2 Nisan’da ABD Başkanı Donald Trump, yeni gümrük tarifelerini açıkladı ve ardından dünyanın dört bir yanından itirazlar dillendirilmeye ve olası tepkiler ve karşılıklar gelmeye başladı. Böylece Avrupa Birliği ile ABD arasındaki tarifeler savaşı, aylardır süren karşılıklı misillemelerin ardından yeni bir aşamaya girmiş oldu. Trump, son yaptığı açıklamada, “Minimum temel tarife oranını yüzde 10 olarak belirleyeceğiz.” dedi. Amerika’yı yeni bir “altın çağa” taşımak için harekete geçen Trump, ülkesini yeniden sanayileştirmek ve ticarette denge sağlamak amacıyla 180 ülkeye yönelik geniş çaplı karşılıklı tarifeleri devreye soktu.
Ülkelere ve Sektörlere Göre Değişen Tarife Oranları
Bu ülkeler arasında, ülkenin ithalat yaptığı partnerlerinden Avrupa Birliği’ne yüzde 20, Çin’e yüzde 34, Vietnam’a yüzde 46, Japonya’ya yüzde 24, Hindistan’a yüzde 26, Güney Kore’ye yüzde 25, Tayland’a yüzde 36, İsviçre’ye yüzde 31, Endonezya’ya yüzde 32, Malezya’ya yüzde 24, Kamboçya’ya yüzde 49 ve İsrail’e yüzde 17 tarife getirilmesi planlanıyor. Türkiye, Birleşik Krallık, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Yeni Zelanda, Mısır ve Suudi Arabistan’ın aralarında olduğu bazı ülkeler için yüzde 10 gümrük vergisi uygulanması öngörülüyor.
Yapmış olduğu açıklamada Trump, ek olarak, 4 Nisan’da yürürlüğe girecek ithal otomobillere yüzde 25 gümrük vergisi uygulamasının da yürürlüğe gireceğini anımsattı ve buna dair detaylar da verdi. Otomobil tarifeleri kamyonet, motor, lityum pili, lastikler, amortisör gibi birden fazla sayıda ürünü ve parçayı da kapsıyor.
Trump yönetiminin bu kararı, küresel ekonomiyi sarsabilecek bir ticaret savaşı tehlikesini gündeme getirirken, Avrupa Birliği’ni de derinden endişelendirdi. Peki Amerika’nın geleneksel müttefiklerinden AB, bu gelişmelerden nasıl etkilenecek?
Avrupa Birliği, Ticaret Savaşının Faturasını Nasıl Ödeyecek?
Yeni tarifelerin açıklanmasının ardından pratikteki düzenlemelere dair hâlâ birçok şey netleşmiş değil. Ayrıca, olası sonuçların hesaplanması tam manasıyla mümkün olmasa da çeşitli etkenlere göz atılarak bazı tahminler yapılabiliyor. ABD’nin uygulayacağı yüzde 20’lik genel tarifelerin ortak para birimi avroyu kullanan AB üyelerine etkilerinin sadece doğrudan ticaretle sınırlı kalmayacağı, aynı zamanda, ürün fiyatları ve tüketici harcamaları dolaylı olarak etkileyeceği öngörülüyor. Bu durumun, AB’deki ekonomik büyümeyi önümüzdeki iki yıl boyunca yavaşlatacağı ve ticaretin yanı sıra üretim, tüketim ve yatırımlar gibi diğer alanlarda da olumsuz etkiler yaratacağı da konuşulan senaryolar arasında.
Makro ekonomik verilere bakılacak olursa; Uluslararası Ticaret Merkezine göre 2024’te Avrupa Birliği’nin, Amerika Birleşik Devletleri’ne 382 milyar avro değerinde mal ihraç ettiği biliniyor. ABD pazarı, Avrupa Birliği’nin toplam dış talebinin yüzde 12’sini oluşturuyor ve bu da ABD’yi AB’nin en büyük ihracat pazarı yapıyor. Diğer bir deyişle, AB’nin dışarıya yaptığı toplam satışların büyük bir kısmı ABD’ye yapılıyor.
Trump’ın duyurduğu gibi mal ticaretlerine yüzde 20’lik sabit bir vergi uygulanırsa, doğrudan ihracatlarda ciddi bir düşüş yaşanabilir ve bu da ABD’ye yapılan ihracatın büyük bir kısmının kaybolmasına neden olabilir. Ancak sonuçlar bununla sınırlı değil: Bu tarifelerin çeşitli dolaylı etkileri de ortaya çıkabilir çünkü ABD’deki tüketiciler ve işletmeler, artan fiyatlar nedeniyle AB’den daha az ürün talep edebilir. Böylesi bir senaryo da ABD’ye yapılan satışların düşmesine ve her iki kıtanın birden olumsuz etkilenmesine yol açabilir.
Aynı Soruya Verilen Farklı Cevaplar: Avrupa’da Enflasyon Yeniden Artacak mı?
AB ülkelerinde pandemi dönemiyle yükselen enflasyon geçtiğimiz yıllarda düşmeye başladı. Ekonomik göstergelerdeki iyileşmenin sürmesi beklenirken Trump yönetimi, nisan ayının başında gümrük tarifelerini değiştirdi. Tarifelerin enflasyondaki düşüşü durdurabileceği ve yeniden yükseltebileceği konuşulan senaryolar arasında.
Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) açıkladığı verilere göre, mart ayında Euro Bölgesi’nde enflasyon düşüşünü sürdürdü ve yüzde 2,3 olan şubat ayı seviyesinden hafif bir azalışla yüzde 2,2’ye geriledi. Avrupa Merkez Bankası ise enflasyondaki düşüşün ABD Başkanı Trump’ın yeni tarifelerinden etkilenmeyeceğini açıkladı.
Ancak Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen tarifelerin etkilerinin hemen hissedileceğine ve dünya çapındaki tüketicilere zarar vereceğini düşündüğünü açıkladı: “Milyonlarca vatandaş daha yüksek market faturalarıyla karşı karşıya kalacak. İlaçlar ve ulaşım daha pahalı olacak. Enflasyon artacak.”
Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck ise, söz konusu geniş kapsamlı tariflerin Trump’ın dediği gibi ABD’li tüketiciler için “kurtuluş günü” değil, “enflasyon günü” olacağını belirterek, “ABD’nin tarife çılgınlığı, ülkeleri resesyona sürükleyebilecek ve dünya çapında büyük hasara yol açabilecek bir sarmalı tetikleyebilir. Pek çok insan için korkunç sonuçlar doğurabilir.” ifadelerini kullandı. Önümüzdeki aylarda ekonomik veriler, bu yeni gümrük tarifelerinin enflasyon üzerindeki gerçek etkisini daha net bir şekilde ortaya koyacak.
Riski En Fazla Hisseden Sektör: Alman Otomobil Üreticileri
Peki Avrupa ülkelerinde hangi sektörlerin yeni tarifelerden etkilenmesi bekleniyor? Trump’ın tarifeleri, Avrupa’nın otomobil ihracatlarını büyük bir tehlikeyle karşı karşıya bırakacağı ifade ediliyor. Bu sektör, sadece Avrupa sanayisinin temel direklerinden biri değil, aynı zamanda örneğin Almanya’nın ihracata dayalı ekonomik modelinin de bir simgesi. Almanya, otomobil üretiminde dünya çapında lider ülkelerden biri ve otomotiv sektörü, ülkenin ihracatının önemli bir kısmını oluşturuyor. 2024 yılı itibariyle, Avrupa Birliği’nin ABD’ye yaptığı araç ihracatı 46,3 milyar euroyu bulmuştu ve bu da AB’nin ABD’ye yaptığı toplam ihracatın büyük bir bölümünü içeriyor.
Bu kapsamda Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Trump’ın açıkladığı yeni gümrük vergilerini “ciddi bir ekonomik hata” olarak nitelendirdi: 3 Nisan’da düzenlediği basın toplantısında, bu tarifelerin küresel ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini ve temel olarak yanlış bir karar olduğunu belirtti. Avrupa Birliği’nin 450 milyon tüketicisiyle dünyanın en güçlü tek pazarına sahip olduğuna dikkat çeken Scholz, “Bu, bize bir ticaret savaşını önlemek için ABD hükûmetiyle görüşmeler yapma gücü sağlıyor.” dedi.
Farklı Şartlar, Farklı Sonuçlar: Tarifeler Avrupa’daki Ülkeleri Nasıl Etkileyecek?
Küçük ve dışarıya açık ekonomilere sahip ülkelerin ise tarife uygulamalarının olumsuz sonuçlarından daha yoğun etkileneceği ifade ediliyor. Örneğin AB üyesi olan İsveç her yıl ABD’ye yaklaşık 190 milyar kron değerinde mal satıyor olsa da dışarıdan sadece 70 milyar kron değerinde mal satın alıyor. Yapılan hesaplamalara göre yeni tarifeler, İsveç’in ABD’ye yaptığı ihracatın yaklaşık yüzde 16 oranında düşmesine neden olabilir. İsveç’in GSYİH’sı yalnızca marjinal bir şekilde etkilenirken, bazı sektörler, özellikle makine, otomotiv ve ilaç endüstrileri, büyük bir darbe alabilir.
Belçika gibi ülkeler ise ABD’ye daha az ihracat yapma riskiyle karşı karşıya ve bu da ülkede ihracat yapan şirketlerin istihdam konusunda olumsuz etkilenebileceği anlamına geliyor. Belçika’nın yerli gazetesi RTL’e açıklamada bulunan ekonomist Philippe Ledent, Belçika’da en çok hangi sektörlerin yeni tarifelerden etkileneceği sorusuna şu şekilde cevap verdi: “Çoğu zaman süpermarket ürünleri akla gelir. Ama ticaretin gerçeği bu değil. Aslında Amerika’ya sattığımız ürünler, bileşenler, kimyasal maddeler ve ilaç hammaddeleri gibi ürünler. Bunlar, nihai tüketicinin kullandığı ürünlerden çok daha önceki aşamalarda yer alıyor.”
Fiyatların artış gösterip göstermeyeceği konusunda da ekonomist Ledent bu durumun otomatik olarak gerçekleşmeyeceğini söyledi: “Burada daha çok, Avrupa Birliği’nin alacağı misilleme önlemleri devreye girecek. Yani, Avrupa, ABD’ye karşı karşılık olarak bazı tedbirler alabilir. Örneğin, ABD’den gelen bazı ürünlere ek tarifeler uygulanabilir ve bu da o ürünlerin fiyatlarının yükselmesine yol açabilir. Ayrıca, ABD’den ithal edilen bileşenler de fiyat artışlarından etkilenebilir. Bu durum, nihayetinde Avrupa’da satılan bazı ürünlerin fiyatlarının artmasına neden olabilir.”
Fransa’nın ise Trump’ın çelik, alüminyum ve otomobillerle ilgili gümrük tarifelerine dair ilk açıklamalarından, Almanya ve İtalya’ya göre daha az etkileneceği düşünülüyor. Almanya ve İtalya, ABD’ye büyük miktarlarda otomobil ihracatı yaparken, Fransa’nın otomobil ihracatının aynı oranda yüksek olmaması nedeniyle Trump’ın aldığı tarife kararları, Fransa’nın ihracatına daha az zarar verdiği düşünülüyor. Fransa’nın dış ticareti büyük ölçüde Euro Bölgesi’ne yönelik: AB pazarı, Fransa’nın toplam ihracatının yaklaşık yüzde 60’ını oluşturuyor. Ancak, Fransa’nın ABD’ye yaptığı bazı önemli ihracatlar, yeni gümrük vergilerinden olumsuz etkilenebilir. Özellikle havacılık, alkollü içkiler ve lüks ürünler, Fransa’nın ABD’ye en çok ihraç ettiği sektörlerden ve bu ürünler yeni tarifelerle ciddi şekilde zarar görebilir.
AB, Trump’ın Tarife Hamlesine Nasıl Yanıt Verecek?
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD’nin karşılıklı tarifeleri duyurmasının ardından yaptığı açıklamalarda ABD Başkanı Donald Trump’ın AB de dahil bütün ülkelere yönelik duyurduğu tarifelerin dünya ekonomisine büyük bir darbe olduğunu belirtti ve bundan derin üzüntü duyduğunu vurguladı. Von der Leyen, karşılıklı tarifelerin muazzam sonuçlar doğuracağına işaret ederek, “Küresel ekonomi büyük zarar görecek, belirsizlik artacak ve korumacılık daha fazla yükselecek. Bunun sonuçları dünya çapında milyonlarca insan için korkunç olacak.” dedi.
Von der Leyen, transatlantik ticarette engelleri kaldırmak için ABD ile müzakere etmeye her zaman hazır olduklarını anımsatarak, “Aynı zamanda, karşılık vermeye de hazırız. Çelik üzerindeki tarifelere yanıt olarak ilk karşı önlem paketini zaten tamamlıyoruz. Şimdi, müzakereler başarısız olursa çıkarlarımızı ve işletmelerimizi korumak için daha fazla karşı önlem almaya hazırlanıyoruz.” ifadelerini kullandı. Yeni tarifelerin dolaylı etkilerinin neler olacağını yakından takip edeceklerine işaret eden von der Leyen, “Küresel kapasite fazlasını ve pazarımıza damping yapılmasını (sönümlendirme hamlesi) kabul etmeyiz.” dedi.
Uluslararası Ticaret Komitesi Başkanı ve ABD Daimi Raportörü Bernd Lange, yaptmış olduğu bir basın açıklamasında AB yetkililerin olası ticaret gerilimlerine karşı sert bir duruş sergileyeceklerini ve AB’nin yasal, meşru, orantılı ve kararlı önlemlerle yanıt vereceği belirtti.
Trump’ın Tarife Politikası ABD İçerisinde de Tartışılıyor
Yeni gümrük vergileri ABD’de de yeni tartışmalara yol açtı. ABD borsası, Trump’ın gümrük vergisi açıklamalarına olumsuz tepkilerle karşılandı. Uzmanlara göre artık borsaları dalgalı bir dönem bekliyor. Avro, 3 Nisan’da dolar karşısında yüzde 2’den fazla değer kazanarak son 9 yıldaki en iyi gününü yaşadı. Yatırımcılar, Başkan Donald Trump’ın ABD ticaret ortaklarına beklenenden daha sert tarifeler açıklamasının ardından dolardan uzaklaşıp, avroyu tercih etti.
Finansal boyuttaki etkilere ek olarak, ekonomistler ortalama bir ABD’li ailenin yaşam maliyetini binlerce dolar arttırabileceği uyarısında bulunuyor. Marquette Hukuk Fakültesi tarafından yapılan bir ankette, Trump’ın ikinci dönemindeki kararlarının halk üzerindeki etkisi ölçüldü. Sonuçlara göre, ABD’lilerin yüzde 58’i Trump’ın açıkladığı tarifelerin ekonomiye zarar vereceğine inanırken, yüzde 28’i faydalı olacağını savunuyor. Katılımcıların yüzde 58’i bu politikaların enflasyonu artıracağını öngörüyor.
Öte yandan, ABD’lilerin yüzde 43’ü Trump hakkında olumsuz görüşe sahipken, yüzde 64’ü kurumların kapatılmasının başkanın yetkisi dışında olduğunu düşünüyor. Ayrıca, ankete katılanların yüzde 70’i de Trump’ın kararlarına karşı hüküm veren yargıçların azledilmemesi gerektiğini belirtiyor. (AA,P)