'Almanya'

“Almanya’da Müslümanlara Yönelik Siyasi Baskılar Giderek Artıyor”

Orta Doğu’daki savaşın gölgesinde Almanya’da Müslümanlara ve İslami cemaatlere yönelik artan siyasi baskılara dikkat çeken İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete, antisemitizm, İslam düşmanlığı ve Almanya'da imam eğitimi hakkında açıklamalarda bulundu.

Fotoğraf: Shutterstock.com

Orta Doğu’daki savaşın alevlenmesiyle Almanya’da Müslümanlara ve İslami cemaatlere yönelik siyasi baskılar giderek artıyor. Neue Osnabrücker Zeitung gazetesiyle yaptğı söyleşide bu baskıyı konu eden İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete’ye göre Orta Doğu’daki savaş ve aşırıcılık ile ilgili güncel tartışmalar bunu çok açık bir şekilde ortaya koyuyor.

Mete, “Her terör eyleminden sonra beklenildiği gibi, dinî mensubiyetten dolayı farklı hükûmetler, şahıslar ve bakış acılarıyla da aramıza mesafe koymamız isteniyor. Böylelikle Müslümanların bu tür eylemlere karsı bir yakınlık duydukları ya da bunları gizliden gizliye hoş karşıladıkları varsayılıyor. Bu da ön yargıları besliyor.” açıklamasında bulundu.

“Tüm Müslümanların benzer şekilde düşündükleri ve hareket ettiklerini varsayarak bireyselliklerini inkâr etmiş ve topluca, fark gözetmeksizin cezalandırılmış olursunuz. Bu düşünce tarzı tehlikelidir ve Almanya’nın tarihi göz önünde bulundurulduğunda uzun zaman önce aşılması gerekirdi.” hatırlatmasında bulunan Mete, IGMG’nin terör ve şiddete karşı tutumunu her zaman net bir şekilde ifade ettiğine işaret etti: “Kimden geldiğine ve kimi etkilediğine bakmaksızın her türlü nefret ve şiddeti kınıyoruz.”

“Aynı Çirkin Madalyonun İki Yüzü”

Aynı zamanda giderek artan antisemitizm ve İslam düşmanlığına da değinen Mete, son zamanlarda sıklıkla iddia edildiği gibi antisemitizmin göçmenler tarafından Almanya’ya “ithal edilmediğine” dikkat çekti. Mete, antisemitizmin “toplumun her alanında olduğu gibi Müslümanlar arasında da vardır”, fakat her halükârda aşırı sağ içerisinde mevcut bir ideoloji olduğunu ifade etti. Antisemitizm ve İslam düşmalığının “aynı çirkin madalyonun iki yüzü” olarak nitelendiren Mete, sinagoglara yönelik saldırıların olduğu yerde camilerin de risk altında olduğuna işaret etti.

Farklı dinlere mensup insanların iletişim hâlinde olmalarını teşvik ettiklerini açıklayan Mete “örneğin gençlik çalışmalarımızda karşılıklı anlayışı derinleştirmeye çalışıyoruz” ifadesinde bulundu ve bir dine karsı düşmanlığın olmaması gerektiği gibi “bir din adına savaş da olmamalı” şeklinde konuştu.

Mete, uluslararası çatışmaların ülkedeki dinî cemaatleri de derinden etkilediğini yineledi ve böyle zamanlarda, “çifte standart uygulamadan, bir topluluğa karşı sempatiyi din veya kökene bağlı kılmadan”, nefret ifadelerine ve ibadethanelere yönelik saldırılar karşısında başsağlığı dilemenin ve dayanışma göstermenin doğal olması gerektiğini savundu.

“İmamların Büyük Çoğunluğu Almanya’dan Geliyor”

Gündemden düşmeyen imam eğitimini de ele alan Mete, özellikle kalifiye işgücü sorunun yaşandığı dönemlerde, dinî cemaatlerin personeline dünyanın çeşitli yerlerinde eğitim imkanı sağlamasının olağandışı bir durum olmadığına işaret etti. Ancak orta vadede Türkiye’den gelen imamlara ihtiyaç kalmayacağını da belirtti. Şu anda yaklaşık 40 Türkiye’den gelen imamın Almanya genelindeki IGMG’ye bağlı 400’den fazla camide görev yaptığını paylaşan Mete, imamların büyük çoğunluğunun Almanya’dan olduğunu açıkladı.

Türkiye’de eğitim görmüş imamların camilerde görev yapmasının geçici bir çözüm olduğunu söyleyen Mete, “Almanya’daki imam açığına” dikkat çekerek bu nedenle kamuoyunun konuyu tartışma konusu hâline getirmeden çok daha önce bu konuyla ilgilendiklerini ve imamların uzun süredir Almanya’da eğitildiğini bildirdi.

“Cemaat Çoğulcu”

1967 yılında Braunschweig şehrinde Türkiye’den gelen misafir işçiler tarafından kurulan IGMG’nin artık dünya çapında faaliyet gösterdiğini vurgulayan Mete, IGMG’nin Almanya’daki cemaatin çoğulcu bir yapıya sahip olduğunu bildirdi.

Mete, “Artık bir Türk kuruluşundan bahsetmek pek uygun değil. Ancak birçok üye kökenleri nedeniyle Türkiye’ye karşı bir bağlılık hissediyor. Bu da günümüzde gayet normaldir.” eklemesinde bulundu. (P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler