"Avusturya"

Avusturya Eğitim Kurumlarında 400’ün Üzerinde Ayrımcılık Vakası

Avusturya eğitim kurumlarındaki ayrımcılığa karşı çalışmalar yürüten Eğitimde Ayrımcılık Karşıtı Eşitlik Derneğinin (IDB) raporuna göre, ülkede geçen yıl 403 ayrımcılık vakası yaşanırken, önceki yıla oranla vaka sayısı yüzde 36 arttı.

Fotoğraf: Shutterstock

Avusturya’daki eğitim sisteminde din, cinsiyet, kültür, etnik köken ve benzeri nedenlerle ayırımcılığa maruz kalan öğrenci ve eğitmenlere ilişkin 4 yıldır çalışmalar yürüten Eğitimde Ayrımcılık Karşıtı Eşitlik Derneğini (IDB) tarafından düzenlenen basın toplantısında, “2019 Avusturya Eğitim Sisteminde Ayrımcılık Raporu” kamuoyuyla paylaşıldı.

Ayrımcılık nedenleri başta olmak üzere yaşanan olaylara ilişkin örneklerin aktarıldığı raporda, geçen yıl ayrımcılık nedeniyle 403 vakanın kayıt altına alındığına, bu sayının 2018’de 260 olduğuna ve ayrımcılık oranındaki yüzde 36’lık artışa dikkat çekildi.

Etnik Köken, Birinci Derecede Ayrımcılık Nedeni

Raporda, Avusturya eğitim kurumlarında yüzde 44’le en çok “etnik köken” nedeniyle bireylerin ayrımcılığa maruz kaldığı belirtilerek, ikinci sırada yüzde 43’le “din ve dünya görüşü” yer alırken, bunu yüzde 10’la “cinsiyetçilik” takip etti. Ülkede din ve ideolojik nedenlerden ötürü ayrımcılık yaşayan bireylerin yüzde 73’ünün İslam düşmanlığı nedeniyle mağduriyet yaşadığı vurgulanan raporda, antisemitizm nedenli ayrımcılığın ise yüzde 24 seviyesinde olduğu ifade edildi.

Raporda, ayrımcılık suçunu işleyenlerin yüzde 33’ünün erkek, yüzde 34’ünün kadın olduğu aktarılırken, mağdurların yüzde 42’sinin kadın, yüzde 30’unun erkeklerden oluştuğu bilgisi paylaşıldı.

Faillerin Sadece Yüzde 5’i Cezalandırıldı

Ayrımcılığa şahit olan üçüncü kişilerin büyük bir kısmının, medeni cesaret göstererek mağdurdan yana tutum sergilemediği belirtilen raporda, ayrımcılık yapan faillerin sadece yüzde 5’inin işledikleri suçlar nedeniyle cezalandırıldığı, geri kalanının ise ceza almadığı bildirildi.

Raporda, 222 ayrımcı vakayla en çok olayın başkent Viyana’da yaşandığı kaydedilirken, yüzde 71 ile ilköğretim öğrencilerinin mağdurlar arasında ilk sırada yer aldığı vurgulandı. Eğitim alanında yüzde 41 ile en çok öğretmenlerin ayrımcılıkta bulunduğuna dikkat çekilen raporda, öğrenciler tarafından yapılan ayrımcılığın ise yüzde 28 seviyesinde olduğu ifade edildi.

Ayrımcılık Yetkililerce Göz Ardı Edilmemeli

Buna göre, öncelikli olarak ayrımcılığın yetkililerce göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulanırken, mağdurların başvurabileceği tamamen bağımsız kurumların oluşturulması talep edildi.

İlkokullardan başlamak üzere her okulda birlikte yaşam ve çok kültürlülük üzerine eğitim verilmesi çağrısında bulunulan raporda, her okulda ayrımcılık karşıtı uzmanların görevlendirilmesi gerektiğinin altı çizildi.

“Başörtüsü Yasağı, Ayrımcılıktır”

IDB Başkanı Dr. Sonia Zaafrani, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, 2019’a ilkokullarda yürürlüğe giren başörtüsü yasağı ve yabancı öğrencilere yönelik “Almanca teşvik sınıflarının” iki olumsuz gelişme olarak damgasını vurduğunu kaydetti. Zaafrani, Avrupa Konseyinin Irkçılık ve Hoşgörüsüzlük Karşıtı Komisyonunun (ECRI) başörtüsü yasağı nedeniyle Avusturya’yı sert dille eleştirdiğini hatırlatarak, “İddia edildiği üzere, başörtüsü yasağının öğrencileri koruyucu ya da onlar için olumlu bir yönü olmadığını daha önce de dile getirmiştik. Başörtüsü yasağı, bir ayrımcılıktır.” ifadelerini kullandı. ECRI’nın eleştiri ve değerlendirmelerinin önemli olduğuna işaret eden Zaafrani, yetkililere “eğitim sisteminde ayrımcılığa neden olan bu yasayı yeniden gözden geçirme” çağrısında bulundu.

Zaafrani, göçmen kökenli çocuklara yönelik “Almanca teşvik sınıfı” adı altında yürütülen uygulamaya da tepki göstererek, Almancası yetersiz çocukların farklı dersliklerde yalnız Almanca öğrenerek, matematik, sosyal bilgiler gibi temel derslerden mahrum bırakılmasının ayrımcılığa yol açtığını vurguladı.

İslam Düşmanlığı Nedenli Irkçı Saldırılar

IDB yetkililerinden Marlies Alt da rapor edilen ırkçı ve ayrımcı saldırılardan öne çıkan bazı örnekleri basın mensuplarıyla paylaştı. Alt, bir öğretmenin öğrencisinin ödevini yapmaması durumunda geldiği yere geri dönmesi gerektiğini söylediğini, bir başka öğretmenin ise Çeçen asıllı bir öğrenciyi etnik kökeni nedeniyle aşağıladığını anlattı.

Özellikle eğitim kurumlarında sıklıkla yaşanan İslam düşmanlığı nedenli ırkçı saldırılardaki artışa dikkati çeken Alt, kimya eğitimi alan başörtülü bir öğrenciye yönelik öğretmeninin terör eylemi yapacağı imasında bulunmasının, söz konusu durumu çok daha açık şekilde ortaya koyduğunu dile getirdi. Alt, “Bu tür (ırkçı ve ayrımcı) söylem ve davranışların cezalandırılmaması, Avusturya eğitim sisteminin temel sorunlarından birini oluşturuyor.” dedi.(AA)

Enise Yılmaz

Bochum Ruhr Üniversitesinde hukuk eğitimi gören Yılmaz, Perspektif’in yayın kurulu üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler