'Almanya'

Anayasa Koruma Dairesi Raporu Sonrası ZMD’ye ATİB Baskısı

2019 Anayasayı Koruma Dairesi raporu yayımlandıktan sonra Federal Meclis'te Hristiyan Birlik Partileri, Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) ile işbirliğinin sona erdirilmesini talep etti. Gerekçe: ATİB'in ZMD'nin üyesi olması.

@ Shutterstock.com değişiklikler: Perspektif

Almanya Anayasayı Koruma Dairesi (BfV)’nin geçen hafta yayımlanan 2019 raporunda Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği (ATİB) “aşırı sağcı ideolojiye sahip bir kuruluş” olarak nitelendiriliyor. ATİB’e “Güvenliği tehdit eden aşırı yabancılar” başlığı altında yer veren raporun yayımlanmasının ardından ATİB’in Almanya’daki çatı kuruluşu olan Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD)’nin üyesi olması tartışma başlattı.

Welt gazetesine konuşan Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi İç Politika Sözcüsü Mathias Middelberg, konuyla ilgili olarak “Şayet ZMD Alman devleti tarafından muhatap alınmaya devam etmek istiyorsa, ATİB ile ilişkisini kesmeli” dedi. Aksi takdirde ZMD’nin Müslümanların Almanya’ya entegrasyonu konusunda görevini yerine getiremeyeceğini savunan Middelberg, ATİB’in Türk milliyetçiliği ekseninde oluşan etkisinin entegrasyona engel ve Alman toplumu için zehirli olduğunu öne sürdü.

Anayasayı Koruma Dairesinin raporunda ATİB aşırı sağcı olarak nitelendirilen ve “Bozkurtlar” olarak da bilinen ülkücü hareketle ilişkilendiriliyor, Kürtleri ve Yahudileri aşağılamakla suçlanıyor. 

ATİB: “Gerçeklerle Bağdaşmayan, Mesnetsiz Bir Rapor”

ATİB Genel Başkanı Durmuş Yıldırım, konuyla ilgili bir basın açıklaması yaparak, Almanya Anayasa Koruma Teşkilatı raporunda ATİB’in “güvenliği tehdit eden İslamcılık dışı aşırı yabancılar” kategorisinde değerlendirilmesi karşısında büyük şaşkınlık yaşadıklarını belirtti. Raporu hazırlayanlara bilgi aktaranların “Soğuk Savaş dönemine takılı kalmış ideolojik saplantılı kişiler” olduğunu savunan Yılmaz, “Çizilen resmin bugünkü ATİB ile en ufak bir benzerliği yoktur.” dedi.

ATİB’in hedefinin Avrupa Türklerinin kendi dinî ve kültürel değerlerini kaybetmeden, birlikte yaşadıkları çoğunluk toplumuna uyum sağlayarak varlık sürdürebilmeleri olduğunu belirten Yıldırım, ilk defa böyle haksız ve mesnetsiz bir muameleyle karşı karşıya kaldıklarını vurguladı.

ATİB’in hiçbir siyasi harekete bağlı olmayan son derece şeffaf bir sivil toplum kuruluşu olduğunu ifade eden Yıldırım, “ATİB, insanları ırkına, rengine, kültürü ya da inancına göre kategorize etmez, ayırmaz. Kendi kültürel değerlerini ve dinî inancını diğer kültürlerden ve dinlerden üstün gören bir görüşü asla benimsememiştir.” diyerek raporda kendileri hakkında önyargılı bir tutum sergilendiğini ifade etti.

Basın açıklamasında ayrıca hukuki yollara işaret edilerek, “bu yanlışın düzeltilmesi için gereken adımları atılmaya başlanmıştır” dendi.

ZMD: “İddialar Araştırılacak”

Tartışmalarla ilgili olarak Protestan Haber Ajansı‘na (epd) konuşan ZMD Başkanı Aiman Mazyek, ATİB ile görüştüklerini ve iddiaları araştırmak üzere bağımsız bir uzman atanması kararına vardıklarını açıkladı. Buna göre bir bilirkişi ATİB’in raporda iddia edildiği gibi “bozkurtlar” veya aşırı sağcı çevrelerle ilişkili olup olmadığını araştıracak.

ZMD aynı zamanda Anayasayı Koruma Dairesi ile de konunun yeniden gözden geçirilebilmesi için izlenebilecek hukuki yoları görüşmek üzere bir randevu talep ettiklerini belirtti.

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler