Avrupa’da İslami Cemaatler Dinî Nikâhı Nasıl Düzenliyor?
Avrupa’nın herhangi bir şehrinde dinî nikah kıymak için caminin kapısından içeriye giren bir çift, hangi şartları yerine getirmek zorunda? İmam nikâhı kıymadan önce hangi koşulların yerine getirilmesi bekleniyor? İslami cemaatler dinî nikahla ilgili hangi temel kabullere sahip? Avusturya, Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa ve Danimarka’daki dinî cemaatlerin dinî nikâh pratiklerini araştırdık.
İslami nikâh, Avrupa’da yaşayan Müslümanların günlük hayatının ayrılmaz parçalarından birisi. Hayatlarını birleştirmek isteyen çiftler açısından hem resmî nikâh hem de din görevlileri tarafından kıyılan nikâh alışıldık bir prosedür. Avrupa’daki Müslümanların nikâh pratikleri konusunda tarihsel açıdan bir evrimden bahsetmek de mümkün: Yalnızca dinî nikâhın yeterli olmayacağı, resmî nikâhla tarafların koruma altına alınması gerektiği birçok insan tarafından geniş bir kabulle karşılanıyor. Örneğin İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Din İstişare Kurulu FETÂVÂ kitabında “Resmî nikâh kıyılmadan dinî nikâhın kıyılması doğru değildir.” (FETÂVÂ – 1, 2019) şeklinde bir karara varılmış durumda.
Peki farklı ülkelerde dinî nikâhlarla ilgili temel yaklaşım nasıl? Resmî nikâh ile dinî nikâh arasındaki ilişki nasıl sağlanıyor? Evlenmek isteyen çiftlere imamların temel tutumu nasıl belirleniyor? Bu konuda farklı ülkelerden dinî cemaat sözcüleriyle konuştuk.
Avusturya: “Geçmişte Dinî Nikâhın Kötüye Kullanıldığını Gördük”
Avusturya’da kiliseler ya da belli inanç grupları tarafından gerçekleştirilen nikâh akitleri, Avusturya kanunları nezdinde geçerli değil. Buna İslami nikâh akdi de dâhil. Ülkede İslami nikâhlar, Avusturya İslam Cemaati (IGGÖ) kontrolünde gerçekleşiyor. Bununla birlikte IGGÖ çatısı altındaki “dinî cemiyetler” (Alm. “Kultusgemeinde”) de kamu tüzel kişiliğine sahip kurumlar olarak dinî nikâh kıyma yetkisine sahip. Cami cemiyetlerindeki imamlar, önceden belirlenmiş kriterler ışığında dinî nikâh gerçekleştirebiliyorlar.
Avusturya İslam Federasyonları Sözcüsü Abdi Taşdöğen, ülkedeki Müslüman cemaat arasında yaygın olan usulün resmî nikâh belgesi olmadan dinî nikâh belgesi vermemek şeklinde olduğunu söylüyor: “Geçmişte dinî nikâhın kötüye kullanıldığıyla ilgili tecrübeler yaşanmış. Özellikle ülkeye yeni gelen Müslümanlar arasında, kendi köken ülkesinde nikâhlı olmasına rağmen Avusturya’da da başkalarıyla evlenen insanlara tanık olunmuş. Avusturya’da resmiyette birden fazla kişiyle evlilik mümkün değil. Bu hukuki düzenlemeyle ters düşmemek adına ve geçmişte yaşanan tecrübelere dayanarak biz dinî nikâh kıymak isteyen kişilerin önce resmiyette nikâh kıymış olmalarını şart koşuyoruz.”
Her ne kadar resmiyette geçerliliği olmasa da IGGÖ dinî nikâh akdini gerçekleştirenlere bir belge veriyor. Bu belge tek sayfalık bir onay metninden oluşuyor ve nikâh tarihi ile şahitlerin bilgilerini içeriyor. Dinî nikâh için çiftlerin pasaportları, ikamet belgeleri, doğum belgeleri ve önceden evlilik yapıldıysa boşanma belgelerini sunmaları şart.
Bunun dışında camilerin kendilerinin geliştirdiği farklı pratikler de mevcut. Örneğin ülkedeki en eski ve minareli ilk cami olma özelliği taşıyan Viyana İslam Merkezi, internet sitesinde İslami nikâh için çeşitli belgelerin yükleneceği bir alan oluşturmuş durumda. Dinî nikâh kıymak isteyen çiftler önce kimlik bilgilerini doldurmak, şahitlerin bilgilerini vermek ve bekâr olduklarını taahhüt etmek zorundalar. Ayrıca dinî nikâh akdiyle belirlenecek mehir tutarı, içeriği, şahitlerin fotoğrafları ve kimlik bilgileri de çevrimiçi olarak bu forma giriliyor. Çocuk ve eşin medeni ve finansal haklarının güvence altına alınacağı ve uyuşmazlıkların Avusturya kurumları nezdinde çözüleceğine dair bir taahhüt de formda yer alıyor.
Belçika: “İmam Nikâhının Resmî Olarak Tanınması Talebi Yok”
Belçika’da Müslüman cemaatler arasındaki uygulama da Avusturya’dakinden farklı değil. Bir camiye dinî nikâh kıymak amacıyla başvuran iki kişinin resmî nikâhı varsa dinî nikâhı da kıyılıyor. Fakat Avusturya’dakinden farklı olarak Belçika İslam Temsil Kurumu (Fr. “Exécutif des Musulmans de Belgique” – EMB) tarafından dinî nikâhla ilgili herhangi bir belge verilmiyor. EMB’nin çatısı altında bulunan İslami federasyonlar dinî nikâh kıyma konusunda esas muhataplar. EMB Başkanı Mehmet Üstün, ülkede Müslüman cemaatin uygulamasıyla ilgili herhangi bir sorun olmadığını belirtiyor: “Belçika’da Müslümanlar önce belediye nikâhı kıyıyor, ardından da dinî nikâh kıyıyorlar. Katolik cemaat de benzer şekilde kilise nikâhını resmî nikâhın ardından kıyıyor. Danimarka’da olduğu gibi imamların resmî nikâh kıyma yetkisi yok. Açıkçası Müslüman cemaatten böyle bir talep de yok. Bu tarz bir konu hiç gündem olmadı.”
Almanya: “‘Zina Yapmasındansa Dinî Nikâh Kıyalım’ Mantığı Yanlış”
Almanya’da dinî nikâh hukuken geçerli olmasa da, dinî nikâh akdi ile belirlenen mehir gibi sorumlulukların yerine getirilmesi konusunda birçok farklı mahkeme kararı var. Yani dinî nikâh, tarafların resmiyette evli olması olarak yorumlanmasa da boşanma ve çocuk velayeti gibi konularda mahkemelerde dinî nikâhın varlığı ve nikâh akdinde taahhüt edilenler karar için belirleyici olabiliyor. Dinî nikâh belgesi, anlaşmazlık durumlarında mahkemelere ibraz edilebilir bir belgeye de dönüşebiliyor.
Bununla birlikte Almanya’daki Müslüman cemaatler arasında da dinî nikâh kıymak için belediye nikâhı şartı geçerli. İslam Konseyi Başkanı Burhan Kesici bu durumu şöyle yorumluyor: “Özellikle velilerinin rızası olmadan gençlerin evlenmesi ya da mükerreren nikâh kıyılması gibi sorunların önüne geçilmesi için belediye nikâhı olmadan dinî nikâh kıyılmaması yönünde kesin bir prensibimiz var. ‘Bekârdır, zina yapmasınlar’ gibi bir mantıkla din görevlilerimizin dinî nikâhı acelece ve ön bilgi sahibi olmadan kıyması gibi durumların önüne geçiyoruz. Zira nikâh sorumluluk getiriyor. Sorumluluk almak istemeyen kimi insanlar, dinî nikâhı hafife alıyorlar. Sanki resmî nikâh sorumluluklarla daha alakalıymış, dinî nikâhla hiçbir mesuliyet yokmuş gibi düşünüyorlar.”
