'Ramazan 2020'

Hapishanede Ramazan-III: “Cezaevinde İmsakiye Dağıtmak Laikliğe Aykırı”

Fransa’da hapishanelerde Müslüman mahkumlar için ramazan, koronavirüs ve laiklik anlayışı arasında geçiyor. Koronavirüs salgını yüzünden cezaevlerine gidemeyen manevi rehberler, mahkumlara telefonla danışmanlık vermeye başladı.

Fransa’da yeni tip koronavirüs vakalarının çoğalmasıyla birlikte cezaevlerinde 16 Mart’tan itibaren dışarıdan girişler yasaklandı. Buna bağlı olarak manevi rehberlerin Müslüman mahkumlar ile görüşmeleri de iptal edildi. 11 Mayıs’tan itibaren Fransa’da sokağa çıkma yasağı kaldırılsa da manevi danışmanların cezaevine giriş yasağı devam etti.

Aniden gelişen bu duruma ayak uydurmaya çalışan manevi danışmanlar, mahkumlara hizmetlerini sürdürmenin bir yolunu buldu. Böylece Fransa’da mahkumlara ulaşmak, onların soru ve sıkıntılarını dinlemek ve onları ramazan ayında yalnız bırakmamak için bir sosyal destek hattının kurulmasına karar verildi. Tüm din temsilcilerinin katılabildiği bu hatlara aynı anda en fazla 25 danışman bağlanabiliyor. Destek hattının saatleri 9:00 ila 18:00 arasında olup haftanın yedi günü hizmet veriliyor. Perspektif’e konuşan Fransa Ulusal Cezaevi Müslüman Manevi Danışmanlığı Genel Sekreteri Samia Ben Achouba’nın aktardığı verilere göre ramazanın başlangıcından nisan sonuna kadar gelen arama sayısı 567 olarak kayıtlara geçti. Mayıs’ın başından 18’ine kadar ise 988 çağrı alındı.

Fransa Cezaevlerinde Manevi Rehberlerin Sayısı Yetersiz

Fransız ceza infaz kurumlarında toplamda yedi din resmî olarak tanınıyor. Katolik manevi danışmanlar bu sahada çok uzun süredir varlıklarını sürdürse de, Müslüman manevi danışmanların cezaevinde resmî olarak tanınmaları ise 2006 yılına rastlıyor. 2020 verilerine göre Fransa’da toplam 280 Müslüman cezaevi manevi danışmanı hizmet veriyor. Ancak bu sayı yetersiz ve cezaevlerindeki Müslüman mahkum sayısına göre en az üç katına ihtiyaç duyuluyor. Nitekim Fransız toplumunda göçmenlerin varlığıyla birlikte yıllardır süren demografik değişim cezaevlerine de yansımış durumda. Fransa’da artan Müslüman nüfus cezaevlerinde de oldukça görünür.

Günümüzde Fransa’da cezaevleriyle alakalı en büyük sorunlardan biri kapasitenin üstünde yaşanan doluluk. Doluluk oranı ülke genelinde yüzde 140’ı, Paris bölgesindeki cezaevlerinde ise yüzde 200’ü bulmuş durumda. Tüm cezaevi manevi danışmanları bu duruma çözüm arama gayretiyle 2017 yılında bir araya geldi ve ortak bir basın açıklaması yaptı. İki kat doluluk gösteren cezaevleri için en az 15 bin tutuklunun serbest bırakılması teklifinde bulundular.

Fransa’da Manevi Rehberlere Yasal Statü Talebi

Fransız ordusundaki manevi danışmanlar maaşlı memur statüsüne sahipken hastane ve cezaevi manevi danışmanlarının böyle bir statüleri bulunmuyor ve bu sebepten birçok haktan da mahrumlar. 2014 yılında ülkedeki ulusal ve bölgesel cezaevi manevi danışmanları bir araya gelerek hükümetten yasal bir statü talebinde bulunmuş, maaşlı çalışan olmadıkları için maddi açıdan zorluk çektiklerini açıklamışlardı.

Fransa’da manevi danışmanların resmî bir statüye sahip olmamaları cezaevi yönetimi tarafından benimsenmemelerine ve sorun yaşamalarına da neden oluyor. Özellikle Müslüman manevi danışmanların sayılarının yavaş yavaş artmasıyla birlikte gerek müdür gerekse gardiyanların olumsuz davranışları kaydediliyor.

Bunlardan biri de ramazan ayında yaşandı. Ramazan ayının gelmesiyle birlikte Müslüman mahkumlara imsakiye dağıtmak isteyen manevi danışmanlar birtakım sorunlarla karşılaştı. Yönetime mail yoluyla gönderilen imsakiyelerin çıktısının alınması ve Müslüman mahkumlara dağıtılması veya ilan panosuna asılmasını rica eden manevi rehberler beklemedikleri bir tepkiyle karşılaştılar. Bazı cezaevi müdürleri bu isteği yerine getirirken, bazıları bunu yapmakla yükümlü olmadıklarını ve bunun laikliğe aykırı olduğunu belirtip reddetti. Gelen şikayetler üzerine Fransa Cezaevi Genel Müdürlüğü söz konusu isteklerin yerine getirilmesi konusunda müdürleri uyardı.

“Sadece Müslüman Mahkumlar Değil, Tüm Mahkumların Manevi Danışmanıyız”

Cezaevi ortamı hatalardan ders çıkarma, yalnız kalıp tefekkür etme ve ıslah olmaya fırsat oluştururken diğer yandan kötü koşullar, diğer mahkumların zorbalıkları gibi nedenler gergin bir atmosfer oluşturabiliyor. Cezaevindeki bu anormal dünyada manevi danışmanlarla normal bir ilişki kurmaları mahkumların psikolojik durumlarını olumlu yönde etkiliyor. Bir insanla oturup havadan sudan bahsetmek bile onlara iyi geliyor. İlk Müslüman kadın manevi danışman Messaouda Bouti-Houha, mesleklerinin kuşatıcı özelliğini öne çıkarmak ve herkese hizmet etmeye hazır olduklarını belirtmek için şu ifadeleri kullanıyor: “Sadece Müslüman mahkumların manevi danışmanı değil, tüm mahkumların manevi danışmanıyız.”

Mahkumların psikolojilerine katkılarının yanı sıra manevi danışmanlar dinî eğitim de sağlıyor. Bir manevi danışmanın ifadelerine göre namaz kılmayı hatta şehadet getirmeyi bile bilmeyen Müslüman mahkumlar var. Bu açıdan manevi danışmanların öğretici rolleri oldukça önemli.

Koronavirüs salgını sebebiyle yüz yüze görüşmelerin mümkün olmadığı ramazan ayında, sosyal destek hattı üzerinden iletişim kuruluyor. Müslüman mahkumlar çoğunlukla bu ayı en iyi şekilde geçirmek için destek hattına bağlanıp Kur’an okuyor ve manevi danışmandan okuyuş hatalarını düzeltmesini istiyor. Bir yandan oruçla, teravihle ilgili sorular gelirken diğer yandan mahkumlar telefondan daha rahat şekilde iletişim kurduklarını itiraf ediyor. Hatta bir mahkum Samia Hanım’a orucunu bozduğunu, aslında yüz yüze olsa bunu söylemekten haya edeceğini ancak telefonda rahatlıkla iletebildiğini belirtmiş ve bu durumda ne yapması gerektiğini sormuş.

Çocuk Müslüman Mahkumlara Proje

Fransa’da manevi danışmanların Müslüman mahkumlar ile yaptığı sohbetlerde her türlü konu açılabiliyor. Örneğin helal gıda temini gibi yönetimle, personelle veya işleyişle ilgili olan maddeler de ele alınıyor; manevi danışmanın mahkumların haklarını talep etme konusunda sözcü olması bekleniyor.

Bu ramazan maddi anlamda mahkumlara nasıl el uzatılabilir diye düşünürken Samia Hanım’ın aklına bir fikir gelmiş. Yetişkin mahkumlara göre daha hassas bir konumda olan çocuk mahkumların cezaevi kantininden istediklerini alıp sahurda veya iftarda yemelerini sağlamak için yardım kampanyası başlatılmış. Müslüman çocuk mahkumlara kişi başına 50 Avro hediye verilirken, 43 çocuk mahkumun ramazan ayına böylece ufak bir dokunuşla güzellik katılmış. Samia Hanım ayrıca her bir çocuk için güzel dileklerin yazıldığı özel kartlar hazırlayıp gönderdiğini anlatıyor. Bu hareket karşısında duygulanan çocuklar, minnet dolu geri dönüşlerde bulunmuş.

Bütün bu çalışmalara rağmen Fransa’da ramazan ayı kadar bayram da Müslüman mahkumlar açısından hüzünlü geçecek gibi görünüyor. Manevi danışmanlar bu bayram cezaevlerine ziyarette bulunamayacak.

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler