Belçika’dan “İthal İmam” Çözümü
Belçika’da Brüksel Zavantem Havalimanında ve Maelbeek metro istasyonunda gerçekleşen saldırılar sonrası kurulan 22 Mart Meclis Araştırma Komisyonu nihai raporunu yayımladı.
22 Mart Meclis Araştırma Komisyonu 500 sayfalık bir rapor yayımladı. Raporda devletin güvenlik konusunda imkân ve kapasite eksikliğinden dolayı bazı kilit noktalarda eksik kaldığı kanaati yer alıyor. Rapordaki başlıklardan biri de radikalleşme ile ilgili. Bu başlık altında Müslümanları ilgilendiren konular da mevcut.
Komisyon Selefilik ve Vahhabilik ile mücadelede polis teşkilatı ve din dersi öğretmenleri gibi yerel mecralara büyük görev düştüğünü söyledi. Bununla birlikte hapishanelerde görevli din görevlilerinin de radikalleşme ile mücadelede güçlendirilmeleri gerektiği ön görülüyor. Ayrıca Belçika’da İslam dinin resmî temsil kurumu olan Executif’in temsil yetkisini yetersiz bulan komisyon, Executif’in daha geniş çapta ve daha etkili çalışması gerektiğini vurguluyor.
Komisyon raporunda Müslümanlara dair öneriler içinde en dikkat çekeni ise imamlarla ilgili. Belçika’da imam eğitiminin ulusal sınırlar içerisinde gerçekleşmesi gerektiği tartışmaları vuku bulurken, Araştırma Komisyonu imamların Belçika’da bir eğitime tabi tutulmalarının ve ülkedeki resmî dillerden birine vakıf olmalarının zorunlu hâle getirilmesini öneriyor. Komisyon bu şekilde örneğin Suudi Arabistan’dan gelen, Belçika toplumunu hiç tanımayan ve buradaki Müslümanların meselelerine vakıf olmayan bir imamın Belçika’da imamlık yapmasını engellemeyi hedefliyor. Bu önerinin Belçika’daki “ithal imam” meselesine çözüm olacağı ileri sürülüyor.
Raporda gündeme gelen asıl mesele ise Brüksel’de bulunan Büyük Cami ile ilgili önerge. Raporda 1969 yılında Kral Boudewijn tarafından Suudi Arabistan’a 99 yıllığına ihale edilen Büyük Camii’nin ihalesinin feshedilmesi isteniyor. Hedef Büyük Camii’nin bütün Müslümanlara kapılarını açan ve Vahhabilik ile mücadele eden bir merkez hâline gelmesi. Araştırma Komisyonu Suud ağırlıklı finanse edilen camide hükmü geçen İslam’ın “aşırı muhafazakâr bir akım” olduğu ve bu akımın “şiddet içeren radikalliğin kaynağı olabileceği” kanaatinde. Bu gerekçeyi destekleyecek net bir kanıt olmasa da, Komisyon caminin Selefi ve Vahhabi akımları benimsediğini iddia ediyor.
Yeni bir anlaşma ile Büyük Camii’nin “birlikte yaşamayı savunan” ve “Belçika İslam’ına uygun hâle gelmesini” hedefleyen Komisyon, cami yönetiminin Belçika merkezli olmasını ve bu şekilde Suudi Arabistan ile olan parasal ilişkisinin iptal edilmesini istiyor. Bu hedefe nasıl ulaşılacağı ise henüz mechul. Executif’e bağlı olmayan Büyük Camii’nin Executif’e dâhil edilme ihtimali muhtemel bir çözüm olarak görünüyor. Araştırma Komisyonu Başkanı Patric Dewael (Flaman Liberaller ve Demokratlar Partisi) ise bu konu ile ilgili şunları söyledi: “Sembolik değeri yüksek olan Büyük Camii’yi yurt dışı ve radikal ellerden alıp, Belçika Müslümanlarının eline vereceğiz.”
Belçika kanunlarına göre Meclis Araştırma Komisyonları herhangi bir mevzunun incelenmesi için kurulabilir. Komisyon hangi mevzuat ile ilgili kuruldu ise, o mevzuat ile ilgili mevcut ve önceki hükûmetlerin eksikliklerini incelemek ve mevcut hükûmete önerilerde bulunmakla yükümlü.