Fransa’da Hedef Gösterilen İslami Federasyonlardan Ortak Deklarasyon ve Sağduyu Çağrısı
Tebliğ Cemaati (Fr. Foi et Pratique), Fransa’daki Türk Müslümanlar Koordinasyon Komitesi (CCMTF) ve Fransa Millî Görüş İslam Konfederasyonu (CIMG), kendilerine yöneltilen suçlamalara cevap getirdiler.
Tebliğ Cemaati (Fr. Foi et Pratique), Fransa’daki Türk Müslümanlar Koordinasyon Komitesi (CCMTF) ve Fransa Millî Görüş İslam Konfederasyonu (CIMG) 6 Nisan Salı günü saat 13’te gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısıyla imzaladıkları İlkeler Beyannamesi’ni kamuoyuna duyurarak sağduyu çağrısı yaptılar. Basın mensuplarının katılımıyla ve sosyal medya platformları üzerinden gerçekleştirilen toplantıya, geçtiğimiz aylardan beri tartışmaların odağında bulunan Tebliğ Cemaati, CCMTF ve CIMG kuruluşlarının temsilcileri katılarak basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Fransa İslam Konseyi (CFCM) üyesi beş federasyon tarafından 18 Ocak’ta Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a sunulan “İlkeler Şartnamesi” ülkedeki Müslümanlar tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Fransa İçişleri Bakanı Gérald Darmanin, geçtiğimiz hafta, valilere “İlkeler Şartnamesi”ne imza atmayı reddeden üç federasyonun yerel toplantılara alınmaması talimatını gönderdiğini açıklamıştı. Darmanin, son olarak, 6 Nisan sabahı katıldığı bir yayında, CIMG’yi yabancı finansman almakla suçladı ve “cumhuriyet düşmanlarının” Fransa’da yaşamaya devam edemeyeceği açıklamasında bulundu.
“CIMG, Bir Siyasî Parti Değil”
Toplantıda ilk konuşmayı yapan CIMG Grande-Est Bölgesi Başkanı Eyüp Şahin, inşaatı devam eden Eyüp Sultan Camii’yle ilgili Strazburg Belediyesi’nin yardım kararının ardından kendilerine hükûmet yetkililerince yapılan suçlamaları reddetti. Şahin, başta İçişleri Bakanı Gérald Darmanin tarafından yapılan “siyasal İslamcı” ve “Fransız Cumhuriyeti’nin düşmanı” olmak gibi suçlamaların temelsiz olduğunu ve toplumsal huzuru bozduğunu dile getirdi. Bu suçlamaların bir bütün olarak Alsaslıları etkilediğini belirten Şahin, CIMG’nin bu temelsiz suçlamaların aksine Fransa’ya ait bağımsız bir kuruluş olduğunu yineledi.
CIMG Grande-Est Bölgesi Başkanı Şahin, yabancı finansman iddialarına da değinerek, söz konusu iddiaların bir gerçekliği olmadığını, hiçbir devletin ve Fransa dışı kurumun kendileri üzerinde yetki ve etki sahibi olmadığını vurguladı. CIMG’nin siyasî bir parti olmadığının ve dolayısıyla siyasî bir ajandaya sahip olmadığının altını çizen Şahin, “Bizim projemiz insanlığa olabilecek en faydalı şekilde hizmet etmek ve beraberce yaşamak.” dedi.
Şahin, Türkiye kökenli olmalarından hareketle yapılan “ayrılıkçılık” suçlamalarına da değinerek, 1970’li yıllardan beri ulusal kamuoyunun bir parçası olarak faaliyetlerini yürüttüklerini ve camilerinin sadece Türkiye kökenlilere değil tüm Fransız vatandaşlarına açık olduğunu hatırlattı. Ulusal İmamlar Konseyi de dahil olmak üzere bölgesel ve ulusal entegrasyon çalışmalarına her zaman şeffaflıkla iştirak etmiş bir kurumun “istenmeyen kişi” olarak ilan edilmesinin anlamsızlığına dikkat çekti. Şahin ayrıca, CIMG’nin Alsaslıların kamu yararını ve huzurunu gözettiğini ifade etti ve tartışmanın diğer taraflarına da bu amaca katılma çağrısında bulunarak sözlerini noktaladı.
CFCM’deki Sorunlar
CIMG, 25 Mart tarihli yazılı bildirisinde, Eyüp Sultan Camii’ne yapılan yardımın ardından hedef gösterilmelerinin arkasında yatan asıl nedenin, söz konusu “İlkeler Şartname”sine olan eleştirel yaklaşımları olduğunu belirtmişti. CIMG Başkanı Fatih Sarıkır, Strazburg Belediyesi’nin Eyüp Sultan Camii’nin inşaatı için 2,5 milyon avroluk yardım kararına ilişkin siyasetçilerin dezenformasyon yaptıklarını ve bunu artırarak devam ettiklerini ifade etti.
Sarıkır, CFCM’ye üye 9 federasyonundan 5’inin imzasına sahip bu metnin başlangıçta deklare edilen amaçların çok uzağına çekildiğini açıkladı. Sarıkır, kendilerine metin üzerinde tek bir nokta dahi değişiklik yapma izni verilmemesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Tüzükle ilgili önerilerini ve bu konuda çalışma arzularını daha önce dile getirdiklerini aktaran Sarıkır, ülkede son günlerde siyasetçilerin söz konusu tüzüğü referans alarak dinî derneklerin iç işlerine müdahil olmaya çalıştıklarını ifade etti.
Diyaloğa yeniden başlama çağrıları olumlu sonuç vermezse CFCM’nin yanında ulusal düzeyde başka bir otonom federasyon kurma düşüncelerinin olup olmadığı şeklindeki soruya cevaben Sarıkır, 17-18 yıldır faaliyet gösteren bir platform olarak CFCM’nin bir takım güncellemelere ihtiyacı olduğunu belirtti. Kota sistemi sebebiyle platforma katılmak isteyen camilerin bloke edildiğini ifade eden CIMG Başkanı, CFCM bünyesinde temsiliyet sorunlarının var olduğunu açıkladı. Sarıkır, bu problemlerin çözülmemesi durumunda, ulusal seviyede yeni bir oluşumun gerekli olabileceğini ifade etti.
“Bu Şartname Bir Yasa Değil”
Tebliğ Cemaati Başkanı Hamadi Hammami ise, 1972’den beri faaliyet gösteren kurumlarının her zaman ortak faydayı hedeflediğini ve bu doğrultuda Ulusal İmamlar Konseyi Şartnamesi’ne en başta olumlu yaklaşmış olduklarını açıkladı. Kendilerinin, Fransa’daki imamların gerçek bir statü, temsiliyet ve net bir hiyerarşi kazanmasını önemli bulduklarını ve bu konu henüz hükûmet tarafından gündeme getirilmeden evvel üzerinde çalıştıklarını hatırlattı. Kasım 2020’de, bu alandaki çalışmaları kapsamında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından kabul edildiklerini belirtti. Hammami, bu görüşmedeki mutabakat atmosferinin aralık ayı itibarıyla sona erdiğini ifade etti. Sonrasında ise sürecin odağından imamların çıkarıldığını vurgulayarak, onun yerine Fransa’daki Müslümanların sahip olması gereken değerler konusunun, yani “Fransa İslam’ını” amaçlayan “İlkeler Şartname”sinin yerleştirildiğini açıkladı.
Hammami, CFCM üyesi olan federasyonlar olarak kendilerinin yalnızca ibadet yerlerinden sorumlu kurumlar olduğunu ve dolayısıyla böylesi bir metin için kendilerinin bütün Müslümanlar adına konuşabilecek bir otorite olmadığını ifade etti. Bu taleplere karşılık bir çözüm bulma çalışmalarının bloke edildiğini açıklayan Hammami, toplantıda hazır bulunan CCMTF ve CIMG’nin de bir mutabakat sağlama arayışlarının hesaba katılmadığını belirtti.
Yeniden görüşmelere hazır olduklarını açıklayan Başkan, şu hatırlatmayı yaptı: “Bu şartname bir yasa değil. Biz Cumhuriyet’in yasalarına saygılıyız. Biz bu toplumun kurallarına saygı gösteriyoruz, çünkü bu bizim toplumumuz. Bu masada gördüklerinizin hepsi Fransa’da doğdu. Biz burada yaşıyoruz ve yaşayacağız. Bizim menşe ülkelerimiz, kökenimiz ve zenginliğimiz. Gücümüzün bir parçası. Ama sizin karşınızda İslam inancına sahip Fransız vatandaşları olarak bulunuyoruz. Ve siyasi müdafaa için dini araçsallıştırmak artık yetti. Bütün söylemek istediklerim bunlar” diyerek konuşmasına son verdi.
İlkeler Beyannamesi İmzalandı
CCMTF’yi temsilen toplantıya katılan Murat Ercan, üç federasyonun ortak olarak imzaladığı 4 maddelik İlkeler Beyannamesi’ni kamuoyuyla paylaştı. İslam’a olan inançları gereğince vatandaşlık ödevlerine bağlı olduklarını belirten federasyonlar, ilk olarak cumhuriyetin temel prensiplerine katiyen bağlı olduklarını beyan ettiler. İkinci olarak, anayasal düzenin özgürlük ve laiklik ilkelerini kesin şekilde savunduklarını ve bu ilkelerin ülkedeki Müslümanlara dinlerini özgür şekilde yaşayama imkanı sunduğunu ifade ettiler. Üçüncü olarak, eşitlik ve kardeşlik değerleri kapsamında ulusal bütünlüğü ve iç huzuru sağlamak amacıyla çalışmayı ve her türlü şiddete karşı mücade etmeyi taahhüt ettiklerini bildirdiler. Dördüncü ve son olarak, dinin siyasi amaçlar için araçsallaştırılmasına ve herhangi yabancı bir devlet veya hükûmetin etkisinde faaliyet göstermeye karşı olduklarını teyit ederek, Fransız Müslümanlarının hizmetinde olduklarını deklare ettiler. (P)