Fransa | İç İstihbarat Birimi’nden Aşırı Sağcılarla İlgili Dikkat Çekici Rapor

Fransa’da sol eğilimli Liberation gazetesi, Fransa İç İstihbarat Birimi’nin (DGSI) ülkedeki radikal aşırı sağ gruplarla ilgili hazırladığı raporu yayımladı. Fransa’da yaşanan DEAŞ saldırılarından bu yana aşırı sağcı radikal grupların yeniden dirilişe geçtiğine dikkat çekildi. Bunun istihbarat servislerinin “radikal İslamcılık” yanında çok ciddiye aldıkları bir başka tehdit olduğu aktarıldı. Raporda, ülkedeki DEAŞ saldırıları sonrası oluşan ortamın toplumun farklı kesimlerini birbirine düşürme tehlikesi barındırdığına da değinildi.  DGSI’nin eski Başkanı Patrick Calvar de konuyla ilgili, “Bugün ülkemizde toplumlar arasında oluşabilecek şiddet eylemlerine karşı hazırlıklı değiliz. Bu durum açısından çok dikkatli olmalıyız.” ifadelerini kullanmıştı.

Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı Etrafında Birleşiyorlar

İstihbarat raporunda radikal aşırı sağın özellikle gençleri ırkçılık, yabancı düşmanlığı ideolojilerini kullanarak kendi ağına düşürdüğüne dikkat çekildi. Fransa’da 2015 yılından itibaren yaşanan terör saldırılarının da bu radikal grupların daha geniş alanlara ulaşmasına yardımıcı olduğuna değinildi. Göçmen tehdidine dair tezleri, çokkültürlü bir toplumun iflası gibi ifadelerle ortaya çıkan bu grupların, özellikle sosyal medyayı yeni insanlara ulaşmak için iyi kullandıklarına vurgu yapıldı. Radikallerin bu mecrada “teröristlere ölüm, yabancılar dışarı” gibi tehdit içeren ifadeler etrafında birleştikleri aktarıldı.

Camiden Saldırısı Annesinin Haber Vermesiyle Önlenmişti

Genellikle eski asker, polis, jandarma ve bunların çocuklarından oluşan aşırı sağcı radikal grupların kullandıkları silahların ise eski Yugoslavyalı örgütler tarafından pazarlanan Bosna-Hersek Savaşı kalma silahlar olduğu kaydedildi. İstihbarat birimlerinin önündeki en büyük örneğin Norveç’de 77 kişinin ölümüne neden olan Anders Behring Breivik olduğu kaydedildi. Fransa’da da bugüne kadar yaşanan aşırı sağcı radikal tehdide dikkat çekilirken en tehlikeli olarak ise 2013 yılında Afganistan’da görev yapmış eski asker Christophe Lavigne gösterildi. Aşırı sağcı Lavigne’nin, Ramazan’ın son günü teravih namazından çıkan Lyon bölgesindeki Venissieux Cami cemaatine saldırı planı annesinin haber vermesiyle son anda önlenmişti.

22 Kişilik Çetenin Hedefinde Müslümanlar Var

Fransa’da son olarak 17 Ekim’de çökertilen 22 kişiden oluşan aşırı sağcı bir çetenin de tehlikenin boyutlarını gözler önüne serdiği aktarıldı. Logan N. isimli bir kişi tarafından kurulan ve kendilerine Cezayir’in bağımsızlığına karşı kurulan gizli ordu örgütlenmesine atıfta bulunarak OAS adını veren grubun amacının Müslüman ibadet yerlerine saldırmak olduğu aktarıldı. DGSI raporunda, Müslümanları hedef alacak bir saldırının, kıvılcım etkisi yaratabileceği uyarısında bulunuldu.

Fransa’da İslamofobi İle Mücadele Derneği (CCIF) de 2017 yılında Müslümanları hedef alan ırkçı eylemlerle ilgili raporunda çarpıcı bilgilere yer vermişti. Raporda, 2017 yılında İslamofobik saldırılarda bir önceki yıla göre yüzde 20’den fazla azalma olduğu aktarıldı. 2017 yılında toplam 447 İslamofobik saldırı gerçekleştiği, bu saldırıların 39’unun fiziki saldırı, 58’inin ise nefret söylemi olduğu kaydedilmişti. Raporda, Fransa’da İslamofobik saldırıların 2016 yılından sonra azalma eğilimi gösterdiği, fakat İslamofobinin ülke genelinde gün geçtikçe daha “kurumsal” bir kimliğe büründüğüne vurgu yapılmıştı. (fk)