Almanya’da yaşayan Müslümanlar için dinî nikâhın önemli olduğunu, bu pratiğin aynı zamanda İslami kimlikle de ilintili görüldüğünü belirten Kesici, bazı uyarılarda da bulunuyor: “Bir yıl sonra düğünü olacak çiftler bugünden dinî nikâh kıymak istediklerini belirtiyorlar. Biz burada bir yıl sonra düğün olacaksa dinî nikâh kıymanın mantığını sorguluyoruz. Gençler hemen yuva kurmak istiyorlar ve bunun için nikâhı sanki bir engel gibi görüp onu hızlıca aşmak istiyorlar. Oysa nikâh basit bir prosedür değil. Sorumluluklarla örülmüş mühim bir akit.”
Almanya’daki İslami cemaatler dinî nikâh için kendilerinin tasarladığı “dinî nikâh akti” belgesini çiftlere sunabiliyor. Bunun dışında bazı imamlar nikâhları, isim, kimlik bilgileri, tarih ve şahitlerin bilgileriyle birlikte cami cemiyetlerinde dosyalayarak arşivliyor.
Fransa: “Dinî Nikâh Kolay Feshedilebilir Bir Akit Gibi Algılanıyor”
Fransa’da resmî nikâh olmadan din görevlilerinin nikâh kıyması yasak. Evlilik cüzdanı olmayan insanlara dinî nikâh kıyan din görevlileri için 1 yıl hapis ve 7500 Euro’luk bir para cezası söz konusu.
İslam Toplumu Millî Görüş Doğu Fransa (CIMG-Est) Başkanı Eyüp Şahin, dinî nikâh kıymak isteyen çiftler açısından süreci şöyle özetliyor: “İmam nikâhı kıydırmak isteyenler cami idaresini arıyor ve randevu alıyorlar. Bizim çiftlere yönelttiğimiz ilk soru, belediye nikâhları olup olmadığı. Eğer varsa imamın nikâh kıyması için randevu veriyoruz. Yoksa, belediye nikâhından sonrası için randevu veriyoruz. İmamlarımız da bu çerçevenin dışına çıkmıyor, çünkü Fransa’da belediye nikâhı olmayan insanlara dinî nikâh kıymak yasak. Bu uygulama gerekli. Özellikle gençler arasında dinî nikâhı önemsemeyen insanlar olabiliyor. Dinî nikâh sanki daha kolay ve sorumluluklardan sıyrılarak feshedilebilir bir akit gibi görünüyor insanlara. İmamlarımızla da bu yükümlülükler hakkında sıkça bir araya gelip konuşuyoruz.”
Fransa’da da dinî cemaatlerin hazırladığı dinî nikâh belgeleri var. CIMG’nin nikâh belgesi Fransızca ve Arapça. Bu belgede çiftlerin ve şahitlerin bilgileri yer alıyor.
Danimarka: “Müslüman Cemaatte Resmî Nikâh Kıyma Yetkisi Var”
Avrupa’da dinî nikâhla ilgili en ilginç örneklerden birini Danimarka sunuyor. Ülkedeki dinî cemaatlerin resmî nikâh kıyma yetkisi var. Müslüman cemaatler de diğer dinî cemaatlere tanınan bu haktan uzun yıllardır faydalanıyor. Ayrıca Fransa’da olduğu gibi Danimarka’da da din görevlilerinin resmî nikâh olmaksızın dinî nikâh kıymaları yasak.
Müslüman cemaatin kıydığı nikâh işlemi şöyle gerçekleşiyor: Evlenmek isteyen çiftler öncelikle belediyeye müracaat ediyor. Bu müracaatta kişilerin medeni halleri tespit ediliyor. Belediyenin ilgili kişilerin evlenmeye uygun olduğuna dair verdiği belgeyle birlikte nikâh kıyma yetkisine sahip olan imamlar da nikâhı gerçekleştiriyorlar. Belediyeler veya “Familieretshuset” isimli Aile Mahkemesinin verdiği belgeler, dinî cemaatlerin ismi ve nikâh kıyma yetkisi olan imamın ismi de belirterek düzenleniyor.
Danimarka İslam Toplumu, 1995 yılında resmî nikâh kıyma yetkisine sahip olan cemaatlerden biri. Ülkede resmî nikâh kıyma yetkisine sahip olan ilk imamlardan birisi ise Fatih Aksay. Aksay imamların dinî nikâh kıyma yetkisinin yalnızca Danimarka ile sınırlı olmadığını vurguluyor: “Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde yaşayan ve Danimarka devletine müracaat eden kişilerin nikâhlarını da kıyabiliyoruz. Bunun için çiftler Danimarka’daki Aile Birleşimi Merkezine müracaat ediyor ve oradan bir belge talep ediyorlar. Bu belgenin bize ulaşmasıyla birlikte Danimarka sınırları içerisindeki çifte nikâh kıyabiliyoruz. Bu nikâh, Danimarka devletinin soğuk mührünün yer aldığı, altında da yetkili imamın imzasının bulunduğu, bütün dünyada geçerli bir belgeyle tescil ediliyor.”
Aksay sadece Danimarka’da değil, İsveç’te de resmî nikâh kıyma yetkisine sahip. 1993 yılında İsveç’te aldığı resmî nikâh kıyma yetkisiyle şimdiye dek yüzlerce çifti evlendirmiş. Aksay, Danimarka’daki pratiğin gayet yerinde olduğu görüşünde: “Ben bir imam olarak salona giriyorum, dinî nikâhı kıyıyorum. Bu nikâhın aynı zamanda resmiyeti de oluşmuş oluyor. Herhangi bir araştırma yapmadan bir din görevlisinin nikâh kıyması zaten oldukça sakıncalı. Resmî otoritelerin iki kişinin evlenmesine bir mâni olmadığı yönde kanaatinin de dâhil edilmesi, tarafların mağdur olmaması adına mühim.”
Hollanda: “’Mehri Söylemesen Olmaz Mı’ Baskıları Yapan Bile Var”
İslam Toplumu Millî Görüş Güney Hollanda Dış İlişkiler Başkanı Kenan Aslan, Hollanda’da dinî cemaatler arasında “sözlü anlaşmalar” olduğunu belirtiyor: “Bir camiye dinî nikâh kıydırma talebiyle gelen kişiye, cami başkanının oğlu-kızı bile olsa, eğer resmî nikâhı yoksa imam nikâhı kesinlikle kıyılmaz. Dinî nikâh kıymak isteyenlerin evlilik cüzdanını göstermeleri gerekiyor. Bazı veliler, ‘Belediyede tarih aldık, dinî nikâhı kıyalım’ diyorlar. Biz de o zaman, ‘Acelesi yok, resmî nikâhtan sonra buyrun gelin.’ diyoruz. Dolayısıyla birçok insanda bu kabul yerleşmiş durumda.”
Kenan Aslan, dinî nikâha bakış konusunda da bir dönüşüm olduğu fikrinde: “Bundan 10 sene önce Müslüman toplumda dinî nikâha bakışla, bugünkü algı arasında ciddi bir fark var. Önceye kıyasla bugün dinî nikâhı kıymak da belli şartlara tabi. Bunun için Müslüman toplumda ortak kanaatin hâkim olması çok önemli. Bir din görevlisi, resmî nikâhı olmadığı için bir çiftin dinî nikâhını kıymadığında, başka bir camide ve din görevlilerinde de aynı tutum olmalı.”
Aslan’ın kendisi de İslam ilahiyatı mezunu bir idareci olarak ihtiyaç durumunda imamlık yapıyor. Şimdiye dek birkaç kez nikâh kıydığını belirten Aslan, özellikle yakın çevresinden insanların mehir gibi konularda imamlara yönelik bazı talepleri olduğuna dikkat çekiyor: “Tanıdık bir cemiyetin imamı olunca insanlar nikâh öncesinde imama, ‘Mehri söylemesen olmaz mı?’ gibi baskılar kurabiliyor. Bunun haricinde biz, evlilik cüzdanını gösteren herkese dinî nikâh da kıymıyoruz. Önce nikâhla ilgili sorumlulukları, nikâhın temel bileşenlerini, mehri insanlara anlatıyoruz.”
Avrupa’daki İslam dinî cemaatlerinin dinî nikâh konusunda geniş bir mutabakat içerisinde olduğu kesin. Bu durum, geçmişteki olumsuz tecrübelerden büyük oranda ders çıkarıldığını gösteriyor olabilir.