'Ramazan Bayramı'

Avrupa’da Bayram: Günlük Hayattan Alınan Kısa Bir Mola

Avrupa’daki Türkler bu yıl 58. Ramazan Bayramı’nı kutluyorlar. Avrupa'da 58 yıldır değişmeyen şey, her bayram bir araya gelen Müslümanlar.

21 Ağustos 2018 admin

İşyerinden tereddütle alınmış bir izin. Okul müdürüne verilen izin dilekçesi. Fransa’da 5,7 milyon, Almanya’da 5 milyon, Hollanda’da 900 bin, Belçika’da 750 bin ve Avusturya’da 700 bin Müslüman bu sene bayram neşesinde. Avrupa’daki Türkler bu yıl 58. Ramazan Bayramı’nı kutluyorlar.

Batı Avrupa’da milyonlarca Müslüman’ın bugün Ramazan Bayramı’nı kutlayabilmeleri için kendi hızında akan günlük hayatlarından kısa bir mola istemeleri gerekiyor. Bayramın resmî tatil olduğu ülkelerden farklı olarak Avrupa’da bayram, günlük hayatta kısa bir fasıla açmak demek.

Almanya’da Bayram: “Tek Başına Olanın Bayramı Da Olmaz”

Almanya’nın Sassenberg isimli küçük şehrinde büyük bir çiftlikte toplanan birkaç aile için bayram tam olarak böyle bir mola demek. 5 farklı aile, komşuları ve tanıdıkları sabahın erken saatlerinde toplanıp çiftliğin büyük odasında kahvaltı yapıyorlar. Erkekler kurban kesimi için yollara düşerken, kadınlar bayram, eski anılar, hatıralar, yapılacak işler, kış hazırlıkları hakkında derin bir muhabbete dalıyorlar.

Bayram namazından sonra bir büyüğün evinde toplanmak, birlikte kahvaltı yapmak Avrupa’daki Müslümanlar için de bayramın klasiklerinden. Neubeckum’dan Havva Çolakoğlu çok uzun yıllar bayramda kendi evinde kahvaltı yapmadıklarını, hep annelerinin evinde buluştuklarını anlatıyor: “Şimdi büyüklerimiz yaşlanıp yanımıza taşınınca bayram kahvaltıları da bizim evimize gelmiş oldu.” diyor.

Bayram kutlaması yapılan çiftliğe her yeni gelenle birlikte, büyük odadakiler ayağa kalkıp, el öpüp yeniden oturuyorlar. Bu durum öğlene kadar devam ederken, odadakilerin sayısı da giderek artıyor. Almanya’nın birçok şehrinde bahçelerinde, evlerinde, balkonlarında, camilerde bayramlaşan insanlar da artık bu ülke resminin bir parçası.

Aysel Taflan’a göre bayramı bayram yapan insan. Aysel Hanım herhangi bir yerde yalnız başına bayram kutlayanlara da bu yönde bir tavsiyede bulunuyor: “Tek başına olanın bayramı da olmaz. Akrabası olmayan komşusuna gitsin. Onu bulamayan arkadaşına gitsin. Ama mutlaka bayramda birileriyle bir araya gelmeli insan. Yoksa o bayram bayram olmaz.”

Aysel Hanım’ın annesi Meryem Teyze de Almanya’daki eski bayramları ananlardan: “Eskiden sabah 8’de demliği ocağa koyardım. O demlik akşama kadar yenilenir durur ama hiç aşağı inmezdi. 8 litrelik tencerelerle sarma sarardık. O kadar misafirimiz olurdu. Eşim camiye gidince ben de tencereyi ateşe koyardım. Bayramlarda hiç yalnız kalmazdık, birbirimize destek olurduk.”

Fransa’da Bayram: “Eskiden Daha Sıcak Dostluklar Vardı”

Aynı bayram telaşı, aynı aile toplaşmaları Fransa’da da var. 1971 yılında Fransa’ya ilk ayak basanlar arasında yer alan Nuh Yılmaz, Fransa’da yaşadığı ilk Kurban Bayramı’nı anlatırken gözleri doluyor: “Fransa’ya ilk gelenlerdenim. 1971’de geldiğimiz Fransa’nın Nancy şehrinde birkaç kişiydik. Bayramda hepimizde bir hüzün; birimiz annesini, birimiz eşini çocuğunu geride bırakmıştı. Yan yana gelip uzun uzun eski bayramları anlatıp hüzünlenmiştik. Şimdi o eski bayramlar ve o eski dostluklar da kalmadı.”

İlk önce turist olarak Almanya’ya gelip daha sonra Fransa’nın Creutzwald şehrine yerleşen Murat Bilen de Avrupa’da yaşadığı ilk bayramları özlemle ananlardan. Eskiden bayramlarda gurbette olmanın hüznü olduğunu, ancak aynı zamanda insanlar arasında bugüne kıyasla daha sıcak dostlukların bulunduğunu kaydeden Bilen, o dönem yaşadığı şehirde herkesin bayramlarda birbirine gittiğini söylüyor. Sevdiklerinin uzakta olmasının burukluğunu yaşadığını söyleyen Bilen, bayramlardaki birlikteliklerin tüm üzüntüleri unutturduğunu söylüyor.

Bundan yarım asır önce bayram namazı kılmak için merdiven altlarında, hatta 1965 senesinin soğuk bir şubat ayında Köln Katedrali’nin avlusunda toplanan Müslümanlar, bayramları da Avrupa’ya taşıyorlar. Aradaki tek fark, o zamanların aksine artık binlerce camide yüzbinlerce Müslüman hep birlikte bayram namazı kılıyorlar. Değişmeyen şey ise, o gün de bugün de bayramların hep birlikte, coşkuyla kutlanması.(ezk, fk)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler