Almanya’da “Göç Kökeni” Kavramının Yeniden Tanımlanması Gündemde
Almanya federal hükûmetinin Uyum Uzman Komitesi hazırladığı bir raporla “göç kökeni” teriminin yeniden tanımlanarak “göç deneyimi” ifadesiyle değiştirilmesini talep etti.
Alman hükûmetinin Uyum Uzman Komitesi, hazırladığı 284 sayfalık raporda “göç kökeni” (Alm. “Migrationshintergrund”) teriminin yeniden tanımlanmasını önerdi. 20 Ocak 2021 tarihinde Berlin’de SPD’li siyasetçi Derya Çağlar ve eski Bonn Belediye Başkanı Ashok-Alexander Sridharan’ın (CDU) yönetiminde bir komisyon toplantısı gerçekleştirildi.
Almanya Göç, Mülteci ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz (CDU), toplantıda yaptığı açıklamada, “göç kökeni” teriminin yaklaşık 15 yıl önce istatistiklere eklendiğini söyledi. Widman-Mauz “Terim şu anda çok farklı birçok grubu kapsıyor. Bu da terimin anlamını hafifletir.” şeklinde konuştu.
“Göç Kökeni” Yerine “Göç Deneyimi”
Almanya Federal İstatistik Dairesi’nin mevcut tanımına göre, eğer kişi Alman vatandaşı olarak doğmadıysa veya en az bir ebeveyni Alman vatandaşı olarak doğmadıysa, bir göç kökeni vardır.
Uyum Uzman Komisyonu’nun nihai raporunda, nüfus araştırmaları için “göç kökeni” kategorisinin yalnızca “kendileri veya ebeveynleri 1950’den sonra bugünkü Almanya sınırları içerisine göç etmiş olan” kişileri içermesi önerildi. Hazırlanan öneride bundan sonra verilerde “göç deneyimi olan ve olmayan” insanlar şeklinde bir ayrım yapılması gerektiği savunuldu. Komisyon, “göç kökeni” teriminin belirli bir şekilde damgalayıcı olduğunu ve bundan sonra kullanılmamasını talep etti.
Bakan Widmann-Mauz, “Alman olma” konusunda yeni bir anlayışa ihtiyaç olduğunu belirtti. Ardından “Alman tanımı ‘çeşitliliği ve göçmenlik geçmişini kabul eden, ancak ortak kurallara ve değerlere de saygı duyan olmalı’. Bu, anayasayı, değerleri, birliği, hukuku ve özgürlüğü de içerir.” ifadelerini kullandı. Hazırlanan raporda geçen tavsiyeler hükûmet tarafından müzakere edilecek.
‘Irk’ Kelimesi Anayasa’dan Çıkarılıyor
Daha önce de Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz (SPD) ekim 2020’de Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Demokrasinin teşvikini belirgin şekilde güçlendiriyor, ırkçılık karşıtı bir bakanlık oluşturuyor ve ‘ırk’ kelimesini anayasadan çıkarıyoruz” demişti. Adalet Bakanı Christine Lambrecht (SPD) ve İçişleri Bakanı Seehofer’in yeni alınan karar doğrultusunda bir yasa tasarısı üzerinde çalışacakları belirtilmişti.
Irk Kelimesi Yerine “Irk Ayrımcılığı”
Almanya’da bir süredir “ırk” kelimesinin anayasadan silinmesi tartışılıyordu. Alman anayasasının 3. Maddesi’nde: “Hiç kimse cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, vatanı ve kökeni, inançları, dinî veya siyasi görüşleri nedeniyle mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz.” ifadesi yer alıyor.
Hükûmet temsilcileri ise “ırk” kelimesinin çıkarılmasıyla asıl amaçlanan ayrımcılığa karşı korumanın gerçekleştirilemeyeceği endişesiyle teklife şimdiye kadar şüpheyle yaklaşıyorlardı. Almanya Göç, Mülteci ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz (CDU), ırk kelimesinin anayasadan silinmesi için açıkça çağrıda bulunmuş, Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi (Antidiskriminierungsstelle) ise bu terimin yerine “ırk ayrımcılığı” veya “ırkçı niteleme” ifadelerinin kullanılabileceğini belirtmişti. (P)