Polis Sohbet Gruplarındaki Nefret Suçları Cezalandırılacak
Kuzey Ren Vestfalya eyaleti, polis sohbet gruplarındaki aşırı sağcı sohbetlerin cezalandırılabilmesi için yasalardaki boşluğu kapatmayı planlıyor.
Kuzey Ren-Vestfalya eyalet hükûmeti, polis memurları ve diğer kamu görevlileri arasında halkı nefret ve düşmanlığa teşvik eden söylemlerin ve aşırı sağcı fikirlerin yayılmasını önlemek için yeni bir yasa çıkarmak istiyor. Mevcut durumda bu alanda yasal bir boşluk bulunuyor.
Kuzey Ren-Vestfalya hükûmeti, polis memurları ve diğer kamu görevlileri arasındaki “kapalı sohbet gruplarında” gerçekleşen nefret söylemi ve sağcı fikirlerle daha iyi başa çıkabilmek için düğmeye basıyor. Eyalet Adalet Bakanı Benjamin Limbach (Yeşiller) Salı günü Düsseldorf’ta yasa tasarısının sunumunda yaptığı konuşmada “Şu anda yasada bir boşluk var” dedi.
Limbach, devlet memurlarının resmî sohbet gruplarında yaptıkları antisemitik ya da ırkçı yorumların genellikle hiçbir yaptırıma uğramadan cezasız kaldığını, belirtti. Bunun nedeni kanundaki ilgili maddelerin bu tür söylemlerin suç sayılabilmesi için kamusal alanda sarfedilmelerini ön görmesi, ancak sınırlı bir çevre tarafından erişime açık sohbet grublarında bunun eksik olması. Eyalet hükûmetinin yasa teklifi öncelikle Federal Konsey’e sunulacak.
Kuzey Ren-Vestfalya Adalet ve İçişleri Bakanlığı’nın hazırladığı yasa tasarısına göre, ülke genelinde geçerli yasalar, kapalı sohbetlerde de uygulanabilecek şekilde netleştirilecek. Devlet memurlarının halkı tahrik edici ifadeler yaydığı veya anayasaya aykırı semboller kullandığı durumlarda, para cezası veya üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları mümkün olacak. Bunun ön koşulu ise ifadelerin resmî amaçlar için de kullanılan iş sohbet gruplarında sarf edilmiş olması.
Yasa tasarısı kapsamında özellikle Ceza Kanunu’ndaki “Görevle İlgili Suçlar” bölümü yeniden düzenlenecek. Ayrıca, Askeri Ceza Kanunu’nda yapılacak bir değişiklikle askerler de yasa kapsamına alınacak.
Aşırı Sağcı Polisler
Son yıllarda, polis memurlarının sohbet gruplarında kullanılan sağcı ve ırkçı ifade ve yorumlarla ilgili vakalar sık sık basına yansımış, ancak suçlananlar çoğu zaman herhangi bir yaptırım veya ceza ile karşılaşmamıştı. En son Essen Savcılığı tarafından yürütülen bir soruşturmada yaşları 22 ila 25 arasında değişen 5 polis memurunun, eğitimleri sırasında birbirleriyle yaptıkları dijital sohbetlerde aşırı sağcı ve Nazi sembolleri paylaştığı ortaya çıkarılmıştı.
Üç yıl önce Essen Polis Merkezi’nde ortaya çıkan benzer bir olayda, pek çok memurun aşırı sağcı içerikler paylaştığı tespit edilmiş, ancak çoğunlukla kapalı gruplar içerisinde gerçekleştirildiği için yargılama açısından zorluklar yaşanmıştı.
2017’de Mülheim an der Ruhr kenti polis teşkilatı içerisindeki bir grubun internet üzerinden oluşturdukları özel sohbet gruplarında da Neo-Nazi propagandası yaptıkları ve ırkçı içerikler paylaştıkları basına yansımıştı. Bu olay, bir polis memuru hakkında başlatılan başka bir soruşturma nedeniyle cep telefonuna el konulması ve incelenmesi sonrası gün yüzüne çıkmıştı.
Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanlığının temmuz sonu itibariyle verdiği son bilgilere göre, eyalet polis teşkilatı ile ilgili son altı yıl içerisinde bildirilen 350’den fazla aşırı sağcı vakadan 3’te biri bile kovuşturulmadı.
Bahar Aslan Vakası
Almanya’nın Gelsenkirchen şehrinde bir ortaokulda öğretmenlik yapan ve yine aynı şehirdeki Polis ve Kamu Yönetimi Üniversitesi’nde “kültürlerarası yetkinlik” dersleri veren Bahar Aslan, eski adı Twitter olan X sosyal medya platformunda polislerin göçmenlere yönelik ırkçı saiklerle yaptığı kontrolleri eleştiren bir paylaşım yapmıştı. Bu paylaşım nedeniyle üniversite tarafından işine son verilen Aslan, olayı Gelsenkirchen İdari Mahkemesine taşımış, mahkeme Aslan’ı haklı bularak işten çıkarılmasının hukuka uygun olmadığına hükmetmişti. (P)