'Almanya'

Almanların Yaklaşık Yüzde 70’i İsrail’i Haksız Buluyor

Almanya’da yapılan bir ankete göre, halkın yaklaşık yüzde 70'i İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını haksız buluyor. Katılımcıların büyük çoğunluğu Gazze'deki halka gıda ve ilaç tedarikinin sağlanması için federal hükûmetin İsrail üzerindeki baskıyı da artırmasını talep ediyor. 

Bombardıman altındaki Gazze kenti. Fotoğraf: Mustafa Hassona - AA.

Almanya’da yapılan bir anket, federal hükûmetin İsrail’e koşulsuz desteğine rağmen Alman halkının İsrail’in Gazze’de yürüttüğü askeri operasyonları haksız bulduğunu ortaya koyuyor. Alman kamu yayıncısı olan Alman İkinci Televizyon Kanalı ZDF’in “Politbarometer” anketine katılanların yüzde 69’u, çok sayıda sivil kurbanın olması sebebiyle, İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarını haklı bulmadığını belirtti. Bu oran şubat ayının başında yapılan ankete göre yüzde 8’lik bir artış ifade ediyor.

19 ve 21 Mart tarihleri arasında Tagesspiegel gazetesinin katılımıyla 1.296 kişiyle gerçekleştirilen ankette, saldırıları haklı bulanların oranı yüzde 18’de kalırken, katılımcıların yüzde 13’ü ise “Bilmiyorum” cevabını verdi.

Ayrıca ankete katılanların yüzde 87’si, Batılı ülkelerin, Gazze Şeridi’ndeki halka gıda ve ilaç tedarikinin iyileştirilmesi için İsrail’e daha fazla baskı yapmasını savunurken, yüzde 7’si ise baskı yapılmaması gerektiği görüşünü belirtti. Katılımcıların yüzde 7’si çatışmaların önümüzdeki haftalarda sona ereceğine inanırken, yüzde 89’u ise bundan şüphe duyduklarını ifade etti.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bini çocuk, 9 bin 220’si kadın olmak üzere 32 bin 142 Filistinli öldürüldü, 74 bin 412 kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Almanya İsrail’e Silah Satışını Ona Katladı

Almanya’daki halkın büyük çoğunluğu Gazze’ye yönelik saldırıları eleştirirken Alman hükûmetinin İsrail politikası, özellikle de İsrail’e yoğun silah satışı dikkat çekiyor. Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığının yabancı ülkelere silah satış onayını konu edinen “2023 Federal Hükûmet Silah İhracatı Politikası” raporuna göre, ülkenin geçen yıl İsrail’e sattığı silah ve askeri malzeme, 2022 yılına kıyasla 10 kat artarak 326,5 milyon avroya ulaştı.

Alman hükûmeti İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının başlamasının ardından ilk birkaç haftada, İsrail’den gelen silah tedarikine ilişkin 185 ek ihracat başvurusunu onayladı. İsrail’e ağırlıklı olarak zırhlı araçlar ve asker için koruyucu teçhizatın gönderilmesine onay verildi. Geçmişte Almanya, İsrail’e ağırlıklı olarak denizaltı teslimatı yapmış ve vergilerle ihracatı teşvik etmişti.

Baerbock: “İsrail ile Gazze Arasında Ek Sınır Kapıları Acilen Açılmalı”

Alman hükûmeti İsrail’e silah desteğini sürdürse de Gazze’deki insani felaket ve Batı Şeria’daki son gelişmeler karşısında İsrail’i hedef alan daha sert açıklamalara da yer vermeye başladı. Alman Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, X sosyal medya platformundan Gazze’deki duruma ilişkin yaptığı paylaşımda “Gazze cehenneminde bir milyondan fazla çocuk, kadın ve erkek açlık tehdidi altında. Bu durum tek bir gün bile devam etmemeli. (Gazze’de) Açlığın son bulması için İsrail ile Gazze arasında ek sınır kapılarının acilen açılması gerekiyor.” çağrısında bulundu.

İsrail’in güvenliğine ilişkin sorumluluklarının arkasında durduklarını belirten Baerbock, Hamas’ın silahları bırakması gerektiğini ama terörle sadece askeri yöntemlerle mücadele edilemeyeceğini ve askeri eylemlerin uluslararası hukukta sınırları olduğu söyledi. Ateşkes çağrısında bulunan Bakan, “Acı herkes için sonra ermeli.” ifadesini kullandı.

UNRWA’ya Finansal Desteğin Kesilmesi

Baerbock, Gazze’deki insani felaketin derinleşmesini engellemek için yardımların arttırılmasına yönelik çağrıda bulunsa da, Alman hükûmeti İsrail’in Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarından bazılarını 7 Ekim 2023’teki İsrail’e yönelik saldırılara dahil olmakla suçlamasının ardından kuruma yönelik finansal desteğini geçici süreyle durdurduğunu açıklamıştı.

Gazze’deki ana insani yardım kuruluşu olan UNRWA’ya karşı suçlamalar, Uluslararası Adalet Divanı’nın (ICJ) İsrail’in Gazze’deki Filistinlilerin acilen ihtiyaç duyduğu temel hizmetleri ve insani yardımı sağlanmasının zorunlu olduğuna dair hükmünü açıklamasından hemen sonra gelmişti. Fonların kesilmesinin ardından benzeri görülmemiş bir finansman kriziyle karşı karşıya kalan UNRWA’ya yönelik suçlamaların İsrail tarafından kanıtlanamamasıyla Avustralya, Kanada, İsveç ve Avrupa Birliği Komisyonu (AB), kararlarından dönerek Ajans’ı finanse etmeyi sürdüreceklerini duyurmuştu.

Uluslararası Af Örgütü (İng. Amnesty International), açık bir mektupta Alman hükûmetini Avrupa Komisyonu, İsveç ve Kanada örneğini takip etmeye ve UNRWA’ya finansmanı derhal yeniden başlatmaya çağırmıştı.

UNRWA: “Açlık Her Yerde”

UNRWA 10 Mart’ta yaptığı açıklamada, İsrail’in 17 yıldır kuşatma altında tuttuğu Gazze Şeridi’nde “açlığın her yerde olduğunu” belirtilmişti.

BM, İsrail’in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi’nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştu. Gazze’deki Sağlık Bakanlığının son verilerine göre, İsrail’in yardım girişini engelleyerek büyük bir “insani felakete” neden olduğu Gazze Şeridi’nde yetersiz beslenme ve susuzluktan 27 kişi hayatını kaybetti.

Almanya Dışişleri Bakanlığı: “İsrail’i Şiddetle Kınıyoruz”

Öte yandan İsrail tüm dikkatler Gazze’deki katliama odaklanmışken işgal altında tuttuğu Batı Şeria’daki Filistinlilere ait toprakları ilhak etmeye devam ediyor. İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre İsrail hükûmeti, Batı Şeria’nın Ürdün Vadisi bölgesinde 8 bin dönüm araziye “devlet arazisi” olduğu iddiasıyla el koydu. El konulan arazinin, yasa dışı Yahudi yerleşim yerleri inşası için kullanabileceği ifade edildi.

Almanya Dışişleri Bakanlığından konuya ilişkin X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada, “Filistin topraklarında 8 bin dönümden fazla araziye ‘devlet arazisi’ olarak el konulacağını açıklayan İsrail’i şiddetle kınıyoruz. Bu, 30 yılı aşkın süredir yapılan en büyük el koyma olacaktır.” ifadelerine yer vermişti. Yerleşim yeri inşasının uluslararası hukuku ihlal ettiği vurgulanarak, bu tür eylemlerin gerilimin daha da artmasına katkıda bulunduğu belirtilmişti. (AA, P)

Enise Yılmaz

Bochum Ruhr Üniversitesinde hukuk eğitimi gören Yılmaz, Perspektif’in yayın kurulu üyesidir.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler