'Türkiye'de Deprem'

Vize Süreci Depremzedeler İçin Kolaylaştırıldı mı?

Depremden etkilenen birinci ve ikinci derecedeki yakınlarını Almanya'ya getirmek isteyenler için vize başvuru sürecinin detayları paylaşıldı. Peki, hızlandırılacağı belirtilen süreç nasıl işliyor ve gerçekten kolaylaştı mı?

Fotoğraf: M.Nergiz - Shutterstock.

Almanya’da Dışişleri Bakanlığının yaptığı son açıklamaya göre; dört ana şartı sağlayan kişiler için depremden etkilenmeleri gerekçesiyle vize süreci “kolaylaştırıldı”. 21 Şubat’ta Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve İçişleri Bakanı Nancy Faeser da Türkiye’deki deprem bölgesine gerçekleştirdikleri ziyarette Almanya’da yakınları olanlar için vize sürecinin kolaylaştırıldığını yeniden vurgulayarak, süreci kolaylaştırmak ve hızlandırmak adına bölgede “vize otobüsü” şeklinde mobil bir vize başvuru ofisi oluşturulduğunu belirtmişlerdi.

Acil Durum Vizesi İçin Aranan Şartlar

Almanya’da basına yansıyan bilgiler arasında depremzedelerin vize başvurularının 5 ila 7 gün arasında sonuçlandığı bildiriliyor. Bölgeyi ziyaret eden bakanlar, yaptıkları açıklamada hâlihazırda 120 depremzedeye 90 günlük acil durum vizesinin verildiğini bildirdi. Ama vize sürecinin kolaylaştırılmasını sağlayacak tek faktör değerlendirme süresinin kısaltılması ve depremzedelerin daha hızlı ulaşabileceği bir mobil vize bürosundan ibaret değil. Hem Almanya’da hem de Türkiye’de gerekli belgelerin toparlanması ve bunların başvuru sahibine iletilmesi prosedürün en fazla vakit alan ve yorucu kısmı.

Kısa süreliğine Almanya’daki yakınlarının yanına gitmek isteyen depremzedelerin karşılaması gereken şartlardan ilki kişinin kendisinin depremden bizzat etkilenmiş ve bu nedenle evsiz kalma riskine sahip ya da tedavi görmesi gereken bir yaralanma geçirmiş olması. İkinci şart, ilkiyle bağlantılı olarak, kişinin depremden etkilenen illerden birinde ikâmet ediyor olması. Üçüncü şart, Almanya’da misafir olacağı birinci ya da ikinci derecedeki yakınının Alman vatandaşı ya da kalıcı oturum iznine sahip olması. Dördüncü ve son şart ise, belki bu belge toplama sürecinin en zor kısımlarından biri olan Almanya’daki yakınının başvuran kişi için garantör olacağını belirten bir taahhütname (Alm. Verpflichtungserklärung) hazırlayıp başvuru sahibine ulaştırması.

Almanya ve Türkiye’den Toplanması Gereken Belgeler

Açıklanan şartların hem depremzedeyi hem de Almanya’daki yakınını detaylı olarak kapsaması nedeniyle iki taraflı bir belge toplama süreci gerekiyor. Almanya’daki yakınının, vatandaşsa kimlik ve pasaport, değilse oturum belgelerinin fotokopileri, davet eden kişinin, Türkiye’deki depremzede yakının masraflarını karşılayabileceğini göstermesi açısından maaş bordroları ve banka hesap hareketlerinin ibrazı isteniyor.

Türkiye’den vize başvurusunda bulunacak kişinin başvuru esnasında sunması gereken belgelerin başında vize başvuru formu, pasaport ve biometrik fotoğraf geliyor. Deprem nedeniyle pasaportun mevcut olmaması durumunda, başvurunun geçici pasaport teminiyle yapılabileceği belirtildi. Başvuran kişinin Almanya’da kalacağı azami 90 günlük süreyi kapsayan seyahat sağlık sigortasının da sunulması gerekiyor. Ardından kişinin, Türkiye’deki nüfus müdürlüklerinden ya da E-Devlet üzerinden alabileceği belgeler var: Deprem bölgesinde ikamet ettiğini ispat edebilmesi amacıyla “Tarihçeli Yerleşim Yeri Bilgileri Raporu” ve  Almanya’daki yakınıyla olan akrabalık ilişkisini gösteren “Tam Tekmil Vukuatlı Nüfus Kayıt Örneği” sunması gerekiyor. Başvuru sahibinden ilaveten “deprem” nedeniyle oluşan mağduriyetini ve durumun acileyetini açıklayan yazılı bir açıklama sunması bekleniyor. 18 yaşının altındaki başvuru sahiplerine yönelik her iki ebeveynin imzasını taşıyan noter onaylı muvafakatname ibrazı şart koşuluyor. Eğer reşit olmayan kişinin tek bir vasisi varsa bu durumu izah eden velayet belgesinin de gösterilmesi gerekiyor.

Deprem bölgesindeki kötü şartların ve maddi manevi bütün kayıpların bir şekilde üstesinden gelip bu belgeleri toparlayabilen depremzedenin ardından başvurusunu Almanya’nın konsolosluklarına değil, diğer kısa süreli olağan vize başvuruları için yetkili aracı firma olan iData üzerinden yapması gerekiyor. İkamet adresi gözetmeksizin tüm iDATA şubeleri tarafından başvurular randevusuz kabul ediliyor.

Resmî Taahhütname Yerine Islak İmzalı Dilekçe Verilebilir mi?

Yetkili aracı firma iData’nın 13 Şubat’ta yaptığı yazılı bilgilendirme, Alman makamlarının yaptığı açıklamalardan daha detaylı bilgiler içermiyor. Bu metinde açıklanan şartnameye göre, başvuru sahibinin “Almanya’dan davet eden 1.ci veya 2.ci derece akrabandan alınan davetiyenin aslının (İkamet Yasasının 66 ila 68. Maddeleri uyarunca taahhüt beyanı)” sunulması isteniyor. iData’nın çevrimiçi randevu sisteminde ise şu an için depremzedelere yönelik ayrı bir başvuru türü bulunmamakta. Acil durum vizesine benzer şartlara sahip aile ve arkadaş ziyareti maksatlı vize için hâlihazırda verilen bilgilendirmede, gerekli şartlar arasında Almanya’daki yabancılar idaresinden alınması gereken resmî tahahhütnameyle ilgili aşağıdaki uyarı notu bulunuyor:

Not: Masrafların karşılanacağına dair resmi bir davetiye ibraz edilemez ise; davet eden kişi tarafından yazılacak Almanca düz bir davetiye dilekçesi  ile kimlik, ikamet veya oturum belgelerinin sunulması gerekmektedir.” 

Zaman zaman gözden kaçan bir alternatif olan el ile yazılmış davetiye dilekçesiyle kısa süreli vize başvurusunu gerçekleştiren ve başvurusu onaylanan kişiler mevcut. Normal aile/akraba ziyaretlerinde mümkün olduğu bilinen bu alternatifin depremzedeler için de geçerli olup olmadığı Dışişleri Bakanlığı ve iData’nın yaptığı açıklamalarda doğrudan ele alınmamıştı. Bu seçeneğin uygulanabilir olması, Almanya’daki yabancılar dairesinden randevu alma zorluğunu aşmada gerçek bir “kolaylık” sağlayabilirdi. Uzun yıllardır insanlar, olağan şartlarda bile aile üyelerini Almanya’ya ziyaret amaçlı getirmekte çeşitli problemlerle karşılaşıyor. Türkiye’deki yakınlarını Almanya’da ağırlamak isteyen pek çok vatandaş uzun zamandır randevu yabancılar dairesinden telefonla veya e-mail ile randevu almakta sıkıntı yaşadığını veya en erken randevunun aylar sonraya verildiğini belirtiyordu.

Başvuru Süreci Gerçekten Kolaylaştı mı?

İlk önce Almanya’nın Ankara’daki büyükelçiliğine normal aile/akraba ziyareti başvurularında kabul edilen dilekçeyle başvurunun, deprem nedeniyle yürürlüğe konan acil durum vizesi için geçerli olup olmadığını sorduk. Aldığımız kısa yazılı yanıt, geçerli olmadığını belirtiyor ve aracı firma iData’ya diğer detayları sormamızı öneriyordu. iData’nın vize başvurusu yapacak depremzedeler için açtığı telefon hattına aynı soruyu sorduk. iData, ise yazılı dilekçeyle başvurunun normal şartlardaki ziyaret amaçlı vizeler için kullanılabileceğini fakat depremzedelerin Almanya’daki yakınlarının yabancılar idaresinden alacağı resmî taahhütnameyle başvurmak zorunda olduğunu söyledi. Bu cevaptan hareketle, depremzedelerin başvuru sürecinin normal ziyaret maksatlı ya da turistik vize süreçlerinden daha kolaylaşmadığını görmekteyiz.

Taahhütname teminiyle ilgili olarak; Almanya’daki akrabadan istenen taahhüt beyannamesinin alınması sürecinde de sıkıntılar yaşanmaya başladığı bildiriliyor. Almanya’daki akrabanın evinde depremzedeyi ağırlayabileceği ek oda yoksa taahhüt beyannamesi verilmediği sosyal medyadaki paylaşımlarda gözlemleniyor.

Ayrıca belediyelerin, akrabasını getirmek isteyenlerin geliri için de kendilerine göre bir limit belirledikleri ortaya çıktı. Bu limitin altında geliri olanlardan ise belediyeden belediyeye değişiklik arzeden oranda taahhüt bedeli isteniyor. Bu bedel Remscheid belediyesinde kişi başına 3.000 avro iken Köln belediyesinde 2.500 avro olarak alınıyor.

Red Sebebi: “Schengen Bölgesini Terk Etmeyeceği Şüphesi”

Türkiye’de, akrabasını yanına gelmek için vize başvurusu yapan depremzedelerin birçoğuna ise olumsuz yanıt verildiği belirtiliyor. Deprem bölgesinde evi zarar gören ve Almanya’nın depremzedelere kolaylaştırılmış vize uygulamasından yararlanarak Almanya’da yaşayan kardeşinin yanına gelmek isteyen ancak vizesi reddedilen Yeşim Topdemir Camia Haber’e konuştu.

20 Şubat’ta vizeye başvurduğunu, 30 bin avro teminatlı seyahat sigortası, taahhüt beyannamesi, uçak bileti dahil olmak üzere kendilerinden istenilen tüm evrakların tam olduğunu bildiren Yeşim Topdemir, vizesinin “Schengen bölgesini terk etmeyeceğine dair makul şüpheler bulunduğu” iddiasıyla reddedildiğini açıkladı. Karara anlam veremediklerini kaydeden Topdemir, vize için Diyarbakır’dan Ankaraya geldiğini belirterek, deprem sebebiyle yaşadığı sıkıntılara yenisinin eklendiğini aktardı. Almanya’nın resmi kurumlarının açıkladığının aksine vize sürecinin 9 iş günü sürdüğünü belirterek, deprem nedeniyle zaten mağdur olan insanların bu tarz yanlış yönlendirilmeler nedeniyle yeni mağduriyetlere maruz kaldıklarını dile getirdi. (P)

bgucin

Galatasaray Üniversitesi’nde Sosyoloji programından mezun olan Burak Gücin, sonrasında Heidelberg Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Ağırlıklı olarak ideoloji, kültür ve göç üzerine çalışan Gücin, Perspektif redaksiyon ekibinin üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler