'Oku/yorum'

Oku/yorum: “İspanya’daki Müslümanlar”

Stanley Lane-Poole tarafından kaleme alınan, Müslümanların Endülüs’teki mevcudiyetini konu edinen, Türkçeye "İspanya'daki Müslümanlar" olarak çevrilebilecek “The Moors in Spain” isimli eseri, İlhan Bilgü Oku/yorum serisi için inceledi.

İlk baskısını 1887 yılında yapan, Stanley Lane-Poole tarafından kaleme alınan, orijinal adı “The Moors in Spain” olan, Türkçeye “İspanya’daki Müslümanlar” olarak çevrilebilecek bu eser Müslümanların Endülüs’teki mevcudiyetini konu ediniyor. Müslümanların Endülüs‘e geldiği dönemden başlayıp Endülüs’ten sürüldüğü döneme uzanan bu kitap tarih kitabı olarak nitelendirilebilecek olsa da, yazarın tahlil ve yorumlarını da muhteva ediyor olması açısından saf bir tarih kitabı olarak ele alınamaz.

Akıcı bir dile sahip olan bu eser, yaklaşık 300 sayfadan müteşekkil. Açıklayıcı bir önsöze sahip olan kitap 14 bölümden oluşuyor. Kitabın yazarı Stanley Lane-Poole ise oryantalizm araştırmaları ile tanınan Poole ailesine mensup. Yazar Britanya Kütüphanesinde (İng. “British Library”) çalışırken araştırma alanına merak salmıştır. 1897-1904 yılları arasında ise İrlanda’da bulunan Dublin Üniversitesinde Oryantalizm alanında dersler vermiştir. Ayrıca yazarın Türkçeye çevrilmiş birçok eseri de bulunmaktadır.

Yaklaşık 700 yıllık Müslüman egemenliğini ve 100 yıl süren dinden döndürme, işkence dönemini konu edinen bu kitap, Avrupa’da Müslüman ve gayrimüslim toplumların bir arada yaşamasının tarihî bir örneği olduğunu gösteriyor. Eser aynı zamanda, hem Müslümanlar hem de Müslüman olmayanlar arasındaki kıskançlıkların nasıl düşmanlığa dönüştüğünü, uyum içinde yaşamak varken, karşılıklı zulümlerin nasıl savaşa giden yolu açtığını gösteriyor. İlmin ve ortak yaşamın geliştiği dönemlerin barış ve huzur dönemleri olduğu, baskı ve dayatmaların, haksız vergi ve hak kısıtlamalarının, ilk etapta üstünlük sayılsa da, aslında bütün bunların yıkıma, hatta yok olmaya doğru atılan adımlar olduğunu gösteriyor.

Karşılıklı Saygı ve Özgürlükler

Kitabın paradigma değişikliğine yol açabilecek yönü ise ilim/bilim ve ortak yaşamın ancak karşılıklı saygı ve özgürlüklerin kabul edilmesi ile gelişip mümkün olacağı yönündeki anlatımıdır. Kitapta doğrudan bu ifadeler yer almasa da, konuların anlatımından bu yönde bir çıkarım yapmak mümkün. Nasıl ki zulüm, (aynı dinî/kültürel değerlere sahip toplumlar için de geçerli olmak üzere) yok oluşun yolunu açıyorsa, özgürlük ve saygı da refah ve huzurun yolunu açıyor.

Bununla birlikte kitabın yazarı Lane-Poole, eserinde Müslümanlara yönelik olumlu tutumu sebebiyle çok defa kritize edilmiştir. Fakat kitapta Müslümanlara yönelik özenle seçilmiş övgü dolu ifadelere rağmen eleştiri yüklü cümleler bulmak da mümkün. Tarihî gerçeklerden uzaklaşmamak şartıyla, eserde eleştirel cümlelerin de yer alması kitabı daha okunur bir hâle getirmiş.

Eser roman tarzında hazırlanmamış olsa da üslubu itibarıyla okuyucuyu bazen sevindiren bazen de hüzne boğan bir anlatıma sahip. Bir Müslüman olarak anlatılar aracılığıyla kolayca sevinç ve övünç duyabilen bir yapıya sahipseniz, kitabı okurken bunun için bolca imkân bulacaksınız. Bunun yanı sıra olup biten dolayısıyla utanıp boynunuzu eğeceğiniz, öyle ki, “olmaz böyle şey” diye haykıracağınız bazı anlatımlar da eserde mevcut.

Stanley Lane-Poole, önsözde kitabını nasıl hazırladığını, hangi kaynaklardan nasıl yararlandığını da açıklayarak, bu eser ve yazarlarına minnettarlığını sunuyor. Bu bağlamda kitapta, nispeten çok az sayıda dipnot olduğunu söylemek mümkün.

Eserin bu üslupta yazılmasında, kitabın basıldığı yayınevinin “The Story of the Nations” (Tr. “Ulusların Hikâyeleri”) isimli serisinin bir parçası olmasının da etkisi var. Bu seri, insanların tarihe ilgisini artırmayı amaçlayan, akademik olma iddiası taşımayan ve bu üslupta yazılan eserlerin yayımlandığı popüler bir tarih serisi.

Her ne kadar eserin yukarıda belirtildiği gibi akademik bir kaynak olma gayesi olmasa da, eser, Müslümanlar ve Endülüs denildiğinde akla gelen uzun bir tarihin ana hatlarını az ve öz bir şekilde anlatılabilmiş olması bakımından tavsiyeyi hak ediyor.

İlhan Bilgü

İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Din İstişare Kurulu Sekreteri.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler