'Soykırım Davası'

Güney Afrika, Gazze’deki Kıtlık ve Açlığı UAD’ye Taşıdı

Dünya kamuoyu ve Birleşmiş Milletler kurumları Gazze'deki sivillerin kıtlık içerisinde olduğunu dile getirirken Güney Afrika, Gazze'deki kıtlık ve açlığı Uluslarası Adalet Divanına taşıdı. Mahkemenin İsrail aleyhine 26 Ocak’ta verdiği tedbirlerin değiştirilmesi veya yeni tedbirlere konulması talep ediliyor.

Fotoğraf: Anas Mohammed/Shuttertock

Boykot ve saldırı altındaki Gazze’deki kıtlık Güney Afrika tarafından Uluslarası Adalet Divanına taşındı. Güney Afrika Cumhuriyeti, Uluslararası Adalet Divanından (UAD) Gazzelilerin açlığa mahkum edilmesi sebebiyle İsrail aleyhine 26 Ocak’ta verilen tedbirlerin değiştirilmesi veya yeni tedbirlere hükmedilmesi talebinde bulundu. Güney Afrika’nın talebinde, İsrail’in, UAD’nin 26 Ocak’ta tedbir kararlarına ısrarla uymadığı ve Gazze’de “korkunç ihlalleri”ne devam ettiği belirtildi.

UAD’ye Ek Tedbir Koyma Çağrısı

Güney Afrika, “1 milyondan fazla çocuk da dahil Gazze’deki 2,3 milyon Filistinlinin emniyet ve güvenliğinin acilen sağlanması amacıyla” Divan’dan, acil olarak 26 Ocak’ta İsrail aleyhine hükmettiği 6 tedbiri değiştirmesi ve/veya acilen yeni tedbirlere karar vermesini istedi.

Güney Afrika, İsrail’in Gazze Şeridi’nin Mısır’a sınır bölgesi olan Refah’a saldırı planı nedeniyle 13 Şubat’ta yeni tedbirlere hükmedilmesi talebini 16 Şubat’taki kararında reddeden UAD’den, bu kararını da yeniden değerlendirmesi gerektiğini vurguladı. Güney Afrika, talebinde, “Gazze’deki, durumun son derece acil olması” sebebiyle herhangi bir duruşma yapmaksızın yeni tedbir kararlarına hükmetmesi çağrısında bulundu.

Güney Afrika, dilekçesinin sonunda, UAD’deki Srebrenitsa soykırımı davasında Bosna Hersek’in de ek tedbir talebinde bulunduğunu ve Divan’ın ek tedbir talebini reddetmesinden 2 yıl sonra 7 bin 336 Boşnağın öldürüldüğü soykırımın yaşandığını hatırlatarak, “Güney Afrika bu noktada UAD’yi, Gazze’deki Filistinlileri soykırıma varan kıtlık ve açlıktan kurtarmak için elinden geleni yapmak üzere çok geç olmadan harekete geçmeye çağırmaktadır.” ifadesini kullandı.

İsrail, Güney Afrika’yı Hedef Almaya Devam Ediyor

UAD’de soykırım suçlamasıyla yargılanan İsrail, Gazze’nin güneyinde sivillerin sığındığı Refah kentine saldırıları nedeniyle yeni tedbir kararı talep eden Güney Afrika’yı, Mahkemenin yetkisini kötüye kullanmakla suçlamıştı. Güney Afrika’nın ek tedbir talebinin “tuhaf” ve “uygunsuz” olduğunu iddia eden İsrail, Refah’a yapacağı saldırıya ilişkin iddiaları yanıtlamak yerine, 20 Aralık 2023’te aleyhine soykırım davası açan Güney Afrika’ya yönelik suçlamalar yöneltmişti.

İsrail, Güney Afrika’nın Divan’ı, Hamas’ın fiilleri konusunda yeterince bilgilendirmemekle itham etmiş, ihtiyati tedbir mekanizmasını koruyucu bir “kalkandan” ziyade kendisine karşı bir “kılıç” olarak kullandığını öne sürmüştü. Divan’ın, Gazze’deki küçük düzeyli silahlı çatışmaları idare etme yetkisi olmadığını savunan İsrail, Güney Afrika’nın, Hamas’ın uzun süredir müttefiki olduğunu, açtığı dava ile İsrail’in kendini savunma hakkını ortadan kaldırmak istediğini ve Divan’ı manipüle ettiği ileri sürmüştü.

UAD’de İsrail Aleyhine Açılan Soykırım Davası

Güney Afrika Cumhuriyeti, 29 Aralık 2023’te, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle İsrail aleyhine UAD’de dava açmıştı. Güney Afrika, Gazze’deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD’den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istemiş ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar, 11-12 Ocak’ta Lahey’deki Barış Sarayı’nda yapılmıştı.

Divan, 26 Ocak’ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi’nin 2. maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi’nin 2. maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze’deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze’deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi’nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetmişti.

Gazze’deki Kıtlık Endişe Verici Boyutlara Ulaştı

An itibarıyla Gazze’nin dünyanın herhangi bir yerinde gıda yoksunluğuyla yaşayan en yüksek insan oranına sahip olduğunu belirtilmekte. Birleşmiş Milletler Çoçuklara Yardım Fonu (Unicef), Gazze’deki beş yaşın altındaki çocukların yüzde 90’ının günde ikiden az gıda çeşidi yediğini ve bunun “şiddetli gıda yoksulluğu” olarak tanımlandığını, kabaca yüzde 90’ının bulaşıcı bir hastalıktan etkilendiğini vurguluyor.

BM, Gazze nüfusunun dörtte birinin zaten açlıkla karşı karşıya olduğunu, 2,3 milyonluk nüfusun tamamının ise gıda kıtlığı ile yaşadığını defalarca dile getirmişti. BM’nin de kullandığı yaygın kabule göre, “kıtlık” kelimesini kullanabilmek için üç koşul aranıyor. Nüfusun yüzde 20’si aşırı gıda kıtlığı çektiğinde, çocuklar arasında akut yetersiz beslenme yüzde 30’u aştığında ve üçüncü olarak günde her 10.000 ölüm için iki ölüm yetersiz beslenmeden kaynaklandığında. Mevcut durumda Gazze bu eşikleri çoktan aştı.

Söz konusu aşırı ve akut durumun önlenmemiş ve çözümü yolunda yeterli adım atılmamış olması nedeniyle oluşan kıtlığın zaten İsrail’in başvurduğu savaş stratejisi olduğu zaman zaman ifade edilen bir görüş. Uzmanlar ve bölgeyi bilen muhabirler, Gazze’nin özellikle kuzey bölgelerine gıda yardımları ulaştırmanın mümkün olmadığı dile getiriyor. Geçtiğimiz günlerde BM Dünya Gıda Programı, koşullar personel için güvenli olmadığı için Gazze’nin kuzeyine teslimatları durdurmak zorunda kalmıştı.

Savaşın En Büyük Mağdurları: Küçük Çocuklar

Abluka altındaki bölgelere yardım ulaştırma çağrısında bulunan BM kuruluşlarına göre, bombalamalardan sağ kurtulabilen Gazzeli çocuklar “kıtlıktan sağ çıkamayabilir”.

Gazze’de bulunan Kamal Adwan Hastanesinden Dr. Ahmad Salem son bir haftada on beş çocuğun açlıktan vefat ettiğini dile getiriyor. Gazze sakini Israa Kalakh ise “Savaştan önce yeğenim 12 kilo ağırlığındaydı. İki ay sonra, şimdi kilosu yarıya indi ve durumu her gün kötüleşiyor”.

Açlığa Karşı Eylem (ACF) adlı uluslararası sivil toplum kuruluşu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Gazze’de iki yaşına kadar olan her 6 çocuktan biri akut yetersiz beslenmeden muzdarip. (AA/P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler