'Almanya'

Küçük Partiler Kovid-19 Tedbirleri Sebebiyle Seçim Kampanyası Yürütemiyor

Almanya’da parlamentolarda temsil edilmeyen küçük siyasi partiler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını tedbirlerinden dolayı ülkede yapılacak seçimler öncesinde tanıtımda ve hedeflerini anlatmakta zorluk yaşıyor.

28 Şubat 2021 admin
© canadastock @ Shutterstock değişiklikler: Perspektif

Genel seçimin ve 6 eyalet meclisi seçiminin yapılacağı Almanya’da 2021 adeta “seçim yılı” olacak. Ülkedeki seçim maratonu 14 Mart’ta Baden-Württemberg ve Rheinland Pfalz’da yapılacak eyalet meclisi seçimleriyle başlayacak. 6 Haziran’daki Saksonya-Anhalt Eyalet Meclisi seçiminden sonra 26 Eylül’de genel seçim yapılacak. 26 Eylül’de ayrıca Berlin, Mecklenburg-Vorpommern ve Thüringen’de eyalet meclis seçimleri düzenlenecek. Bunların dışında 14 Mart’ta Hessen’de ve 12 Eylül’de Aşağı Saksonya’da belediye seçimleri gerçekleştirilecek.

Bu seçimlerin Kovid-19 salgının yaşandığı döneme rastlaması nedeniyle Federal Meclis’te ve eyalet meclislerinde yer almayan partiler Kovid-19 tedbirlerinden dolayı seçim kampanyası düzenlemekte zorluklar çekiyor. Partiler sokakta etkinlikler yapamazken küçük partiler de seçime katılmak için her eyalette 2 bin imza toplamada güçlükler yaşıyor.

“Tedbirler Seçim Yılında Yoğun Kısıtlamalar Getirdi”

İnsan Çevre ve Hayvanları Koruma Partisi (Alm. “Partei Mensch Umwelt Tierschutz”) Sözcüsü Marcel Krohn, yaptığı açıklamada, Kovid-19 tedbirlerinden dolayı seçim kampanyasını kısıtlı şekilde yapabildiklerini belirterek, “Sokak kampanyaları bizim için her zaman önemli rol oynuyor. Bu seçim yılında bize yoğun kısıtlamalar getirildi.” dedi.

Krohn, seçimlere katılmak için yasal zorunluluk olarak her eyalette 2 bin imzanın toplanması gerektiğini, bu konuda da Kovid-19 tedbirlerinden dolayı engellerle karşılaştıklarını dile getirerek “Sokakta neredeyse hiç insan yokken imzaları nasıl toplayabilirsiniz? Hepsinden önemlisi de insanlara yaklaşamazsanız nasıl bu imzaları toplayabileceksiniz? Bizim gibi küçük partiler burada son derece dezavantajlı durumda. Çünkü büyük partilerin imza toplamasına gerek yok.” diye konuştu.

Korsanlar Partisi (Alm. “Piratenpartei”) yöneticilerinden Daniel Mönch de salgının küçük partilerin seçimlere katılması için bile engel teşkil ettiğini belirterek “Ölümcül bir virüsün ortalığı birbirine kattığı bir sırada binlerce imza toplamak zorunda olmak sıkıntılı bir durum.” ifadelerini kullandı. Mönch, küçük bir parti olarak seçime katılmama ile parti üyelerini ve sokaklardaki insanları Kovid-19 enfeksiyonu riskine maruz bırakma arasında kaldıklarını söyledi.

Küçük Partiler İmkânları Olmadığı İçin Daha Dezavantajlı

“Geçmişteki gibi imza toplayabildiğimiz ve kendi konularımızı insanlara anlatabildiğimiz büyük etkinlikler muhtemelen (bu yıl) olmayacak.” diyen Mönch, parlamentolarda yer almayan bir parti olarak televizyon gibi seslerini duyuracak bir platform bulamadıklarına dikkati çekti.

Mönch, salgın öncesinde mecliste halkın yararına olmayan kararlar alındığında buna gösterilerle karşı çıktıklarını, hâlihazırda parlamento dışındaki muhalefetin bunu yapamadığını anlattı. Virüs nedeniyle değişen koşulların imkânları sınırladığını ancak nerelerde eksiklerin giderilmesi gerektiğini de gösterdiğini aktaran Mönch, hayatın birçok alanında dijitalleşmeye gidilmesi gerektiğini kaydetti.

“Seçim Demokrasiyi İyi Bir Şekilde Temsil Etmeyecek”

Yenilik ve Adalet Partisi (BIG) Genel Başkanı Haluk Yıldız da salgın sürecinde seçim kampanyasını sosyal medyadan yürütmeye çalıştıklarını söyledi. “Sokakta bilgilendirme standı kuramıyoruz.  Kısıtlı bir seçim kampanyası yürütüyoruz.” diyen Yıldız, büyük partilerin de sokakta kampanya yapamadığını ancak küçük partilerin başka imkânları olmadığı için bu durumda daha dezavantajlı olduklarını kaydetti.

Bu süreçte mektupla seçime katılımı teşvik ettiklerini anlatan Yıldız, “Bakalım bu durum seçime katılımı nasıl etkileyecek. Yaşlı insanlar mektupla seçime katılmak için internetten belgeleri isteyemiyorlar. Herkesin öyle bir imkânı yok. Dolayısıyla belli bir kesim seçimden mahrum kalacak. Bakıyorum göçmen kitle de hiç seçime gitmeyen insanlar da aynı durumda. Tahmin ediyorum bu iki kesimin seçime katılımı düşük çıkacak. Bu da aslında demokrasiyi iyi bir şekilde temsil etmeyecek.” dedi.

Yıldız, BIG’in genel seçimlere katılıp katılmayacağının 21 Mart’ta düzenlenecek kongrede belli olacağını kaydetti. Öte yandan, Kovid-19 salgını büyük partileri de etkiliyor. Parti toplantıları yüz yüze değil, çevrim içi yapılıyor veya erteleniyor.

Örneğin Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) geçen yıl yapacağı kongreyi salgından dolayı iki kez erteledi ve ocak ortasında ancak yeni genel başkanı “dijital kongre”de seçmiş oldu. Parti yöneticileri, özellikle 26 Eylül’de yapılacak genel seçimlere kadar halkın büyük kısmının Kovid-19’a karşı aşı olmasını ve seçimlerin mümkün olduğu kadar normal şartlarda yapılmasını ümit ediyor. (AA)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler