'Avicenna Bursu'

“Başarılı Müslüman Gençleri Teşvik Ediyoruz.”

Avicenna Öğrenim Kurumu, Almanya’da devlet tarafından desteklenen 13 özel yetenek destek kurumunun en yenisi ve bu yıl burs programına 65 öğrencisiyle başladı. Kurumun direktörü Hakan Tosuner ile hizmetlerinin içeriğini ve amaçlarını konuştuk.

Ne zaman kuruldu Avicenna ve böyle bir kuruluşu hayata geçirme fikri kimlerin öncülüğünde, nasıl oluştu?

2010 yılında Beşir Hüseyin ve Matthias Meyer isimli, biri Müslüman, diğeri gayrimüslim iki öğrenci, yetenekli Müslüman öğrencileri teşvik etmek için bir kurum kurulması fikriyle Prof. Bülent Uçar’a müracaat ettiler. O seneden itibaren birçok destekçi ile birlikte Avicenna Burs Programı üzerinde çalışıldı. 2012 Nisan ayında Osnabrück’te, İslam’ın Almanya’daki çeşitliliğini kendi bünyesinde yansıtan bir dernek kuruldu. Müslümanlar ve gayrimüslimler, bireyler ve dernekler, Türk ve Arap kökenli Müslümanlar, Almanya’daki genç Müslümanların daha iyi eğitim imkânlarına kavuşmaları için çaba sarf etti. Müslüman cemaatin çeşitliliğinin çalışmamızın bir parçası olmasının da ötesinde bu çeşitlilik, bursiyerlerimizde de kendisini gösteriyor.

Haziran 2013’te nihayet kurumumuz, Berlin’de Federal Eğitim Bakanı Wanka’nın da katıldığı bir basın toplantısıyla Almanya’daki öğrencileri desteklemek için kurulan ve devlet tarafından teşvik edilen mevcut 12 kurum arasına alındı. Bu, Almanya’daki Müslüman toplum için tarihî bir andı. Eğitim politikaları açısından da Almanya’daki fırsat ve eğitim eşitliğine önemli ve sürdürülebilir bir katkıydı.

2014 yılının başında Osnabrück’teki merkezimize taşındık. Şubat ayında ilk burs programımız için ilanımızı kamuoyuyla paylaştık. Henüz ilk senede 600 başvuruyla karşılaşınca beklentilerimizin karşılandığını görmekten memnuniyet duyduk.

Avicenna’nın amacı tam olarak nedir?

Burs programımızla başarılı ve toplumsal meselelerde aktif, her bölümden Müslüman öğrencileri maddi ve fikrî olarak desteklemek amacı taşıyoruz. Böylece öğrenim, şahsi gelişim, akademik yetkinlik ve mesleki kariyer için mümkün olan en iyi çerçeveyi sunmak istiyoruz. Genç Müslümanlar genellikle sosyo-ekonomik olarak zor şartlardan geliyorlar. Ne yazık ki Müslümanlar arasında yüksek öğrenim görme oranı ortalamanın altında. Müslüman öğrenciler yüksek öğrenime başlama potansiyeline sahip olmalarına rağmen çoğu zaman üniversiteye gitmeyi göze alamıyor ya da başladıkları öğrenimi yarıda bırakıyor. Bu, finansal nedenler dolayısıyla olabildiği gibi, bilinçsiz bölüm tercihleri de bunda rol oynayabiliyor.

Avicenna Bursu ile bu öğrencilerin maddi olarak kaygı duymadan öğrenimlerine devam edebilmelerini sağlamak istiyoruz. Ellerindeki kaynakları öğrenimlerine ve toplumsal angajmanlarına ayırmalarını istiyoruz. Burs programımızın uzun vadede amacı, sorumluluk sahibi, angaje olmuş ve yetkin Müslüman bireylerin yetiştirilmesine katkı sağlamak ve bu kişileri bilim, toplum, ekonomi, siyaset ve kültür gibi alanlardaki idari mekanizmalara hazırlamak.

Finansmanı nasıl sağlıyorsunuz?

Avicenna, Almanya’da devlet tarafından desteklenen 13 özel yetenek destek kurumunun en yenisi. Program, Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı, Mercator Vakfı ve özel bursverenler tarafından destekleniyor. Programa, 2018 yılına kadar Eğitim ve Araştırma Bakanlığı 10 milyon Euro, Mercator Vakfı ise 1 milyon Euro maddi destek verecek. Gelecekte daha yetkin ve farklı fikirlerin uygulanabildiği bir program sunmaya devam edebilmek için özel bağışçılar tarafından desteklenme konusunda daha fazla çaba göstereceğiz.

Destek olduğunuz öğrenciler ağırlıklı olarak kimler?

Bursiyerlerimizin neredeyse tamamı Müslüman, yaklaşık üçte ikisi bayan, yüzde 95 oranında göç kökenine sahip ve ağırlıkla sosyo-ekonomik olarak zor şartlardan geliyorlar. Bursiyerlerimiz, ailelerinde ilk akademisyenler ya da yükseköğrenim gören kişiler, üniversitelerde, cami cemiyetlerinde, çocuk ve gençlik gruplarında, ev ödevlerine yardım derneklerinde ya da partilerde aktifler, böylece toplumda çok geniş kesimlere ulaşıyorlar.

Almanya’nın her yerinden bursiyerimiz var. Okunan bölümler açısından da çeşitlilik söz konusu: Bursiyerlerimiz arasında geleceğin pedagogları, doktorları, avukatları, mühendisleri, mimarları ve ilahiyatçıları bulunuyor. Gayrimüslim öğrenciler de İslam ağırlıklı bir bölümde okuyorlar ya da İslam’la diyalog konusuna özel ilgi duyuyorlarsa bursumuza başvurabilirler.

Başvurularda en çok dikkat ettiğiniz husus hangisi?

Öncelikle 600 başvurunun bizim için çok güzel bir sonuç olduğunu söyleyebilirim. Bu bize Müslüman cemaat içinde büyük bir potansiyel olduğunu gösteriyor. Bizim bu potansiyeli sadece keşfetmemiz, başvuru konusunda öğrencileri cesaretlendirmemiz ve sonuçta teşvik etmemiz gerekiyor. Kriterlerimiz; ortaya konulan akademik performans, angajman ve bizim burs programımızla özdeşleşme. Çok iyi notlara sahip olup sosyal olarak angaje olmayanların burs almaları pek mümkün değil. O nedenle, kendi alanlarında başarı sahibi, aynı zamanda toplumda sorumluluk üstlenen bu kadar fazla kişinin başvurularını almak bizi çok sevindirdi.

Alman medyasının ve siyasetçilerinin kurumunuza teveccühü ve desteği söz konusu. Bu desteği nasıl açıklıyorsunuz?

Bunda farklı faktörlerin bir araya gelmesinin etkili olduğunu düşünüyorum. Biz, eğitim politikaları açısından Almanya’da öncü bir projeyiz. Kurumumuzla devlet (Eğitim Bakanlığı) ve sivil toplum (Mercator Vakfı, Müslüman cemiyet ve dinî cemaatler), genç Müslümanlar için eğitim sektörünü ve böylece bütün bir toplumu sürdürülebilir bir şekilde harekete geçirmek için bir araya geldi. Bu Almanya’da bir dönüm noktası. Burada ülkemizin ortak geleceğine yatırım söz konusu. Biz de hakkında ne yazık ki çok fazla şey duyamadığımız başarılı Müslüman gençleri bir araya getiriyor ve onları teşvik ediyoruz.

Avicenna’nın geleceğe dair vizyonunu ve en önemli hedefinin ne olduğunu da sormak istiyorum. Söz gelimi 20 yıl sonra Avicenna hangi hedeflere ulaşmış olmayı istiyor?

20. senemizi kutladığımızda birkaç yüz bursiyeri programımızda görmek isterim. Avicenna, Alman eğitim coğrafyasında bir kalite markası olarak yer almalı. Almanya’da yüksek öğrenim görmek isteyen her Müslüman genç, Avicenna’yı, parçası olmak isteyeceği bir kurum olarak görmeli. Programımızın idari pozisyonlarda karar alıcı konumunda bulunan ve toplumumuzu aktif ve yapıcı olarak şekillendiren binlerce mezunu olmalı. Öğretim görevlileri ya da işverenler, başvuru evraklarını incelediklerinde “Avicenna Burs Programı” ibaresini gördüklerinde, sıradışı bir şahsiyetle karşı karşıya kaldıklarını düşünmeliler. Bunlar, Avicenna ile ilgili dileklerim.

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler