'Saksonya-Anhalt'

Vatandaşlığa Geçişte İsrail’in Var Olma Hakkını Kabul Şartı

Almanya'nın Saksonya-Anhalt eyaletinde vatandaşlık başvurusunda bulunanların "İsrail'in var olma hakkı"nı desteklediklerini beyan etmeleri gerektiği bildirildi. Genelgede bu hakkı tanımanın "Alman devlet aklına ait bir mesele" olduğu yazılı.

Fotoğraf: Ivan Semenovych - Shutterstock.

Saksonya-Anhalt Eyaleti İçişleri Bakanlığının yerel makamlara gönderdiği bir genelgede, İsrail’in var olma hakkını tanımanın Alman vatandaşlığına geçişi de ilgilendiren bir devlet meselesi olduğu belirtildi. İçişleri Bakanı Tamara Zieschang basına yaptığı açıklamada, gönderilen genelgeyle eyalette Alman vatandaşlığı için başvuranların İsrail’in varlığını kabul ettiğini beyan etmeleri gerektiğini ve bunu vatandaşlık için ön koşul hâline getirdiklerini ifade etti.

“İsrail’in Var Olma Hakkını Tanımak, Alman Devlet Aklının Gereği”

Alman medyasında içeriği paylaşılan genelgede, İsrail devletinin var olma hakkının “Alman devlet aklının” (Staatsräson) bir meselesi olduğu belirtilerek, “Alman vatandaşlığına geçmek, İsrail’in var olma hakkına sadık olmayı gerektirir.” ifadelerine yer veriliyor.

Genelgede bu gerekçeden hareketle, başvuru sahiplerinin vatandaşlığa kabulden hemen önce “İsrail’in var olma hakkını tanıdıklarını ve İsrail devletinin varlığına yönelik her türlü çabayı kınadıklarını” yazılı bir şekilde teyit etmeleri gerektiği belirtiliyor.

“Vatandaşlığa Kabul Aşamasında Antisemitik Tutumlara Dikkat Edilmeli”

İçişleri Bakanı Zieschang’ın imzasıyla yayımlanan genelgede vatandaşlığa kabul aşamasında, “antisemitik tutumların mevcut olduğuna dair belirtiler olup olmadığına” dikkat edilmesi gerektiği de vurgulanıyor. Yerel makamlara gönderilen bu metinde, yabancıların özgür demokratik temel düzene karşı faaliyetlerde bulunmaları hâlinde vatandaşlığa kabul edilmeyecekleri bildiriliyor. Bu faaliyetlere antisemitik suçlar ya da İsrail’in var olma hakkının inkârı da dâhil ediliyor.

Genelge, yerel makamlara bu yazılı beyanın içeriğini belirlemelerini tavsiye ediyor: Bu tavsiye, başvuru sahiplerinin beyanda bulunmayı reddetmeleri hâlinde otomatikman başvurunun kabul edilmediği anlamına gelmese de, yerel makamlara başvuru sahiplerine vatandaşlığa kabul belgesi vermeme hakkını tanıyor.

Vatandaşlığa Geçişi Kolaylaştırma Çalışmalarında da Antisemitizm Gündeme Gelmişti

Vatandaşlığa kabul sürecini ve çifte vatandaşlık mevzuatını kolaylaştırmaya çalışan Almanya’da 30 Kasım’da Federal Meclis ilgili yasa tasarısı için ilk dinleme oturumunu gerçekleştirdi. 7 Ekim’den beri Filistin ve İsrail arasında yaşananların Almanya’ya yansıdığı gergin ortamda yapılan oturum hareketli geçti ve tartışmanın odağı vatandaşlığa kabuldeki “antisemitizm kriteri” oldu.

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, oturumda, demokratik düzene bağlılık şartı üzerinden antisemitizm kriterinin de aranacağını açıkladı. Yasa değişikliği çalışmalarını ve antisemitizm kriterini Perspektif’e değerlendiren Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Uyum Meclisleri Başkanı Tayfun Keltek (SPD) ise, bunun sağlam hukuki dayanakları olmayan popülist bir teşebbüs olduğunu ve bu nedenle üst mahkemelere açılan davalar neticesinde iptal edilebileceğini ifade etti. (AA/P)

bgucin

Galatasaray Üniversitesi’nde Sosyoloji programından mezun olan Burak Gücin, sonrasında Heidelberg Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Ağırlıklı olarak ideoloji, kültür ve göç üzerine çalışan Gücin, Perspektif redaksiyon ekibinin üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler