'Sığınmacı Krizi'

Belçika, Sığınmacı Politikalarındaki Suistimaller Nedeniyle Suçlu Bulundu

Brüksel’de asliye mahkemesi, Belçika devletini sığınmacılara yasal olarak barınma hakkı sağlamakta başarısız olduğu gerekçesiyle suçlu buldu.

Fotoğraf: Shutterstock.com

Belçika Devleti ve Federal Sığınmacı Kabul Ajansı (Fedasil), sığınmacılara yasal olarak barınma hakkı sağlamakta başarısız olduğu nedeniyle suçlu bulundu. Başkent Brüksel’de bulunan Asliye Mahkemesi, devleti, sığınmacı krizinin yönetimindeki ciddi suistimaller nedeniyle kınadı.

Belçikalı medya kuruluşu Belga’nın haberine göre, devlet, yükümlülüklerini yerine getirmemesini “mücbir sebep” ilkesiyle gerekçelendirdi. Büyük bir mülteci akını gerçekleşmesi, yeni kabul merkezleri açmadaki zorluklar ve Ukrayna’daki savaş temel gerekçeler olarak gösterildi. Ancak bu argümanlar mahkeme tarafından yeterli bulunmadı.  Mahkeme, mülteci akınının “öngörülemez bir unsur” olmaması nedeniyle mücbir sebep argümanının kabul edilemez olduğuna karar verdi.

Sığınmacılara Tazminat Ödenmesi

Mahkeme ayrıca devlet ve Fedasil’i kınayarak, nisan ayından bu yana Brüksel’de Dışişleri Bakanı’nın partisinin (CD&V/EPP) genel merkezi yakınındaki terk edilmiş binalarda yaşayan 80 sığınmacıya tazminat ödenmesini, onların beslenme ve barınma ihtiyaçlarının karşılanmasını talep etti.

Mahkeme, merkezlerdeki yer eksikliğini telafi etmek için alınan geçici tedbirlerin yetersiz olduğuna karar verdi. Flaman medya ajansı VRT’nin haberine göre mahkeme ayrıca Fedasil ve devletin yasada belirtilen yükümlülüklerini imkânlarına bağlı olarak gönüllü derneklere ya da sınırlı kaynaklara sahip insani yardım kuruluşlarına devredemeyeceğini de ekledi.

Sivil Toplum Örgütleri, Devleti Mahkemeye Verdi

Belçika’da bulunan bazı sivil toplum örgütleri, “Belçika’nın sığınmacıları karşılama yükümlülüğü” ile ilgili olarak “olağan suiistimal” gerekçesiyle devleti mahkemeye vermişti.

Diğer taraftan mahkeme, devletin krizi ele alırken karşılaştığı engelleri kabul etti. Normal şartlarda Mülteciler ve Vatansız Kişiler Genel Komiserliği’nin (CGRA, Commissioner General for Refugees and Stateless Persons) sığınma başvurusu sonrasında altı ay içinde karar vermesi gerekiyor. Ancak, COVID-19 salgını bu süreci önemli ölçüde geciktirirken, aynı zamanda göçmen sayısı ciddi derecede arttı: 2022’de Belçika’da yaklaşık 37 bin sığınma başvurusu kaydedilirken bu sayı 2021’e kıyasla yüzde 40 artış gösterdi.

Federal Devlete Binden Fazla Mahkumiyet Kararı

2023’ün ilk çeyreğinde hükümet, zorunlu geri dönüşlerin sayısını iki katına çıkardı ve göç konusunda yeni bir anlaşma yaparak krizle mücadele etmek için önlemler aldı. Diğer hususların yanı sıra yeni anlaşma, Başbakan Alexander De Croo’nun “tarihi” olarak nitelendirdiği bir rakamla, hâlihazırda mevcut olan 8 bine ek olarak 2 binden fazla ek kabul yeri oluşturulmasını gerektiriyordu. Mahkemeye göre bu tedbirler yeterince hızlı alınmadı ve Belçika devleti uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmekte yetersiz kaldı.

Sığınmacıların kabulünü sağlayamadığı gerekçesiyle Federal Devlet aleyhine bu zamana kadar bin 100’den fazla mahkumiyet kararı verildi. Fedasil benzer suçlardan dolayı 4 bin 500’den fazla kez mahkum edildi. Mahkeme son kararında ayrıca “önceki mahkumiyet kararlarının uygulanmamasının hukukun üstünlüğünün temellerini zayıflattığını” da açıkladı.

Kararı yorumlayan İltica ve Göçten sorumlu Devlet Bakanı sözcüsü Nicole de Moor, kararın de Moor’un “uzun zamandır söylediği şeyi, yani kayıt yaptıran her sığınmacının bir kabul yeri hakkına sahip olduğu” ilkesini teyit ettiğini söyledi. (P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#1

*Tüm alanları doldurunuz

  • Belçika'da Erkek Sığınmacılara Barınma Hakkı Verilmeyecek
    2023-08-30 15:41:08

    […] İnsan Hakları Federasyonu Başkan Yardımcısı Alexis Deswaef, Belçika hükümetinin sığınmacılarla ilgili uygulamalarının hem Belçika mahkemeleri hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri […]

Son Yüklenenler