'Gazze Şeridi'

Netanyahu, Şartlarını Değiştirdiği Ateşkesi Sabote mi Ediyor?

İsrail ile Hamas arasında esir takası ve Gazze Şeridi'nde ateşkese varılması amacıyla Katar'ın başkenti Doha'da 15 Ağustos'ta yeniden başlayan müzakerelerin nasıl sonuçlanacağı henüz bilinmezken, Netanyahu'nun ateşkes çabalarını sabote ettiğini dile getiren eleştirel sesler çoğalıyor.

©Prashantrajsingh / Shutterstock.com

Gazze Şeridi’nde Hamas ile İsrail arasındaki ateşkes görüşmeleri yaklaşık on aydır sürerken, ufukta henüz bir uzlaşı görünmüyor. Ateşkes girişimleri 2023 Kasım ayında Hamas’ın tüm çatışmaların sona erdirilmesi, İsrail hapishanelerindeki binlerce Filistinlinin serbest bırakılması ve yerlerinden edilen insanların Gazze’nin kuzeyindeki evlerine geri dönmesi talepleriyle başlamış, ancak İsrail bu talepleri reddetmişti.

ABD Başkanı Joe Biden, 27 Mayıs’ta İsrail ile Tel Aviv arasında esir takası ve Gazze’de ateşkese varılması için bir öneri sunmuştu. Netanyahu ise Biden’ın açıkladığı ateşkes taslağının İsrail’in hazırladığı tekliften farklı olduğunu ileri sürerek yeni şartlar eklenmesini talep etmişti.

İsrail Başbakanı, Gazze’yi ikiye ayıran Netzarim Koridoru ve Gazze Şeridi ile Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru’nun yanı sıra Refah Sınır Kapısı’ndaki İsrail işgalinin devam etmesini istemişti. Bunlara ek olarak Netanyahu, Hamas üyelerinin Gazze’nin diğer bölgelerinden kuzeye geçmesinin engellenmesini şart koşmuştu.

2024 Haziran ayında ise İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İsrailli esirlerin iadesi için “kısmi” bir anlaşmayı kabul edebileceklerini açıklamış,  ancak 40 binden fazla insanın ölümüne, Gazze nüfusunun neredeyse tamamının yerinden edilmesine, açlık ve salgın hastalıklara neden olan yıkıcı savaşı sonlandırmayı istemediklerini itiraf etmişti. O günden bugüne Mısır, Katar ve ABD’nin arabuluculuk çabalarına rağmen, uzmanlar ve İsrailli yetkililere göre İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları durdurma konusundaki isteksizliği bir anlaşmaya varılmasını engelliyor.

Hamas ise ateşkes anlaşmasının İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşına kalıcı bir son vermesi gerektiğini belirtti ve ABD’yi şartları değiştirilmiş bir anlaşma sunarak “İsrail’in soykırımını sürdürmesi için zaman kazanmakla” suçladı. Hamas dünyayı 31 Mayıs’ta ABD Başkanı Joe Biden tarafından önerilen ve 11 Haziran‘da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından desteklenen anlaşmayı imzalaması için İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’ya baskı yapmaya çağırdı.

İsrailli Yazar: “Netanyahu Ateşkes Müzakerelerini Yok Etti”

İsrailli tanınmış analist Nahum Barnea, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun, “Gazze Şeridi’nde ateşkes ve esir takası anlaşması için yürütülen müzakereleri ilerletme fırsatını yok ettiğini” yazdı. Yedioth Ahronoth gazetesi yazarı Barnea, Gazze’de ateşkes ve esir takası görüşmelerine ilişkin, “Netanyahu müzakereleri ilerletme fırsatını yok etti, en azından bu aşamada bitti.” ifadesini kullandı.

Doha’daki müzakerelerin başlıca anlaşmazlık noktasının Gazze Şeridi ile Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru olduğunu belirten Barnea yeni teklife ilişkin, “Özellikle kalıcı ateşkesi ve Gazze Şeridi’nden kapsamlı çekilmeyi reddetmesi, Netzarim Koridoru ile Philadelphi Koridoru’nu işgal etmeye yönelik ısrarı göz önüne alındığında yeni teklif Netanyahu’nun şartlarını karşılıyor ve bu şartlarla uyumlu.” değerlendirmesinde bulundu.

İsrailli analist, yeni müzakerelere ilişkin, “İsrail müzakere heyeti ve arabulucuların temsilcileri ile bu hafta sonu yapılması planlanan müzakere turu iptal edilebilir, ertelenebilir veya sadece göstermelik yapılabilir.” ifadesine yer verdi. Barnea, son günlerde uluslararası medyada çıkan, Gazze’de ateşkes ve esir takası olasılığına yönelik iyimserliği, “manipülasyondan ibaret” olarak niteledi.

Netanyahu’nun Ateşkes Şartı İşgalin Devamı

İsrail Başbakanı, Gazze’yi ikiye ayıran Netzarim Koridoru ve Gazze Şeridi ile Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru’nun yanı sıra Refah Sınır Kapısı’ndaki İsrail işgalinin devam etmesini istiyor. İsrailli analist Barnea’ya göre, müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının temel sebebi Philadelphi Koridoru üzerindeki anlaşmazlık.

Netanyahu, Philadelphi Koridoru’ndaki işgalini sürdürme hususunda ısrar ederken, Hamas ve Mısır merkezli El-Kahire el-İhbariyye televizyon kanalının üst düzey bir yetkiliye dayandırdığı bilgilere göre Kahire yönetimi, İsrail’in, Philadelphi Koridoru ile Refah Sınır Kapısı’ndan tamamen çekilmesi hususunda geri adım atmıyor.

Barnea, Gazze Şeridi’nin kuzeyi ile güneyini ayıran Netzarim Koridoru’na ilişkin, Netanyahu’nun, Filistinli direnişçilerin Gazze Şeridi’nin güneyinden kuzeyine doğru ilerlememesini sağlayacak bir mekanizma istediğini aktardı. İsrailli analist, Netanyahu’nun Netzarim Koridoru’na ilişkin ABD’liler ile yaptığı ve 27 Mayıs’ta ABD Başkanı Joe Biden ile ortaya koyduğu taslakta belirtilen anlaşmadan da döndüğünü ifade etti.

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı Direktörü Bill Burns’ün Philadelphi Koridoru’na odaklanmaya karar verdiğini belirten Barnea, “Bu konuda bir anlaşma olmazsa ilk etapta anlaşma da olmayacaktır.” yorumunu yaptı. Netanyahu’nun ofisinden dün yapılan açıklamada, Mısır-Gazze sınır hattı Philadelphi Koridoru’nda kontrolün İsrail’in elinde kalması konusunda ısrarcı olduğu duyurulmuştu.

Netzarim ve Philadelphi Koridoru Gazze İçin Neden Önemli?

Gazze’deki toprak bütünlüğünü bozan Netzarim Koridoru, Gazze’nin kuzeyi ile güneyi arasındaki bağlantıyı koparacak. Ateşkes olsa bile İsrail ordusunun işgalinin devam etmesi nedeniyle güneydekilerin kuzeye, kuzeydekilerin ise güneye geçişi mümkün olmayacak. Böylece, Filistin topraklarının Gazze ve Batı Şeria olarak kopartılmış iki parçalı hali, üç parçalı hale dönüşecek.

Netanyahu’nun ateşkes için sunduğu ve ABD’nin desteğini aldığı görülen diğer bir şart ise Gazze Şeridi ile Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru’nun İsrail ordusunun kontrolünde kalmaya devam etmesi. İsrail’in 2007’den bu yana hava, kara ve denizden abluka altında olan Gazze’nin, İsrail dışında dış dünyaya açılan tek sınır kapısı Philadelphi Koridoru’nda yer alan Refah Sınır Kapısı.

Philadelphi Koridoru’ndaki İsrail ordusunun işgalinin devam etmesi, Refah Sınır Kapısı üzerinden az da olsa “nefes alabilen” Gazze’nin boğulması ve dış dünyayla bağlantısının tamamen kopması anlamına geliyor. Bu koridordaki işgal, Gazze’ye girecek yardımların İsrail tarafından engellenmesini kolaylaştıracak. Philadelphi’deki işgal, yerle bir olan Gazze’nin yeniden imarı sürecini zora sokacak. Zira İsrail, bölgeye girecek malzemelerin kontrolünü de kendi eline ve inisiyatifine alacak.

Netanyahu’nun bu şartlarıyla kısaca, Gazze’de yaşayan yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin kaderi İsrail’in eline bırakılacak. ABD Dışişleri Bakanı Blinken, dün Katar’da yaptığı açıklamada, Philadelphi ve Netzarim koridorları dahil İsrail ordusunun Gazze’de uzun süreli kalmasına karşı olduklarını söylese de işgalin sonlandırılmasına ilişkin bir güvenceden söz etmedi.

“Netanyahu Ateşkes Görüşmelerini Sabote Ediyor”

İsrail’de ana muhalefet lideri Yair Lapid, Başbakan Netanyahu’nun İsrail ile Hamas arasında esir takası için yapılan müzakerelere yönelik sabotajlarının durdurulması gerektiğini belirterek, “Esirler ölmeden önce, hemen bir anlaşmaya varılmalı.” ifadelerini kullandı.

İsrail Savaş Kabinesi eski üyesi üyesi Gadi Eisenkot da katıldığı bir radyo programında esir takası müzakerelerindeki çıkmaz nedeniyle Netanyahu’yu eleştirdi. İsrailli bakanların birçoğunun esir takası mutabakatını desteklediğini aktaran Eisenkot, olası bir anlaşmaya Netanyahu’nun karşı çıktığını savundu.

İsrail’in müzakere heyetinde yer alan yetkililer de Başbakan Netanyahu’yu esir takası ve ateşkes görüşmelerini kasıtlı olarak sabote etmekle itham ederek bu iddiaları doğrulayan açıklamalarda bulundular. İsrail resmî televizyon kanalı KAN’a konuşan ve adları açıklanmayan müzakere heyetindeki yetkililerin, esir takası ve ateşkes görüşmelerindeki çıkmaz nedeniyle Netanyahu’yu suçladığı belirtildi.

Netanyahu’nun Gazze Şeridi’ni ikiye ayıran Netzarim Koridoru ile Gazze Şeridi ile Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru’ndan çekilmeyeceklerine yönelik yaptığı açıklamayı anımsatan yetkilinin, “Netanyahu’nun açıklaması müzakereleri havaya uçurmayı amaçlıyor, başka açıklaması yok. Başbakan, bir sonraki zirve öncesinde Philadelphi Koridoru ve Netzarim için çözümler üzerinde çalıştığımız kritik bir dönemde olduğumuzu biliyor.” ifadelerini kullandığı belirtildi.

İsrailli yetkilinin Netanyahu’nun müzakerelerde “ilerleme” olduğunu bildiğini ancak buna rağmen tam tersine açıklamalar yaptığına dikkati çektiği kaydedildi. Netanyahu, Gazze’deki İsrailli esir ailelerinin temsilcileriyle bir araya geldiği görüşmede, Netzarim Koridoru ile Philadelphi Koridoru’ndaki İsrail askerlerini çekmeyeceklerini söylemişti. Görüşmeye ilişkin İsrail basınında çıkan haberlerde, Netanyahu’nun temsilcilere Tel Aviv ile Hamas arasında bir esir takası mutabakatı olacağından emin olmadığını söylediği aktarılmıştı.

İsrail medyası ise Netanyahu’nun şu anda ateşkesten yana olmadığını ve “topyekûn zafer” olarak adlandırdığı bir yaklaşımı tercih ettiğini yazmaya devam ediyor. Netanyahu’nun Gazze savaşında ölen askerlerin ailelerinden oluşan The Heroes Forum’a ateşkes döneminden sonra da Gazze’de saldırılara devam etme niyetinde olduğunu söylediği bildirildi. İsrail gazetesi Haaretz‘de çıkan bir haberde de Netanyahu’nun, anlaşmanın sağlanması hâlinde 42 gün sonra Gazze’de “Hamas ortadan kaldırılıncaya kadar, hatta sonraki adımlar müzakere edilirken” çatışmaların devam edeceğini söylediği bildirildi.

Batı Medyası: “Ateşkesi Hamas Engelliyor”

Öte yandan ABD Dış İşleri Bakanı Blinken İsrail’in ateşkes önerisini memnuniyetle kabul ettiği ve Hamas’ın kabul etmesinin beklendiği gibi bir söylem geliştiriyor. Mayıs sonunda Biden’ın İsrail’in 3 aşamadan oluşan yeni bir ateşkes önerisi sunduğunu duyurmasının ardından Hamas birkaç saat içinde, Biden’ın “kalıcı ateşkes, işgal güçlerinin Gazze Şeridi’nden çekilmesi, yeniden inşa ve esir takasıyla” ilgili önerilerine olumlu baktıklarını ilan etmişti. Ancak Biden’ın planın sahibi olarak takdim ettiği İsrail yönetimi, önerilerin arkasında olduklarını belli eden güçlü bir açıklama yapmaktan kaçınmıştı.

Hâl böyleyken Amerikan yönetimi, planı İsrail’in önerdiği ve kabul ettiği, bunları Hamas’ın da kabul etmesi gerektiği söylemine başvurarak, uluslararası kamuoyunda Netanyahu yönetiminin barışı, Hamas’ın ise çözümsüzlüğü istediği şeklinde bir imajı inşa etmeye çalıştı. Ayrıca Netanyahu’nun 3 Haziran’da yaptığı konuşmada, Biden’ın sunduğu ateşkes önerisinde boşluklar olduğunu öne sürmesiyle, önerilerin aslında Netanyahu’ya değil Biden yönetimine ait olduğu da kesinleşmiş oldu.

ABD yönetimiyle aynı söylemi benimsemeyi tercih eden Batılı ana akım medya da, bir süredir eleştirel olmayan yayınlarla kamuoyunu ABD ve İsrail’in kalıcı bir ateşkes peşinde olduğu ancak Hamas’ın buna karşı çıktığına inandırmak için yanıltıcı bir haber dili kullanmakla eleştiriliyor. Ancak aylardır ABD, Mısır ve Katar’ın arabuluculuğunda yürütülen müzakerelerde Netanyahu’nun sürekli yeni şartlar sürerek ateşkes çabalarını sekteye uğrattığı biliniyor.

Netanyahu hükûmetinin söz konusu tavrı İsrail içinde de sert eleştirilere hedef oluyor. İsrail’de güvenlik yetkilileri, muhalefet ve yakınları Gazze’de esir tutulan İsrailliler, uzun süredir Netanyahu’yu Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına varılmasını engellemekle suçluyor. Netanyahu, Biden’ın ateşkes önerisini kabul etmesi için esir ailelerinin ve Beyaz Saray’ın yoğun baskısı altındayken, Gazze’deki savaşı sona erdirecek bir anlaşmayı kabul etmesi hâlinde, hükûmetindeki ateşkes karşıtı aşırı sağcı bakanların ayrılarak hükûmetin düşmesinden endişe ediyor. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler