'Uluslararası İş Gücü'

“Expat”lar İçin Dünyanın En İyi ve En Kötü Şehirleri Neresi?

Dünyanın 181 farklı ülkesinde yaşayan ve çalışan insanlarla (Expat’lar) yapılan bir araştırma, yurt dışına çalışmak için giden insanlar açısından en iyi ve en kötü şehirleri ortaya koyuyor. Frankfurt, Paris, İstanbul ve Hamburg, Expat’lar açısından en kötü şehirler arasında.

30 Kasım 2022 admin
Fotoğraf: Shutterstock.com | Değişiklikler: Perspektif

InterNations isimli küresel Expat ağı tarafından 2017 yılından beri düzenlenen “Expat City Ranking”in 2022 sonuçları açıklandı. 177 ülkeden gelen ve dünyanın 181 ülkesinde yaşayan 11.970 kişiyle gerçekleştirilen araştırma “Expat”lar için birçok farklı kritere göre şehirleri mercek altına alıyor. Yaşam kalitesinden ekonomik imkânlara, yurt dışında çalışma koşullarından yabancı bir şehirde kendini güvende hissetmeye kadar farklı alanlarda ortaya çıkan veriler hayli ilginç.  

Expat Nedir?

Son yıllarda sıkça gündeme gelen “Expat” kavramı hakkında farklı tanımlamalar olsa da, en yaygın kabul edildiği şekliyle “Expat”, uluslararası alanda aktif olan işgücüne verilen isim. “Expatriate” kelimesinin kısaltılmış hâli olan bu kavram, bulunduğu ülkenin vatandaşlığına geçmeden farklı bir ülkede yaşayan ve çalışan kişiler için kullanılıyor. Genellikle uluslararası firmaların yurt dışı yerleşkeleri için farklı bir ülkeye gönderilen çalışanlar “Expat” olarak nitelendiriliyor. “Expat” ile “göçmen” arasındaki en temel farklardan bir tanesi ise, göçmenlerden farklı olarak “Expat”lara bulundukları ve çalıştıkları ülkelere entegre olma gibi bir beklentinin yöneltilmemesi. Çalıştıkları ülkelerde kısa süreli bulundukları ön görülen “Expat”ların uzun vadede ülkelerine geri dönmeleri bekleniyor.

Expat’lar İçin En Çekici Şehirler Hangileri?

2022 yılında Expatlarla yapılan araştırma ise dünya genelindeki bazı şehirlere dair şaşırtıcı veriler sunuyor. Buna göre Expatlar açısından en çekici ilk üç şehir Valencia, Dubai ve Meksika.  

Valencia’nın Expatlara “yurt dışında yaşam konusunda yüksek bir kalite sunduğu”, Meksika’nın ise yurt dışından gelenlere “yerleşim için kolaylık sunduğu” belirtiliyor.

Geçtiğimiz yıl Expatlar için en kötü şehirler ise listenin sonunda yer alan Johannesburg, Frankfurt (49. sıra) ve Paris (48. sıra). En kötü 10 şehir arasında İstanbul, Hong Kong, Hamburg, Milan, Vancouver, Tokyo ve Roma da var.

Alman Şehirleri Cazibe Merkezi Değil

Araştırmanın sonuçlarına göre Almanya’daki bazı büyük şehirler Expatlar tarafından cazibe merkezi olarak görülmüyor. Almanya’nın en büyük beşinci şehri olan ve “bankalar şehri” olarak nitelendirilen Frankfurt am Main listede Expatlar açısından en kötü 50 şehir arasında sondan ikinci. Ülkenin ikinci büyük şehri olan Hamburg ise listede 45. sırada yer alıyor. Uluslararası kimliğiyle bilinen ve Almanya’nın en büyük nüfusuna ev sahipliği yapan başkent Berlin ise listede arkalarda yer almış durumda (31. sırada). Almanya, Expatlar tarafından karmaşık bürokrasisi ve eksik misafirperverliği nedeniyle eleştiriliyor.  

Almanya’nın en büyük şehirlerinden Frankfurt Expat’lar için en kötü şehirler arasında değerlendiriliyor.

Araştırmanın sonuçları, dünya genelinde nitelikli beyinleri kapmak için rekabet hâlinde olan uluslararası iş piyasası açısından alarm niteliğinde. İyi üniversiteler bitirmiş ve mesleki anlamda köklü tecrübelere sahip iş gücünü taşıyan insanlar, uluslararası firmaların merceğinde yer alsa da, Expatlar ağırlıklı olarak daha iyi bir hayat sürecekleri ülke ve şehirlerdeki iş imkânlarını tercih edebiliyor. Bu tercihler arasında yaşanılan ülkedeki ırkçı söylemler ve bu söylemlerin sokağa yansıması da belirleyici.

Örneğin Alman hükûmeti ülkedeki işgücü göçü açığı nedeniyle nitelikli göçmenleri ülkeye çekmek için Vatandaşlık Yasası’nda reform planlıyor. Fakat buna karşın InterNations araştırmasının verilerine göre Almanya’nın bazı şehirlerinde hayat, buraya çalışmaya gelenler için hiç de cazibeli değil. Uluslararası çalışanlara koçluk veren Chris Pyak’a göre bu durumun Almanya açısından bazı bedelleri var: “Benim hizmet sunduğum insanların neredeyse tamamı Almanya’yı, birçok kariyer imkânından sadece biri olarak görüyor. Eğer Hollanda, Amerika ya da Birleşik Krallık’ta daha iyi bir teklif alırlarsa oraya gidiyorlar. Almanya’ya gelen yabancılar kimseye ‘müteşekkir’ olmak ya da kendilerini ispatlamak zorunda değiller. Onlar genelde zaten ortalama Almanlardan daha eğitimli oluyorlar.”

Yüksek nitelikli bir Expat’ın mültecilere yönelik olumsuz söylemlerden doğrudan etkilendiğini belirten Pyak, şu örneği veriyor: “Dresden’deki bir caddede kimse sizin doktor titrenizi görmüyor, sadece koyu renkli teninizi görüyor. Müşterilerimden birçoğu (Doğu Almanya’da) düzenli olarak hakarete uğradı, tükürüklü saldırıya ve tehdide maruz kaldı. Hiçbir işveren, kabiliyetli insanların bu kadar aşağılanmasının bedelini ödeyemez. En iyi iş gücünü istiyorsanız, bunun için çaba sarf etmek zorundasınız.”

Paris’te Arkadaş Bulmak Zor

Bununla birlikte bir şehirdeki çeşitlilik ve çokkültürlüğün yanı sıra Expatlar açısından o şehirdeki yaşam koşulları da oldukça önemli görülüyor. Örneğin listenin sondan ikinci (48) sırasında bulunan Paris, araştırmada ev bulması en zor olan şehirler arasında sıralanıyor. Katılımcılardan yüzde 71’i şehirde ev fiyatlarının çok yüksek olduğunu, yüksek fiyatların da kişisel finans endeksini etkileyerek yaşam standardını etkilediği belirtiliyor. Aynı şekilde şehirde yaşayan Expatlar kendi finansal durumlarından da memnun değiller. 

Paris’te yaşayan Expatlar kendilerini “kabul edilmiş” hissetmiyorlar ve Parislilerin yabancılara karşı kaba olduğunu, şehirde arkadaş bulmanın da zor olduğunu belirtiyorlar. Araştırmaya göre Paris’te mutfak kültürü ve yemek çeşitliliği çok yüksek olsa da kişisel güvenlik kötü bir derecede değerlendiriliyor.

“Expat City Ranking” araştırmasının 2021 sonuçlarında da Expatlar açısından en iyi ve en kötü şehirler listelenmişti. Geçtiğimiz sene ilk 5’te Kuala Lumpur, Malaga, Dubai, Sidney ve Singapur varken son 5’te Tokyo, İstanbul, Johannesburg, Milan ve Roma bulunuyordu. (P)

admin

Lisans eğitimini Münster Üniversitesinde Sosyoloji ve Siyaset Bilimi bölümlerinde çift anadal olarak tamamlayan Kandemir, Duisburg-Essen Üniversitesinde sosyoloji yüksek lisans eğitimini sürdürmektedir. Ağırlıklı çalışma alanları göç sosyolojisi ve ulusaşırı Türk toplulukları olan Kandemir Perspektif dergisi editörüdür.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Son Yüklenenler