'Protesto Eylemleri'

Refahın Azaldığı Avrupa’da Sokak Protestoları Aşırı Sağın mı Elinde?

Avrupa'da çiftçi protestoları, Kara Gömlekliler, Sarı Yelekliler gibi farklı görünümleri olan sokak protestoları, nasıl bir sosyolojik anatomiye sahip? Protestolar, özellikle üniversite eğitimi almamış yaşlı beyaz erkek nüfusun hayat pahalılığı ve göç karşıtlığı gibi konularda hükûmete karşı duyduğu öfkeden besleniyor.

Strazburg şehrinde traktörleriyle A35 anayolunu kapatan çiftçiler. Fotoğraf: Sathiri Kelpa - AA.

Avrupa şehirlerinde aşırı sağ ve sağ popülizmin çeşitli biçimleriyle bağlantısı olan gruplar tarafından gerçekleştirilen yaygın protestolar, son zamanlarda ortaya çıkan bir olgu. Aşırı sağ çoğu ülkede giderek daha aktif hâle geldi ve sağ popülist partiler geniş halk kitlelerinden önemli ölçüde destek görüyor. Yakın zamana kadar sivil itaatsizlik ve sokak protestoları sağdan ziyade sol ile ilişkilendiriliyordu. Sağcı protestolar artık kamusal alanda daha da görünür hâle geldi. Genellikle sadece hükûmet karşıtı protestolar mahiyetinde olan bu tür olaylar, aşırı sağ tarafından kolaylıkla istismar edilebiliyor.

Farklı Avrupa Ülkelerinde Sokak Eylemlerinde Aşırı Sağ Varlığı

Bu trendi 2018’de Fransa’da akaryakıt vergisini protesto eden Sarı Yelekliler (Gilets jaunes) başlattı. Ülke çapında gösteriler ve sürücülerin sokakları kapatması şeklinde tezahür eden bu protestolar Fransa’da köklü bir gelenektir ve illa ki aşırı sağla ilgili olması gerekmez. Almanya’da ise geçtiğimiz günlerde bir çiftçi protestosu uzun traktör konvoylarıyla otoyolları kapatmıştı. Fransa’da olduğu gibi bu da hükûmet karşıtı bir protestoydu. Bu örnekte, Almanya için Alternatif (AfD) tarafından temsil edilen Alman aşırı sağı, davalarını ilerletmek için protestoları istismar etmekte gecikmedi. Fransa’da 2012-2013 yıllarında eşcinsel evliliğe karşı düzenlenen daha önceki protestolar da aşırı sağ unsurlar içeren protestolar olarak değerlendirilebilir. İspanya’da 2023 yılında Madrid’de, sosyalist hükûmetin Katalan ayrılıkçılara yeni bir hükûmet kurma konusunda destek vermeleri karşılığında af teklif etme önerisine karşı 170 bin kişinin katıldığı büyük protestolar düzenlendi. İspanyol aşırı sağı Vox, sağ kamuoyunun çeşitli tonlarını da yansıtan protestolarda aktif olarak yer aldı. İtalyan hükûmeti, Roma’da çok sayıda erkeğin faşist selamı verirken görüntülendiği bir protesto videosunun internette dolaşmasının ardından neofaşist selamların yasaklanması için baskı altında. Kasım 2023’te Dublin’de ise geçtiğimiz günlerde bir okulun önünde Cezayir kökenli vatandaşlığa kabul edilmiş bir kişi tarafından gerçekleştirilen ve birkaç kişiyi ciddi şekilde yaralayan bıçaklı saldırının ardından isyan çıktı. İrlanda’daki Ulusal Parti gibi yükselen aşırı sağın kışkırttığı ayaklanmalar, daha önce aşırı sağ hareketlerle deneyimi olmayan ülkede önemli ölçüde yıkıma yol açtı ve sığınak olarak kullanılan evlerin yakıldığı olaylar yaşandı.

Düzensiz ve Değişken Sokak Protestoları

Bu hareketlerin önemine ve sosyolojik olarak nasıl anlaşılması gerektiğine bakacak olursak; bu protestoların bazılarının aşırı sağ tarafından organize edilmesi nedeniyle genelleme yapmak zor olsa da Sarı Yelekliler ve çiftçi protestolarında gibi vakalarda aşırı sağ, öfkeli kalabalıklardan istifade ediyor. Bu protestoların düzensiz, değişken ve türevleri başka yerlerde de görülebilen ve birbirini tetikleyen nitelikte olduğu söylenebilir. Düzensizdirler çünkü ani bir olay gibi ortaya çıkarlar, bir anda ortadan kaybolabilirler veya başka biçimlere dönüşürler. Çoğunlukla nispeten az kişiden oluşurlar, örneğin Sarı Yelekliler’in sayısı ve etkinliği azalıyor gibi görünüyor.

Bu protestolar genellikle şekilsiz ve belirsizdir. Almanya’da AfD’nin desteklediği çiftçi protestolarında olduğu gibi örgütlü bir hareket tarafından boyutlandırılana kadar Telegram gibi sosyal medya platformları dışında bir organizasyondan yoksundurlar. Yayılmaları, büyük ölçüde protestoların medyada dikkati çekmesine ve şikayetlerin genel toplumsal şikayetlerle örtüşmesine veya ne derece başarı gösterdiğine bağlıdır. Bu sadece sağcı protestolara özgü bir mantık değildir, aynı zamanda solcu protestoların da bir özelliğidir. Başarısız bir protesto örneği olan Dublin ayaklanmaları, İrlanda’daki kamuoyu protestolara son derece düşmanca yaklaşmasına rağmen Fransa’da protestolara yol açmıştır.

Bu tür olaylar, özellikle üniversite eğitimi almamış yaşlı beyaz erkek nüfusun hayat pahalılığı ve göç karşıtlığı gibi konularda hükûmete karşı duyduğu öfkeden besleniyor. Kovid-19 sokağa çıkma yasakları şüphesiz daha sonra meydana gelen birçok sokak protestosu için zemin oluşturdu. Bu ortam, komplo teorilerinin, sağcı popülistlerin ve özgürlükçü hareketlerin kolayca başka biçimlere evrilebildiği bir altyapı hazırladı.

Azalan Servet ve Artan İstikrarsızlık

Daha yapısal bir perspektiften bakıldığında bu olaylar, gelir eşitsizlikleri ve gelir durgunluğu yaşayan pek çok işçinin sosyal statüsünün düşmesi ve fırsatların azalması sonucunda Batı toplumlarında artan istikrarsızlığın bir ürünüdür. Kötüleşen koşullar, özellikle otoriter eğilimlere sahip kişilerde tekil meselelerden göç karşıtlığına çeşitli konularda mağduriyet ve kızgınlık duygularını tetikliyor. Protestoları genellikle toplumda ekonomik olarak en kötü durumda olanlar değil, servetlerinin azaldığını düşünenler destekliyor.

Almanya örneğinde olduğu gibi, çiftçi protestolarının uzun bir geçmişe sahip olmasında kültürel faktörler de rol oynuyor. İtalya’da Kara Gömlekliler hareketi ile faşist gelenek güçlü örgütlü köklere sahiptir. 2010’ların başında uluslararası bağlam sol içerikli protestoların yükselişte olduğu bir bağlamdı, ancak eski Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump’ın başkanlığı ve Rusya ile ittifak hâlindeki siyasi otoriterlikten bu yana zemin, küresel istikrarsızlıktan da faydalanan sağa doğru kaydı. Kriz zamanlarında insanların ilerici politikalardan ziyade otoriter politikaları benimseme olasılığı daha yüksektir.

Sağcı protestoların önemine ilişkin olarak, potansiyel etkilerini küçümsememekle birlikte, karşı eğilimlerin de mevcut olduğunu belirtmek gerekir. İrlanda örneğinde, ayaklanmalara ve aşırı sağa karşı halkın muhalefeti, kenti aşırı sağdan geri almak için geniş çaplı karşı protestolarla ters etki yarattı. Birleşik Krallık’ta Brexit sonrası İngiliz Savunma Ligi gibi popülist sağın yükselişine rağmen, son zamanlardaki en büyük gösterilerden biri Kasım 2023’te Londra’da düzenlenen Filistin yanlısı barışçıl gösteri olmuştur. Polonya ve İspanya’da 2023 yılında yapılan seçimler aşırı sağ için büyük bir gerileme oldu. Paradoksal olarak, aşırı sağ partiler hükûmete girdikçe, kendilerini hükûmet karşıtı olarak sunma kapasiteleri tehlikeye giriyor.

 

*Bu yazı Anadolu Ajansı’nın analiz metni olarak yayımlanmıştır.

Gerard Delanty

Gerard Delanty, Sussex Üniversitesi’nde Fahri Sosyoloji Profesörüdür. En son kitabı: “Geleceğin Duyguları: Bugünün dünyasında geleceğe dair çelişkili fikirler” (Senses of Future: Conflicting ideas of the future in the world today) (De Gruyter 2024)

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler