'Britanya Müslümanlar Konseyi'

Çin’e Karşı Eylem Çağrısı: “Uygurlara Uygulanan Baskı Politikaları Durdurulsun”

Britanya Müslümanlar Konseyi, İngiliz hükümetine Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlalleri nedeniyle Çin'e karşı güçlü ve somut eylemde bulunma çağrısı yaptı.

Fotoğraf: Chris Redan / Shutterstock.com

İngiltere’de 500’e yakın cami ve derneği çatısı altında bulunduran, ülkenin en büyük Müslüman sivil toplum kuruluşu olan Britanya Müslümanlar Konseyinin yaptığı açıklamaya göre, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab’a, Uygur Türklerine karşı uygulanan baskı politikalarının durdurulması için Çin‘e karşı eylem çağrısının yapıldığı bir mektup gönderildi.

Uygur Müslümanlarının durumun daha kötüye gittiğine dikkat çekilen mektupta, Müslümanlara yönelik zulüm politikalarının devam ettiği, zorla doğum kontrol yöntemlerinin uygulandığı ve bir milyondan fazla Uygur Türkü’nün herhangi bir yargılama olmadan toplama kamplarında tutulduğu hatırlatıldı. Mektupta, Çin’e karşı güçlü ve somut bir önlem alınmadığı takdirde Uygur Türklerinin etnik temizliğe maruz kalacağı vurgulandı.

İngiltere Müslümanlar Konseyi Genel Sekreteri Harun Khan imzalı mektupta, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşananların İngiltere’de ve tüm dünyada Müslümanları derin endişeye sevk ettiği belirtilirken uluslararası toplumun yaşananlara somut eylemlerle karşılık vermediği sürece durumun daha da kötüye gideceği uyarısında bulunuldu. Dışişleri Bakanı Dominic Raab’a gönderilen mektupta, İngiltere’ye, güçlü diplomatik araçlarını kullanarak Çin’e karşı yaptırımlar dahil olmak üzere somut ve güçlü eylemde bulunması çağrısı yapıldı.

Fransa, İnsan Hakları İhlallerinden Endişe Duyuyor

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlallerinden endişe duyduklarını belirtti. Le Drian, Ulusal Meclis’te yaptığı açıklamada, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki durumu dikkatle izlediklerini söyledi. Le Drian, Çin’de Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde “eğitim merkezi” adı altında faaliyet gösteren kampların kapatılması çağrısında bulundu. Le Drian, Uygur Türklerine yapılan muamelelerin kabul edilemez olduğunu ve bunları kınadıklarını belirterek, Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ne uluslararası gözlemcilerin derhal girmesini izin vermesi gerektiğini söyledi.

Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Tartışmalı Kamplar

Çin’de son yıllarda Uygur Türklerinin yaşadığı Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde “eğitim merkezi” adı altında faaliyet gösteren kamplar ile Uygurların kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller, uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor. Pekin’in “mesleki eğitim merkezleri” olarak adlandırdığı ancak uluslararası kamuoyunun “yeniden eğitim kampları” şeklinde tanımladığı yerlerde, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur’un kendi rızası dışında tutulduğu tahmin ediliyor.

Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde kaç kamp bulunduğuna, bu kamplarda kaç kişinin olduğuna ve bu kamplardaki kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor. Çin’in, bölgede yaşayan Müslüman Uygurlara, Çince dil eğitimi ile mesleki ve kültürel kurslar verdiğini öne sürdüğü kampların durumu hakkında net verileri paylaşmaması, uluslararası kamuoyunda derin kaygılara yol açıyor.

BM İnsan Hakları Konseyine üye 22 ülke, Temmuz 2019’da Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Uygurlar ve diğer azınlıklara yönelik muamelesini eleştiren ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısında bulunan mektubu imzalamıştı. BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin şimdiye kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi. Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini geri çeviriyor. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler