Belçika’da Çifte Vatandaşlık: Tartışmalar, Mevzuat ve Sayılar
Belçika’da çifte vatandaşlık mümkün. Fakat ülkede son senelerde özellikle Türklerin çifte vatandaşlığına yönelik tartışmalar dikkat çekiyor.
16 Nisan 2017 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen Anayasa Değişikliği Referandumu Belçika’da Türkiye kökenlilerin çifte vatandaşlığı ile ilgili tartışmanın da zeminini oluşturdu. Referandumda Belçikalı Türklerin ortalama yüzde 75’inin evet oyu kullanmış olması Belçikalı siyasilerde şok dalgası yarattı. Avrupa’nın en yüksek “evet” oranının Belçika’dan çıkmış olması ülkedeki çifte vatandaşlık hakkının Türkler için sorgulanmasına sebep oldu.
Referandum sonucu açıklandıktan sonra çifte vatandaşlığı ilk sorgulayan Hristiyan Demokratlar Partisinden milletvekili Hendrik Bogaert (CD&V) idi. Bogaert “Belçikalı Türklerin yüzde 75’inin otoriter bir rejime destek vermiş olmalarını entegrasyonun başarısız olduğunun kanıtı” olarak değerlendirmişti ve çifte vatandaşlığın sadece Avrupa Birliği dışı ülkelerden gelenler için kaldırılması gerektiği kanaatindeydi. Bogaert’in çifte vatandaşlığı kaldırma teklifi farklı partilerden birçok siyasi tarafından olumlu karşılanmıştı. Çifte vatandaşlığın kaldırılmasını savunanlar çifte vatandaşların Belçika’ya entegre olamadıklarını, vatandaşı oldukları diğer ülkenin siyasetiyle daha fazla ilgilendiklerini ve çifte vatandaş olan bir şahsın hangi devlete sadık olduğunun belirsiz olduğunu savunuyorlar.
Bununla birlikte Türkiye’deki referandumun yalnızca sonuçları çifte vatandaşlığın sorgulanmasına yol açmış değil. Referandum öncesi seçim çalışmaları esnasında sağ görüşlü Yeni Flaman İttifakı Partisi’nden Peter De Roover (N-VA) yaptığı bir açıklamada birçok Türk siyasetçinin Belçika’yı seçim bölgesi olarak gördüğünü ve bundan rahatsızlık duyduğunu belirterek çifte vatandaşlığı sorgulamıştı.
Çifte vatandaşlık tartışması referandumdan önce de yine Türkiye odaklı olmak üzere açılmıştı. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Belçika’da çıkan küçük çaplı anlaşmazlıklar sonrası Yeni Flaman İttifakı Partisinden Eşit Fırsatlar Bakanı olan Zuhal Demir (N-VA) “Ya Belçikalısındır ya da Türk. Seçimini yap!” şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Belçika’da Siyasi Partilerin Çifte Vatandaşlıkla İlgili Görüşleri
Her ne kadar çifte vatandaşlığın kaldırılması hukuki engeller dolayısıyla neredeyse imkânsız olsa da Belçika’da siyasi partilerin konu ile ilgili görüşleri önemli. Siyasi partiler arasında çifte vatandaşlığın kaldırılmasını açıkça savunan tek parti sağ görüşlü Yeni Flaman İttifakı Partisi (N-VA) ve aşırı sağ görüşlü Flaman Menfaati (Vlaams Belang) olmuştu. Merkez-sağ olarak tanımlanan Hristiyan Demokratlar (CD&V) ve Liberaller (Open VLD) bu konuda çok açık bir fikir belirtmemekle birlikte konunun tartışılabileceği kanaatindelerdi. Sol kesimden Sosyalist Parti (sp.a) ise çifte vatandaşlığın kaldırılmasının başarısız entegrasyon için bir çözüm olmayacağını savunmuştu.
Çifte vatandaşlığın kaldırılmasıyla ilgili tartışma alevlendikten ve siyasiler fikirlerini dile getirdikten sonra Walon bölgesinde Liberal Partili Dışişleri Bakanı Didier Reynders (MR) yaptığı açıklamada “Çifte vatandaşlık tartışması çok geniş bir konu olmakla birlikte sadece bir toplumun yapmış olduğu seçimden yola çıkarak açılması gereken bir konu değil. Konuyu derinden araştırmak için vakte ihtiyacımız var. Belçika’da birçok vatandaş çifte vatandaşlığa sahip ve bunlardan bir çoğu Fransız vatandaşı. Yurtdışında yapılmış bir referandumdan yola çıkarak bu tartışmayı başlatamayız.” diyerek tartışmaya son noktayı koymuştu.
Çifte Vatandaşlığın Kaldırılmasının Önündeki Engeller
Sağ çevrelere siyasi rant sağlayan çifte vatandaşlığın kaldırılması teklifi, hukuki olarak o kadar da basit bir işlem değil. Öne çıkan en önemli hukuki engel bazı ülkelerin kanunlarına göre vatandaşların vatandaşlıktan çıkmasının mümkün olmaması. Örneğin Meksika, Arjantin, Fas, Yunanistan gibi ülkelerde bir vatandaşın vatandaşlıktan çıkma gibi bir imkânı yok. Yani bu şu anlama geliyor: Hem Belçika hem Fas vatandaşlığına sahip olan bir vatandaş istese de tek vatandaşlığa geçemez; zira Fas’taki yasal düzenlemeye göre vatandaşlıktan çıkmak mümkün değil. Sonuç itibariyle Belçika tek vatandaşlığı öngörse de, vatandaşı olunan diğer bir ülke vatandaşlarına vatandaşlıktan çıkma imkânı vermediği sürece ikinci ülke olarak tek vatandaşlığı öngörmenin bir anlamı olmuyor. Bu engele karşı sunulan çözüm ise vatandaşlıktan çıkma imkânı bulunmayan ülkelerin vatandaşlarının vatandaşı oldukları o ülkeye ve vatandaşlığın vermiş olduğu bütün hak ve yükümlülüklere mesafe aldıklarına dair yazılı bir beyanname. Anayasa’daki eşitlik ilkesi dolayısıyla sadece Türk vatandaşlığına sahip insanların çifte vatandaşlıklarını kaldırmak da mümkün değil.
Bir diğer hukuki engel ise Belçika’da terörden yargılanan şahıslara uygulanan vatandaşlıktan çıkarılma cezası. Çifte vatandaşlık kaldırıldığı taktirde terörle yargılanan bir kişi sadece Belçika vatandaşı ise, uluslararası antlaşmalar gereği bir insanı “vatansız” bırakmak mümkün olmadığı için, vatandaşlıktan çıkarılma cezası verilemeyecek. Hristiyan Demokratlar Parti Başkanı Wouter Beke (CD&V) bu konu ile ilgili terörden yargılanan şahısların ikinci bir vatandaşlıkları olmamasından dolayı vatandaşlıktan çıkarılma cezası verilemeyeceğini ve bu yüzden vatandaşı oldukları diğer ülkeye gönderilemeyecekleri için Belçika devletinin sorumluluğu altında kalacaklarını açıklamıştı.
İltica ve Göç Bakanı Theo Francken (N-VA) konu ile ilgili mevcut çifte vatandaşlıkların kaldırılmasının hukuki olarak sıkıntılı olacağı taktirde geleceğe yönelik bir düzenleme teklif etmişti. Francken’a göre yeni doğan bebeklerin ebeveynleri tarafından konsolosluk aracılığıyla ikinci bir vatandaşlık elde etmeleri yasaklanırsa yeni doğan nesil çifte vatandaş olmayarak çifte vatandaşlık uygulaması “sönmüş” olacak.
Bunların yanı sıra Belçika dışında yaşayan ve çifte vatandaş olan birçok Belçikalı da mevcut. Ayrıca karma evliliklerden dünyaya gelen ve bu yüzden otomatik olarak her iki ebeveynin vatandaşlığını elde eden çocukların çifte vatandaş olmalarını engellemek mümkün değil. Kısacası, araştırmacıların da dediği gibi, Belçika’da çifte vatandaşlığı kaldırmak bir mayın tarlasında yürümek gibi. Sözde basit görünen ve büyük rant sağlayan bu söylem beraberinde birçok harici düzenleme gerektiriyor.
Türkiye Odaklı Çifte Vatandaşlık Tartışması
Çifte vatandaşlıkla ilgili verilen tepkilerden yola çıkarak tartışmanın gündeme geliş noktası incelendiğinde meselenin tamamen Türkiye ve hem Türk hem Belçika vatandaşı olan insanlar üzerinden yürütüldüğü ortada. Bu da son yıllarda Türkiye ve Avrupa arasında oluşan krizlerin doğrudan etkisi. Buradan yola çıkarak sorulması gereken önemli soru şu: “Türkiye, Belçika ve Avrupa arasındaki ilişki daha farklı olsaydı çifte vatandaşlık konusu yine sorgulanır mıydı? Ya da çifte vatandaşlık konusu Türkiye odaklı yürütülür müydü?”
Belçika’da bulunan çifte vatandaşlar başka ülkelerin seçimlerinde oy kullanabiliyorlar. Bununla birlikte tartışmanın yurtdışındaki Türk vatandaşlarının Türkiye seçimlerinde oy kullanabilme imkânlarından beri ortaya çıktığı göz önünde bulundurulduğunda aslında sıkıntının çifte vatandaşlık olmadığı, çifte vatandaşlığın bir getirisi olan yurtdışında oy kullanma hakkı ve kime oy verildiği ile bağlantılı olduğunu söylemek mümkün.
Siyasilerin çifte vatandaşlığın kaldırılmasının hukuki olarak neredeyse imkânsız olduğunun farkında olmaları, fakat konunun tartışmaya açılması gerektiği ve gerekirse başka çözümler aranması gerektiği fikrine sahip olmaları da dikkat çekiyor. Esasında Belçika’daki çifte vatandaşlık tartışması, İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali, siyasi partilerin saflarını belli etmeleri için gündeme gelen sembolik bir tartışma.
Çifte vatandaşlığın kaldırılması sadece hukuki olarak değil, sosyolojik bakımdan da birtakım engellerle karşı karşıya kalıyor. İnsanların hayatlarının farklı dönemlerinde, farklı ülkelerde hatta farklı kıtalarda yaşayıp çalıştıkları, göçün hat safhada olduğu bir zaman diliminde çifte veya çoklu vatandaşlılık sorgulanıyor. Artan mobilite, çokkültürlülük, çoğalan karma evlilikler, global ve sınırların olmadığı bir dünya göz önüne alındığında 21. yüzyılda insanların bir ülkeye olan sadakatlerinin vatandaşlıkları ile ölçülmesinin, içinde bulunduğumuz yeni dünyanın özüne aykırı olduğunu söylemek mümkün.
Belçika Vatandaşı Olmanın Yasal Yolları
Belçika vatandaşlığını elde etmek için üç ana prosedür mevcut. Bunlardan ilki Belçikalı ebeveyn dolayısıyla otomatik elde edilen vatandaşlık (ius sanguinis). Bunun yanı sıra durum ve ikametgah yıllarına göre farklı şartlara uyularak vatandaşlık talebinde bulunabiliyor. Vatandaşlık talebi ise “vatandaşlık beyanı” ve “vatandaşlığa kabul” olmak üzere iki çeşit prosedürden oluşuyor.
Vatandaşlık beyanında bulunabilmek için reşit olmak zorunlu. Bu beyanda bulunabilmek için farklı yollar mevcut. İlki Belçika’da doğup, doğumdan beri veya 5 yıldır Belçika’da ikamet etmek. Bunun yanı sıra 5 yıldır Belçika’da ikamet edip de 3 yıldır Belçika vatandaşlığına sahip bir şahısla evli olanlar da vatandaşlık beyanında bulunabiliyorlar. Son olarak da 10 yıldır Belçika’da yasal olarak ikamet edenler başvuruda bulunabiliyorlar. Yasal düzenlemelere göre müracaatlarda müracaat edenin ülkenin resmî dillerinden birine hakimiyeti, ülkeye ekonomik katkısı, sosyal entegrasyonu gibi unsurlar da değerlendiriliyor. Vatandaşlık beyanında bulunan kişinin müracaatı nihai olarak savcılık tarafından değerlendiriliyor.
Vatandaşlık kabulü sistemi vatandaşlık beyanına göre daha kısıtlı sayıda insanı kapsayan bir uygulama. Bu sistemde reşit olan, başvuru anında en az iki yıldır Belçika’da yasal olarak ikamet eden, Belçika’ya bilimsel, sportif veya sosyokültürel olarak olağanüstü katkılarda bulunduğunu veya bulunabileceğini kanıtlayabilen ve vatandaşlığı vatandaşlık beyanı yoluyla elde edemeyen her şahsa meclisten vatandaşlık talep edilebiliyor. Bunun yanı sıra Belçika’da iki yıldır yasal olarak ikamet edip de vatansız olanlar da bu yol ile vatandaşlık talebinde bulunabiliyor.
Belçika’da Çifte Vatandaş Nasıl Olunur?
Belçika’da çifte vatandaş olabilmenin üç yolu var: Bunlardan birincisi en az bir Belçika vatandaşı ebeveynden dünyaya gelenler. İkinci çifte vatandaş kategorisinde yer alanlar başta Belçika vatandaşı olup da sonradan ikinci bir vatandaşlık elde edenleri kapsıyor. Bu uygulama henüz 2007 yılından beri mümkün. 2007 yılına kadar Belçika Vatandaşlık Kanunu’na göre Belçika vatandaşlığı yanı sıra kendi istekleriyle ikinci bir vatandaşlık elde edenler Belçika vatandaşlıklarından çıkmak zorundaydı. 2007 yılında Avrupa Konseyi çerçevesinde var olan Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi’nin tek vatandaşlılığı öngören birinci başlığının tüm üye ülkeler tarafından feshedilmesiyle birlikte Belçika’da kanun değiştirildi ve 2007 yılından itibaren kendi istekleriyle ikinci bir vatandaşlık elde edenlerin Belçika vatandaşlığını da muhafaza edebileceklerine karar verildi.
Son çifte vatandaş kategorisi de ilk vatandaşlıkları yabancı olup da sonradan Belçika vatandaşlığını elde edenlerden oluşuyor. Belçika vatandaşlığını elde eden bir yabancı, vatandaşı olduğu diğer ülkenin yasal mevzuatlarına göre ikinci bir vatandaşlık elde ettiği taktirde ilk vatandaşlığını yitirmiyorsa çifte vatandaş olmuş oluyor.
Belçika’da Çifte Vatandaşların Sayısı
Belçika’da çifte vatandaşlığa sahip insan sayısıyla ilgili resmî bir bilgi mevcut değil. 2017 yılında mecliste Adalet Bakanı Koen Geens’e konu ile ilgili soru sorulduğunda Geens, devletin çifte vatandaş sayısını dokümente etmeye mecbur olmadığını belirtmişti. Var olan kısıtlı bilgi göç üzerine araştırma yapan ve insan ticaretine karşı mücadele veren bağımsız kamu kurumu Myria’nın istastistiklerinden.
Bu istatistiklere göre 2015 yılında Belçika’nın 11 milyonluk nüfusunun yüzde 20’sı doğduğu anda yabancı bir vatandaşlığa sahipti. Bu yüzde 20’lik oranın yüzde 9’u ileride Belçika vatandaşlığını elde etti. Doğumda yabancı vatandaşlığı olan ve sonrasında Belçika vatandaşlığına başvurmayanların yüzde 3’ü Türk vatandaşı. Doğumdan sonra Belçika vatandaşlığını elde edenlerin ise yüzde 13’ü Türk vatandaşı.
Yani 2015 yılındaki verilere göre Belçika vatandaşlığına kabul edilen 950.989 kişiden 119.011 kişinin ilk vatandaşlığı Türk vatandaşlığı. Belçika Vatandaşlık Kanunlarına göre sonradan Belçika vatandaşlığını elde edenlerin ilk vatandaşlıklarını iptal etme zorunluluğu olmadığı ve Türk vatandaşlık kanunlarına göre ikinci bir vatandaşlık elde edenlerin Türk vatandaşlığından çıkması gerekmediği göz önüne alındığında sonradan Belçika vatandaşlığını elde eden bu yüzde 13’lük kesimin hem Türk, hem Belçika vatandaşı olduğu kabul edilebilir. Araştırma aynı zamanda Belçika’da Belçika vatandaşlığını elde edenlerin yüzde 69’nun Avrupa dışı ülkelerden olmak üzere Fas, Türkiye, Kongo, Cezayir gibi ülkelerden olduğunu da ortaya koyuyor.