümanların aktüel durumu içselleştirmesinden endişe duyduklarını ifade etti.

Fotoğraf: UlyssePixel / Shutterstock.com

İnsan hakları ve kamusal özgürlüklerin korunması için çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşu “Fransa Adalet ve Hürriyet Komitesi (CJL)” Başkanı, Fransız Müslüman aktivist Yasser Louati, Fransa’da Müslümanları hedef aldığı ve ötekileştirdiği için eleştirilen “Cumhuriyet Değerlerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler” adlı yasayı değerlendirdi.

Louati, yasanın özellikle Müslümanları hedef aldığını kaydederek, “Tam olarak Müslümanların İslam inancına sahip ve vatandaşlık haklarının bilincinde olan kişiler olarak var olmalarını ve örgütlenmelerini sınırlıyor.” dedi.

Paris yönetiminin, kendi desteklediği organizasyonlar dışında örgütlenen Müslümanları mücrimleştirmeye çalıştığını vurgulayan Louati, bu yasanın gelecekte eleştirel olan diğer topluluklara da uygulanabileceğini dile getirdi.

“Yasa Özellikle Müslümanları Hedef Alıyor”

Louati, “Fransa’nın insan hakları ülkesi” olduğuna dair mitin yıllar önce öldüğünü vurgulayarak şunları kaydetti: “Fransa’da devlet İslamofobisi, ırkçılığı var. Bu doğru olmasaydı, ülke nüfusunun yüzde 9 ila 11’ini oluşturan bir topluma karşı bu şekilde yasalar çıkarılmazdı. Evet bu (ayrılıkçılık yasası) yasa özellikle Müslümanları hedef alıyor, çünkü tartışmalar hep onlar hakkındaydı.”

“Müslümanlar Endişelenmekte Haklılar”

George Floyd’un ölümünün ardından Müslümanlar, banliyöde yaşayanların sistematik ırkçılığa, polis şiddetine karşı harekete geçtikten sonra Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İçişleri Bakanı Gerard Darmanin’in “ayrılıkçılık” terimini kullanmaya başladığına dikkati çeken Yasser Louati, özellikle yasaya dair Senato’daki tartışmalarda senatörlerin Müslümanlara karşı nefretlerini kustuğunu aktardı.

Louati, parlamentoda kabul edilen yasanın bazı gruplar tarafından Danıştaya ve Anayasa Konseyine taşınacağını umduğunu ancak bu kurumları oluşturanların da özgürlük savunucusu olarak tanınmadıklarını kaydederek, “Şu anda Müslümanlar endişelenmekte haklılar, çünkü bu yasayla devlet onları denetleme, yaptıklarını mücrimleştirme araçlarına sahip oldu. İçişleri Bakanının emriyle imamların kovulduğunu gördük.” diye konuştu.

Diğer yandan Müslüman örgütlerin de Fransa’da kendi aralarında tam birlik oluşturmadığı için Fransız hükûmetinin İslamofobik yasaları rahatça geçirebildiğine işaret eden Louati, Fransa İslami Tüzüğü’nün bazı Müslüman örgütler tarafından hazırlandığını hatırlattı.

“Yasaya Öncelikle Fransız Vatandaşı Müslümanların İtiraz Etmesi Gerek”

Louati, bu tüzük ile Müslümanlara toplum hakkında hiçbir düşüncesi olmayan, kamu tartışmalarına katılmayan bir rol biçildiğini, Müslümanların bundan kurtulmak istiyorlarsa kendilerini temsil edecek kişileri kendileri seçecek şekilde yeniden organize olmaları gerektiğini dile getirdi.

Devletin kendi işlerine karışmaları halinde Katolik veya Yahudilerin “seküler bir ülkede karışamazsınız” diye itiraz edeceğini, ancak Müslümanları temsil edenlerin bu tür müdahalelere ses çıkaramadığını ifade eden Louati, Fransa devletinin Müslümanların temsilcilerinin meşruiyetlerini kendi toplumundan almadıklarını, seçilmediklerini, kitlelerce desteklenmediğinin farkında olduğunu söyledi.

Yasser Louati, “İçişleri Bakanı Gerad Darmanin, İslamofobik fikirler ve yorumlar saçmakta vakit kaybetmiyor. Aşırı sağcılığın zengin ayrılıkçılığına, birlikte yaşamanın umrunda olmadığı diğer dinî toplulukların ayrılıkçılıklarına sessiz kalırken, İslam’a saldırıyor, çünkü kimse onu engellemiyor.” yorumunu yaparak, Fransa’daki bu yasaya öncelikle Fransız vatandaşı Müslümanların itiraz etmesi gerektiğini belirtti.

“Korkumuz Müslümanların Durumu İçselleştirmesi”

“Bugün korkumuz Müslümanların bu durumu içselleştirerek ona göre davranmasıdır. Hükûmetin istediği gibi sorun yaşamamak için haklarımızdan, özgürlüklerimizden vazgeçeceğiz. Mesele şu ki (hükûmet) durmayacak, siz geri adım attıkça daha ileri gidecek.” diyen Louati, buna rağmen direnme ve haklar için mücadele mefhumunun Müslümanlar arasında pek rağbet görmediğini anlattı.

Louati, Müslüman kurumların, camilerin ancak birlik içinde ülkedeki yerleşik İslamofobiye karşı mücadele edebilirlerse başarılı olabileceklerini vurguladı. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler