'Dosya: "Avrupa'da Türk Esnaflar"'

“Türk Girişimcilik Potansiyeli Artarak Çoğunluk Toplumu Zenginleştirecek”

Tanımadığı bir ülkeye gelen ve iş piyasasına uyum sağlayan bir misafir işçi neslinden sonra, girişimciliğe atılan Türkiye kökenlileri Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı’nda Türkiye-Almanya İlişki Ağları ve Göç ve Uyum Bölümü Başkanı Yunus Ulusoy ile konuştuk.

1 Mart 2021 admin
Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı’nda Türkiye-Almanya İlişki Ağları ve Göç ve Uyum Bölümü Başkanı Yunus Ulusoy

Avrupa’ya işgücü göçüyle gelen Türkiye kökenliler arasında “etnik ekonomi” nasıl bir yer tutuyor? 

Güncel resmî rakamlara göre Almanya’da 2 milyon 824 bin Türkiye kökenli vatandaş yaşıyor. Bundan 1.3 milyonu çalışan nüfus ve bunun 103 bini serbest çalışanlardan oluşuyor. Bu yıl girişimci* sayısı ilk defa 100 bini geçti. Bu rakam bütün Türkiye kökenli çalışanlar arasında yüzde 7.9’luk bir orana tekabül ediyor. Bu oran, toplam göçmen nüfusta, özellikle girişimci statüsü üzerinden Almanya’ya gelen AB vatandaşları nedeniyle yüzde 8.3 oranıyla biraz daha yüksek bulunuyor. Almanya’da toplam girişimci sayısı neredeyse 4 milyon. Genel girişimci oranı yüzde 9.3, göçmen kökenli olmayan Alman girişimcilerin nüfusa oranı ise yüzde 9.7. 

Bu rakamları karşılaştırmak aslında çok da doğru değil. Biri Alman toplumunun nüfusu, diğeri ise bu ülkede sadece 60 yıllık bir geçmişi olan bir nüfus. Fakat sıfırdan başlayan Türkiye kökenlilerin ulaştığı yer çok büyük bir başarı teşkil ediyor. Yaşlanan Alman nüfusta gittikçe azalan çalışan ve girişimci oranı nedeniyle aradaki fark önümüzdeki yıllarda daha genç bir nüfus yapısına sahip Türkler ve göçmenler lehine kapanacaktır. 

Peki son yıllara bakarak, Almanya’daki girişimcilerin sayısında nasıl bir gelişme söz konusu?

Son yıllardaki gelişmeyi anlamak için 2009-2019 yıllarını karşılaştıran sayılara bakalım:

2009 yılında Alman nüfus 81.9 milyon iken şimdi 83 milyon. Göçmen nüfus ise yüzde 26 artışla 16 milyondan 21 milyona çıktı. Türk nüfus 2.9 milyondan 2.8 milyona geriledi. Düşmenin temel iki kaynağı, 2014 yılına kadar Türkiye’ye Almanya’dan net göç gelmesi, Almanya’ya gelenden daha çok Türk’ün köken ülkelerine geri dönmesi ve burada doğan anne-babası hem Alman vatandaşı hem de göç tecrübesine sahip olmayan çocukların artık göçmen statüsünde olmamaları. Girişimciliğin göçmen kökenliler arasında daha yaygın olduğunu doğrudan bu rakamları baz alarak açıklayamasak da, bu tarz bir gelişmeden bahsedebiliriz. 

Almanya’da serbest meslek erbabı olarak isimlendirilebilecek girişimcilerin sayısı bu 10 yıllık süre içinde 4.2’den 4 milyonun altına indi. Alman girişimci sayısı 2009 yılından bugüne yüzde 11.4’lük küçülmeyle 3.5 milyondan 3.1 milyona düştü. Bu gerileme, Alman toplumunun yaşlanmasından dolayı piyasadan çekilme ile açıklanabilir. Göçmen kökenlilerde, Türkler dâhil olmak üzere son on yılda girişimcilik 682 binden 860 bine çıktı. Bu ise yüzde 26 oranında bir artışa tekabül ediyor. Türkiye kökenlilerde ise yüzde 27,2 artışla 81 binden 103 bine ulaştı.

Bu gelişme aradaki istihdam yapısının farkından da kaynaklanıyor. 1.3 milyon çalışan Türkiye kökenli göçmen içinde işçi olarak çalışan nüfus Almanlarda yüzde 16 iken bu oran Türklerde yüzde 29 düzeyinde seyrediyor. Mesleki bilgi ve vasfın öne çıktığı iş piyasasında vasıfsız işçi işini daha kolay kaybedebiliyor. Yüksek işsizlik oranı, Türkleri kendi patronu olma hevesine iten ana faktörlerden biri.

“Şimdiki Nesil O Zamanki Neslin Cesaretini Devam Ettirirse Başarılı Olabilir”

Etnik ekonomi, özellikle göç araştırmalarında bir “paralel oluşum” olarak mı görülüyor, yoksa ekonomik entegrasyonun bir aracı olarak mı? 

“Etnik ekonomi” sadece bir yardımcı kavram ve değişken bir tanım. Bir kitleyi tanımlayabilmek için kullanılıyor ve zamanla değişiyor. Bundan önce örneğin “yabancı vatandaşlar” (Alm. “Ausländische Mitbürger”) terimi kullanılıyordu, bugün kullanılmıyor. Etnik ekonomi (Alm. “Ethnische Ökonomie”), göçmen ekonomisi (Alm. “Migrantenökonomie”), göç kökenlilerin ekonomik katılımı (Alm. “wirtschaftliche Teilhabe von Menschen mit Migrationshintergrund”) gibi tanımlar aynı şeyi ifade ediyor. 

Bu tanımlarla bir kitleyi anlatmak istiyoruz. Kökenleri ve kültürel kodları itibariyle çoğunluk topluma kıyasen farklılıklara sahip olan bir kitle bu. “Paralel oluşum”, genelde doğru tanım olmasa da kullanılıyor. Doğru değil, çünkü toplumlar her daim paralellerden oluşur. Dün paralel, yani çok da içkin olmayan, esas olanın dışında olarak tanımlanan bakkal veya dönerciler bugün semtler için ihtiyaç hâline gelmiş durumdalar. Bir semtte kapanan bir market zincirinin yerine, semtin ihtiyacını giderecek bir bakkal gerekebiliyor. Artık sadece etnik nüfusa hitap eden çok az alan var, örneğin cenaze firmaları gibi.

Göçmen kökenli girişimci artışının yüksek olmasının sebebi nedir? Avrupa’ya gelen ilk neslin bir “işçi” nesli olmasının bunda nasıl etkisi var?

Şimdiki nesil o zamanki neslin cesaretini devam ettirirse çok başarılı olabilir. 60’lı yıllarda bambaşka bir toplum içine girip iş hayatına uyum sağlayan bir “işçi” nesilden bahsediyoruz. Onların torunlarının girişimcilik dinamiği Alman nüfusundan daha yüksek: Sıfırdan başlıyorlar ve yükselme konusunda farklı motivasyonları var. 

Sosyo-ekonomik olarak ise nüfusun yaş ortalaması çok daha genç ve bu Almanya’daki Türk girişimci artışının daha yüksek olmasının birinci faktörü diyebiliriz. Alman nüfusunun yaş ortalaması 47, bu yaşta yeni maceralara atılmazlar. Türklerde yaş ortalaması 35. Bu yaştaki kişinin hayatı henüz şekillenmemiştir ve çok şeye açıktır. İkinci faktör ise yukarıda açıkladığım işsizlik sorunu gibi iş piyasası faktörleri.

Üçüncü faktör, seviye aynı olsa bile, çoğunluk toplumunda arzu edilen yere gelmekte zorluk çekmek ve ayrımcılığa uğramak oluyor. Çevreye bakınca, “Başkaları yapıyor, ben niye yapmayayım?” düşüncesiyle kendi işine atılanlar oluyor. Dördüncü faktör, eğitim seviyesinin her sene yükselmesi. Böylece kendi işinde kendinin şefi olma, yeni branşlara atılabilme yetisi, “bir Alman’ın buyruğuna girmemek” ve toplumda farklı kabul görme isteği gibi etkenler girişimcilik olgusunun Türklerde üstün bir değer olarak algılanmasını sağlıyor.

“İnsan Potansiyeli Almanya Çapında Her Yıl Artacak”

Avrupa’daki Türk girişimcilerin avantajları ve dezavantajları neler?

Alman disiplini ve Türk girişimci ruhu bir araya geldiğinde, bu iyi bir eğitim ve nitelikle beslendiğinde çok iyi bir girişimci insan modeli ortaya çıkıyor. Kültürel bazı özellikler, esneklik ve her şeyi her zaman hesap etmeden daha cesur olmaları büyük bir avantaj oluşturuyor. Diğer faktörler aile ve sosyal dayanışmanın güçlü olması, farklı kültürü tanımak ve fazladan bir dil bilmek. Alman kodlarına göre çalışabilme yeteneğine sahip olunca, risk alma kabiliyeti gibi kimliksel zenginliklerle bu kabiliyetler bütünleşebilir.

Dezavantaj ise, orta yolu bulabilmekteki zorluk. Sadece hislerle hesapsız risk alırsanız, başınız derde girebilir veya dar bir finansmanla iş hayatına girerseniz, sıkıştığınızda zorluklar yaşarsınız. İş piyasasının kurallarını tam bilmezseniz veya kurumlarla ilişkiniz iyi değilse sorun yaşarsınız. 

Almanya’da Türk girişimciliğinin geleceğini ve potansiyelini nasıl görüyorsunuz?

İnsan potansiyeli sosyo-ekonomik faktörlerden dolayı Almanya çapında her yıl artacak. Bir kesim yaşlanıyor, diğer kesim zenginleşiyor ve daha eğitimli genç bir nüfus oluşuyor. Bu durumda potansiyel önem kazanacak ve farklı alanlara açılacak. Bu potansiyel, insanları hem manevi hem maddi olarak zenginleştirecek. Bu durumdan en kârlı çıkan da şüphesiz çoğunluk toplumu olacak. 

*Girişimci, Almancasıyla “Selbstständige” kavramı, memur, işçi ve çalışan haricinde, bağımsız çalışan herkesi kapsamaktadır. 

admin

Lisans eğitimini Münster Üniversitesinde Sosyoloji ve Siyaset Bilimi bölümlerinde çift anadal olarak tamamlayan Kandemir, Duisburg-Essen Üniversitesinde sosyoloji yüksek lisans eğitimini sürdürmektedir. Ağırlıklı çalışma alanları göç sosyolojisi ve ulusaşırı Türk toplulukları olan Kandemir Perspektif dergisi editörüdür.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#1

*Tüm alanları doldurunuz

  • Almanya’daki Her Beş Girişimciden biri Göçmen Kökenli – Gündem Hollanda
    2023-07-02 21:37:37

    […] Devlet Yatırım Bankası KfW’nin Şefi Fritzi Köhler-Geib, göçmen kökenlilerin Alman girişimcilik ortamında sadece kurucu olarak değil aynı zamanda bilhassa bilişim teknolojisi (IT) şirketlerinde olduğu gibi kilit yönetici pozisyonlarında da bulunduklarını belirterek, ortalamanın üstünde bir öneme sahip olduklarını düşünüyor. Federal Alman Startuplar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Christian Vollmann ise “Risk almaya hazır olma ve büyük düşünme tam da Almanya’da sık sık eksik olan ve bizim uluslararası rekabette ihtiyaç duyduğumuz şeyler” görüşünü dile getirdi. […]

Son Yüklenenler