'ABD'

ABD’de Filistin Destekçileri Sınır Dışı Ediliyor: İhbarların Arkasında Kim Var?

ABD'de göçmenlik davalarına bakan yargıç Jamee Comans mart ayında tutuklanan Filistinli aktivist Mahmoud Khalil’in sınır dışı edilmesini uygun buldu. Filistin destekçilerine açılan yüzlerce vize davasına emsal olabilecek kararı, New York’ta Times meydanında binlerce kişi protesto etti. ABD’nin Filistin destekçisi öğrencileri tespit etmek için siyonist bir organizasyondan yardım aldığı dikkat çekti. İşte detaylar…

Filistin yanlısı protestocular, "ICE kampüslerimizden defol, öğrencilerimizin ellerini çekin" yazılı pankartlarla, New York’ta, Columbia Üniversitesi Manhattanville kampüsünde Mahmoud Khalil'in tutuklanmasını protesto ediyor. | 14 Mart 2025 | Fotoğraf: Here Now, Shutterstock.com

ABD’de göçmenlik davalarına bakan yargıç Jamee Comans, Filistin destek gösterilerine öncülük ettiği gerekçesiyle gözaltına alınan Filistinli aktivist Mahmoud Khalil’in sınır dışı edilmesinin uygun olduğuna karar verdi. Karar, New York kentinde protestolarla karşılanırken, Filistin’i desteklediği için tutuklanan diğer öğrencilerin davalarını ve vize statülerine dair endişeleri gündeme getirdi.

Comans, New York’ta yaşadığı apartmanda gözaltına alınarak Louisiana’daki bir göçmenlik tesisine götürülen Columbia Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Khalil hakkındaki kararını açıkladı. Louisiana’da göçmenlik davalarına bakan Yargıç Comans’ın kararı, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesinin (ICE) Khalil’e karşı açtığı sınır dışı davasında ABD hükümeti lehine oldu.

Yargıç, iddianame içeriğinin ICE yetkililerine sınır dışı sürecine devam edilmesi için “yeterli dayanağı sağladığını” belirtti. Comans, 1952 tarihli bir yasaya atıfta bulunarak, Dışişleri Bakanı’nın “potansiyel olarak ciddi olumsuz dış politika sonuçları doğurabilecek” yabancı uyrukluları sınırdışı etme yetkisine sahip olduğunu belirtti.

Sınır dışı kararı, Columbia Üniversitesinde Filistin’e destek için kurulan kampın eski baş müzakerecisi olduğu belirtilen Khalil’in 8 Mart’ta gözaltına alınarak Louisiana’daki ICE merkezine götürülmesinin üzerinden yaklaşık 1 ay geçtikten sonra geldi. Khalil’in avukatlarının 23 Nisan’a kadar karara itiraz hakkı bulunuyor.

Öte yandan, Filistinli aktivistin gözaltına alındığı ilk günden bu yana ABD’de birçok sivil toplum örgütü ve eğitim kuruluşuyla birlikte bazı siyasetçiler de hem Khalil hem de benzer gerekçelerle gözaltına alınan diğer öğrenciler için destek açıklamalarında bulunurken, hükümetin bu yöndeki politikalarını eleştirmeye devam ediyor. Bu doğrultuda, ABD’de anayasanın birinci maddesiyle koruma altına alınan düşünce özgürlüğüne vurgu yapmak için Khalil’in tutuklanması akabinde başkent Washington’da gösteriler düzenlenmişti.

New York’ta Khalil ve Filistin İçin Binlerce Kişilik Protesto

Göç mahkemesinin kararı üzerine 13 Nisan günü ABD’nin New York kentinde Mahmoud Khalil’in salıverilmesi için gösteri düzenlendi. New York Post’un haberine göre, binlerce kişi, Filistinli aktivist Khalil’e destek olmak amacıyla Times Meydanı’nda bir araya geldi.

Göstericiler, “Khalil’e özgürlük” ve “Ellerinizi öğrencilerden çekin” yazılı pankartlar taşıdı. Yağmura rağmen süren gösteriye katılanların arasında Filistin asıllı Amerikalı aktivist Linda Sarsour da yer aldı. Sarsour, Times Meydanı’nda yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

“Marco Rubio, Mahmoud Khalil’in politikasının ABD dış politikası ve Amerikan çıkarlarına karşı olduğunu söylediğinde, ben de yüksek sesle şunu belirtmek istiyorum: Ben de ABD dış politikasına karşıyım.”

ABD’de Columbia Üniversitesi protestolarına öncülük eden aynı üniversitenin yüksek lisans öğrencisi Filistinli aktivist Mahmoud Khalil, 8 Mart’ta eşiyle evine giderken bina girişinde gözaltına alınmıştı.

Avukatı Amy Greer, Khalil’in, “yeşil kartlı daimi ikametgah sahibi” olarak ABD’de bulunmasına ve eşinin Amerikalı olmasına rağmen Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi yetkililerince tutuklandığını ve yeşil kartının iptal edildiğini belirtmişti. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, sosyal medya platformu X’teki hesabından yaptığı paylaşımda, “Amerika’daki Hamas destekçilerinin vizelerini veya yeşil kartlarını iptal edeceğiz, böylece sınır dışı edilebilecekler.” ifadesini kullanmıştı.

Avukatlarının mahkemeye başvurması üzerine New York Bölge Mahkemesi yargıcı, Khalil’in sınır dışı edilmesine geçici engel kararı koymuş, ardından Khalil’in gözaltına alındıktan sonra New Jersey’e götürülmesi nedeniyle davayı New Jersey Bölge Mahkemesine havale etmişti.

Rümeysa Öztürk Aleyhine Kanıt Bulunamadı

Benzer gerekçelerle gözaltına alınan, Tuft Üniversitesinde doktora yapan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk’ün sınır dışı edilmesi talebiyle açılan dava 14 Nisan’a ertelenmişti.

Öztürk, 25 Mart akşamı arkadaşlarıyla iftar yapmaya giderken yüzleri maskeli 6 Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlisi tarafından gözaltına alınmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk’ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve sınır dışı edileceğini açıklamıştı.

Washington Post (WP) gazetesinde açıklanan mart tarihli bir bildiri, ABD İç Güvenlik Bakanlığının (DHS) Öztürk’ün İsrail karşıtı eylemlerde bulunduğu gerekçesiyle vizesinin iptalini önermiş olduğunu ortaya koydu.

Bildiriye göre, üst düzey yetkili Andre Watson, Öztürk’ün İsrail karşıtı bir eyleme katılması ve Tufts Üniversitesi’ni İsrail’le bağlantılı şirketlerden yatırımlarını çekmeye çağıran bir yazı kaleme alması dışında, söz konusu iddiaları destekleyecek herhangi bir kanıt bulunmadığına dair geri dönüş sağladı.

Filistin Desteğine Öğrenci Vizelerinin İptali Devam Ediyor

Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Filistin’e destek gösterilerine katılan öğrencilerin sınır dışı edilmesini mümkün kılan kararnamesinin ardından ülke genelinde öğrenci ve mezunlara yönelik vize iptalleri devam ediyor.

ABD basınındaki haberlere göre, ülkenin önde gelen üniversitelerinde öğrenim gören ya da eğitimini yeni tamamlayan yüzlerce öğrencinin vizeleri sonlandırıldı. California Üniversitesi (UCLA) Rektörü Julio Frenk, yaptığı açıklamada, 6 mevcut öğrenci ve 6 mezunun vizelerinin iptal edildiğini doğruladı.

Benzer şekilde, California Berkeley Üniversitesi 6 öğrencisinin, Stanford Üniversitesi ise 4 öğrenci ve 2 mezununun benzer şekilde etkilendiğini açıkladı. Öte yandan, geçen sene Filistin’e destek gösterileriyle gündeme gelen Columbia Üniversitesinde öğrenim gören 4 uluslararası öğrencinin vizelerinin de iptal edildiği bildirildi.

ABD Başkanı Donald Trump, 30 Ocak’ta Filistin’e destek gösterilerine katılan öğrencilerin sınır dışı edilebilmesine kapı aralayan “antisemitizmle mücadele” temalı başkanlık kararnamesine imza atmıştı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da 27 Mart’ta “Hamas’a destek verdiklerini” ileri sürdüğü en az 300 yabancı öğrencinin vizesinin iptal edildiğini açıklamıştı.

ABD Filistin’i Destekleyenleri Tespit Etmek İçin Siyonist Organizasyonu Kullanıyor

ABD’de İsrail’in yardımıyla Filistin’e destek veren öğrenciler ve kişilere karşı jurnalcilik yapan siyonist organizasyon Betar US, antisiyonist Yahudileri de hedef alarak ülkeye girişlerinin yasaklanması için isimlerini İsrail hükümetine veriyor. Organizasyon, antisiyonist Yahudileri de hedef alıyor.
İnternet sitesinde kendisini Ze’ev Jabotinsky’nin 1923’te kurduğu revizyonist siyonizmin “Kuzey Amerika kolu” olarak tanımlayan organizasyon, ABD’deki en aktif siyonist örgüt olduğunu öne sürüyor. Sitede Betar’ın dünya genelindeki işleri yürüten ana merkezinin, Tel Aviv’de bulunan “Bet Jabotinsky” adlı merkezde yer aldığı, organizasyonun aynı zamanda ABD, Avrupa ve İngiltere’de de ofislerinin olduğu belirtiliyor.

Daha önce birçok kez ABD’de Filistin’e destek veren, protestolar ve destek gösterilerine katılan öğrencilerin isimlerini hükümete bildirdiğini kabul eden organizasyon, Filistin destekçisi ve antisiyonist olarak tanımladığı kişilerin de bilgilerini ifşa ediyor.

Organizasyon, siyonizm karşıtı Yahudilerin listelendiği belgeye her geçen gün yeni isimlerin eklendiğini, ABD, Kanada, Latin Amerika, Fransa ve İngiltere’den Yahudilerin adlarının da yer aldığını belirtti. Bu kişilerin isimlerini ülkeye girişlerinin yasaklanması için İsrail hükümetine verdiğini teyit eden organizasyon, fotoğraflarını, nerede çalıştıklarını ve faaliyetlerini sosyal medyada detaylı şekilde paylaşıyor.

Siyonizm Karşıtı Yahudiler de Hedef Tahtasında

X hesaplarında “İsrail’e girişlerinin yasaklanmasını önerdiğimiz diaspora Yahudilerinin isimlerinin yer aldığı bir listeyi çok sayıda İsrailli hükümet yetkilisine ilettiğimizi teyit ediyoruz.” paylaşımını yapan organizasyon, bu kişileri “düşman” olarak tanımladı.
Organizasyon, “Yahudi devleti için tehlike teşkil eden Yahudilerin listesi”ni oluşturmayı amaçladığını belirtti. Organizasyonun düşman olarak tanımladığı Yahudilerin arasında ABD vatandaşı Yahudi gazeteci Peter Beinart, “Jewish Voices for Peace”, “Code Pink” ve “New Israel Fund” gruplarının liderleri yer alıyor.

Organizasyon, Yale Üniversitesinin Slifka merkezinde çalışan Yahudi asıllı Rachel Leiken’ı Filistin’e destek verdiği gerekçesiyle “Yahudilikte yanlış olan her şey” şeklinde nitelendirerek kişisel bilgilerini sosyal medyada paylaştı ve ülkeden ömür boyu menedilmesi için isminin İsrail İçişleri Bakanlığına verildiğini açıkladı.

Betar, organizasyonu Nazilerle karşılaştıran Shai Davidai’yi İsrail’in boykot edilmesi gerektiğini savunduğu gerekçesiyle ifşa etti. Organizasyon, Mahmoud Khalil için yürüyüşe katılanların, Birleşmiş Milletlerde (BM) İsrail karşıtlığını savunanların, İsrail’i boykot edenlerin ülkeye girmeyi beklememelerinin gerektiğini savundu.

Organizasyon, ayrıca İsrail Savunma Bakanı Gideon Saar, Kadının Statüsünü Geliştirme Bakanı May Golan, Diaspora Bakanı Amichai Chikli, Netanyahu’nun partisi Likud üyesi Meclis Başkanı Amir Ohana, İsrail Meclisi (Knesset) üyesi Sharren Haskel ve Başbakanlık Ofisi, iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet’ten (Şabak) ve İsrail devletindeki diğer istihbarat kurumları da dahil olmak üzere çeşitli devlet dairelerindeki birçok kişinin üyeleri olduğunu da teyit etti.

X hesaplarında “Gazze’de masum yok”, “Onların hepsi Nazi” gibi paylaşımlarda bulunan organizasyon, “Mossad Görevi” başlığıyla paylaştığı basın bülteniyle ilgililere 23-25 Haziran’da Gazze sınırında eski Mossad ajanları, Şin Bet komutanları ve İsrail ordusunun istihbarat subaylarıyla bir araya gelme imkanı sunuyor.

Betar, başka bir paylaşımda da Yahudilere zorunlu olmadıkça ABD’ye seyahat etmemeleri uyarısında bulundu. Paylaşımda, İbranice konuşmanın “tehlikeli hale” geldiği belirtilen ABD’nin İsrail’e yönelik yayımladığı seyahat uyarısına atıfta bulunuldu.

X sayfalarında sık sık İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya destek mesajları ileten organizasyon, bir paylaşımında “Bu savaş sürecinde Netanyahu’ya tam desteğimizi belirtmek isteriz. Savaştayız ve İsrail hükümetinin yanındayız.” ifadelerini kullandı.

Betar, yine X’te “Hamas’a destek verdikleri” gerekçesiyle ABD’de Filistin destekçisi binlerce kişinin ismini Trump yönetimiyle paylaşarak sınır dışı edilmelerine yönelik taleplerine ilişkin soruyu içeren ABD Dışişleri Bakanlığının basın toplantısından bir kesit paylaştı.

Bu videoda Bakanlık Sözcüsü Tammy Bruce’un, Betar’ın bu eyleminden ve organizasyonun Trump yönetimi yetkilileriyle arasında geçen diyalogdan haberinin olmadığını söylediği görülüyor. (AA, P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler