'Almanya'

“Yılbaşı Gecesindeki Olaylar Kültürel Kökenle Açıklanamaz”

2023 yılına girerken yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili suçlanan kişilerin adlarının ifşa edilmesi talebi, ırkçılık araştırmacısı Sinanoğlu'na göre meseleyi "etnikleştirme" çabası taşıyor.

31 Aralık 2022 gecesi başkent Berlin'de çekilmiş bir polis ekibi. Fotoğraf: Dziurek - Shutterstock.

Almanya 2023 yılına şiddet olaylarıyla girmişti. Yılbaşı gecesi başta başkent Berlin olmak üzere birçok şehirde polis ve güvenlik güçlerine saldıran faillerin “göç kökeni”ne sahip olduğu iddiası sıkça tartışıldı ve devam eden adli süreçler nedeniyle hâlâ tartışılmaya devam ediyor. Mediendienst Integration’dan Fabio Ghelli, ırkçılık araştırmacısı Dr. Cihan Sinanoğlu’yla yaptığı söyleşide yılbaşı gecesi yaşanan olaylarla ilgili tartışmaların ardından suçluların adlarının açıklanması talebini sordu. Sinanoğlu, suçlamaların yöneltildiği kişilerin isimlerinin açıklanmasına yönelik talepleri, meseleyi “etnikleştirme” çabası olarak değerlendiriyor.

“Suç İşleme Motivasyonuyla Kültürel Köken İlişkendirilemez”

CDU’nun Berlin Eyaleti Başkanı Kai Wegner, kısa bir süre önce önleyici tedbirlerin alınabilmesi için faillerin geçmişlerinin bilinmesi gerektiğini söyleyerek isimlerinin ifşası talebini gerekçelendirmişti. Sinanoğlu, isimlerin açıklanması önerisinin konuyu “etnikleştirme” çabası olduğunu belirtiyor ve belirli kategorilere duyulan ihtiyacı ve bunların neyi açıkladığını sorguluyor.

Fabio Ghelli’nin “Suçlunun adı, onun geçmişini öğrenmeye gerçekten yardımcı olur mu?” sorusuna şöyle cevap veriyor Sinanoğlu:

“Hayır. Bir araştırmacı olarak kendime her zaman şu soruyu sormak zorundayım: Neden belirli kategorilere ihtiyacım var ya da onlarla neyi açıklamak istiyorum? Bu durumda, failin ismi bana onun güdüleri hakkında bir şey söyler mi? Bence hayır. Bir kişinin adı, o kişi ve onun davranışları hakkında ne söyler? Bir futbol stadyumunda şiddet patlak verdiğinde, insanlar şiddet uygulayan holiganların isimlerini dahi sormuyor.”

Sinanoğlu, kişinin isminin suç işleme motivasyonunu ortaya koymadığına inanıyor. Bir kişinin geçmişini veya kültürel kökenini suç davranışıyla ilişkilendirmenin ırkçılık olduğunu da ekliyor.

“Esas Tartışılması Gereken Sokaklardaki Şiddet”

Sinanoğlu, yılbaşında yaşınan şiddet hadiseleri gibi toplumsal olayların en iyi şekilde, belirli kentsel alanlardaki sosyal koşulları belirleyen çeşitli faktörlerin analiz edilmesiyle araştırılabileceğini öne sürüyor. Sinanoğlu, tartışılması gereken asıl konunun sokaklardaki şiddet olduğunu ve bu şiddetin kötü yaşam koşulları, eğitim ve iş olanaklarına erişim eksikliği ve genç erkekler arasındaki akran baskısı gibi sosyal faktörlerin doğrudan bir sonucu olduğu görüşünü dile getiriyor. Bu faktörlerin hiçbirinin kişinin kültürel geçmişiyle ilgili olmadığını, şiddete başvuran genç erkeklerin birçoğunun göçmen ailelerden gelse de Alman vatandaşlığına sahip olduklarını ve bu nedenle eylemlerinin etnik kökenlerine atfedilmemesi gerektiğini ifade ediyor.

Sinanoğlu ayrımcılığa uğrar korkusuyla çocuklarına belirli isimler vermekten kaçınan farklı kökenlere sahip ebeveynlerin çekincelerini de hatırlatıyor. İlaveten, sadece yabancı isimlerin değil, yerel dile ait bazı isimlerin de kulağa garip gelebildiği için o isimleri taşıyan çocukların damgalanabildiğini belirtiyor.

Son olarak madalyonun diğer yüzüne de değinen Sinanoğlu, çok sayıda araştırmanın ortaya koyduğu yabancı kökenli isimlere sahip kişilerin iş veya konut başvurularında daha yüksek oranda reddedildikleri gerçeğini hatırlatarak insanların adları yüzünden ayrımcılığa maruz kaldıklarına dikkat çekiyor. (P)

bgucin

Galatasaray Üniversitesi’nde Sosyoloji programından mezun olan Burak Gücin, sonrasında Heidelberg Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Ağırlıklı olarak ideoloji, kültür ve göç üzerine çalışan Gücin, Perspektif redaksiyon ekibinin üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler