'Birleşik Krallık'

“Medyanın İslam’ı ve Müslümanları Ele Alış Şekli Olumsuz”

Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, Birleşik Krallık medyasında İslam'ın ele alınış şekli oldukça olumsuz. Uzmanlar haber dilinin ve içeriğin adilane olmadığını söylüyor.

Fotoğraf: Shutterstock. Değişiklikler: Perspektif.

Birleşik Krallık’ta medyada Müslümanların ve İslam’ın ele alınış şekline ilişkin yapılan bir araştırma, haber içeriklerinin çoğunun olumsuz bir eğilime sahip olduğunu tespit etti.

162 sayfalık çalışmanın takdiminde söz alan The Mirror ve The Sunday Times gibi yayınların editörleri, çalışmadan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Editörler, haber kuruluşlarının izleyicilerine karşı doğru ve adil olma “görevi” olduğunu hatırlattı.

Medyanın Yarısı İslam’ı Olumsuz Yansıtıyor

Medya İzleme Merkezinin (CfMM) kaleme aldığı raporda, 2018 ve 2019 yılları arasında İslam ve Müslümanlar hakkında yayımlanmış olan 34 farklı medya kuruluşuna ait 48 binden fazla çevrimiçi makale ve 5 bin 5oo  program analiz edildi.

Britanya Müslüman Konseyi (MCB) tarafından yaptırılan araştırma, makalelerin yaklaşık yüzde 60’ında İslam’ın olumsuz bir şekilde tasvir edildiğini ve beşte birinin Müslümanların inancını terörizm ya da aşırıcılıkla ilişkilendirdiğini tespit etti.

Rapor, çevrimiçi medya kuruluşlarının yüzde 59’unun Müslümanları ve İslam’ı olumsuz yönler veya davranışlarla ilişkilendirdiğini, bu tutumun sağ eğilimli gazeteler ve haber servislerinde daha yaygın olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca, analiz edilen tüm TV programlarının yüzde 47’sinin İslam’ı ve Müslümanları olumsuz bir şekilde gösterdiği ve her 10 makaleden birinin İslam’ı yanlış lanse ettiği tespitine yer veriliyor.

Diğer önemli bulgular arasında; analiz edilen makalelerin yüzde 7’sinin genellemeler içermesi bilgisinyer alıyor. Genellemelerin çoğu terörizm ve aşırılıkçılık (yüzde 25) konularına yönelik. Bunu siyaset (yüzde 18) ve Orta Doğu (yüzde 17) konularındaki genellemeler takip ediyor.

Medya Kuruluşlarının Rapora Tepkisi

The Mirror’ın editörü Alison Phillips rapor yayımlandıktan sonra şunları söyledi:

“CfMM tarafından hazırlanan bu rapor, bizim gazeteciler olarak kendimizi ve Müslümanlar ve İslam hakkında haber yaparken ortaya koyduğumuz işi ne kadar çok sorgulamamız gerektiğini gösteriyor. Medyada çalışan herkesin adil ve sağduyulu içerikler oluşturma sorumluluğu bulunuyor. Ulusal tartışmaları şekillendiren habercilikte çalışanlar için bu görev daha da büyük. Ancak bu rapor, medyadaki yanlış beyanların çoğunun haberlerde gerçekleştiğini kaydediyor.”

The Sunday Times’ın editörü Emma Tucker da kendi gazetesi de dahil olmak üzere detaylı bir medya eleştirisi yapan bu raporu memnuniyetle karşıladığını ifade ederek, “Katedecek daha çok yolumuz var” dedi.

“Öneriler Uygulamaya Konmalı”

Çalışmada ayrıca, -gelecekteki medya yayınları için- haklı bir sebep olmadıkça sıradan Müslümanları suç, terör veya aşırıcılıkla ilişkilendirmekten kaçınılması, haber odalarında daha fazla çeşitliliğin teşvik edilmesi ve muhabirlerin olası ön yargılardan haberdar olmaları ve bunlar üzerinde düşünmeleri gibi önerilerde bulunuldu.

MCB’nin Medya İzleme Merkezi Direktörü Rizwana Hamid raporda yer verilen tavsiyelere vurgu yaptı:

“Bu rapor, herhangi bir gazeteyi veya yayıncıyı veya herhangi bir gazeteciyi veya muhabiri suçlamayı amaçlamıyor. Ve fakat; Müslümanlar ve İslam söz konusu olduğunda medya endüstrisinin, bazı şeylerin sık sık ya da zaman zaman yanlış gittiğini kabul etmesinin zamanı geldi. Medya uzmanları bu incelemeyi memnuniyetle karşılamalı ve gazetecilik standartlarını iyileştirmek için bu önerileri uygulamaya koymalıdır.” (P)

Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler