Elon Musk Alman Siyasetine Burnunu Sokarsa
O milyarderlikten Amerika’nın “gölge başkanı”na terfi etmiş bir girişimci. Kısa bir süre önce Elon Musk, siyasi kariyerine erken seçim öncesinde aşırı sağcı AfD’yi desteklemek gibi bir maddeyi de başarıyla eklemiş oldu. Peki Elon Musk, Almanya’nın siyasetine neden karışıyor?
Güney Afrika doğumlu Elon Musk, Trump’un başkan seçilmesinin ardından başkan danışmanı olarak ABD siyasetindeki merkez isimlerden biri hâline geldi. Dünyanın en zengin insanı olan Musk, aynı zamanda ABD Başkanı’nın yakınındaki en etkili isim.
Almanya açısından ise Elon Musk ismi bir süredir, ülkenin gerilimli atmosferinde talihsiz siyasi yorumlar yapan bir densiz olarak anılıyor. Musk’ın Almanya’da hoşnutsuzlukla karşılanan son açıklamalarını birlikte inceleyelim.
Elon Musk’ın Aşırı Sağcı Cadı Avındaki Rolü
Almanya’da Magdeburg Noel Pazarı’na yönelik 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırının olduğu 20 Aralık tarihinde Musk, “Almanya’yı sadece AfD’nin kurtarabileceğini” belirten bir paylaşım yaptı. Bunun üzerine AfD’nin şansölye adayı olan Alice Weidel, Musk’a coşkulu bir İngilizceyle videolu bir cevap vererek bir önceki şansölye Angela Merkel’in Almanya’yı nasıl mahvettiği konusunda yakınırken, trafik ışığı koalisyonunun, koalisyondan atılan küçük ortağı FDP’nin Başkanı Lindner ise Musk’ı ikna eder gibi bir tonla yaptığı “Buluşalım, size FDP’nin neyi temsil ettiğini göstereyim” şeklindeki yorumu dikkat çekti.
Almanya’nın erken seçim arefesindeki gerilimli atmosferinde Magdeburg saldırısı, ülkedeki göçmenlere yönelik tartışmayı yeniden alevlendirmesi ve seçmenin bu iklimde aşırı sağcı partilere teveccüh göstermesine yol açması nedeniyle oldukça talihsiz bir ortam yarattı. Nitekim aşırı sağcı çevreler, saldırının ardından toplumsal yas için alan açmak yerine, göçmenlere ve “onları” ülkeye aldıklarını iddia ettikleri siyasi otoritelere yönelik bir cadı avı başlattı. Musk’ın bu cadı avındaki rolü, küçümsenecek bir seviyede değil.
Musk, Magdeburg saldırısından hemen sonra, AfD’nin politikalarının, Obama’nın göreve geldiği dönemdeki Demokrat Parti’nin politikalarıyla aynı olduğunu iddia etti. Daha sonra AfD’nin “aşırı sağ” olmadığını, sadece “sağduyulu politikalar” ürettiğini ifade eden bir paylaşım yaptı. Saldırıdan 1 gün sonra ise Noel Pazarı saldırganının “Almanya’ya girmesine asla izin verilmemesi gereken ve Suudi Arabistan talep ettiğinde iade edilmesi gereken bir deli olduğu”nu söyleyerek “Alman hükûmetinin intihar empatisi” yaptığı iddiasında bulundu.
Peki Almanya siyasetine burnunu sokan Musk’ın siyasi arenada nasıl bir etkisi var?
AfD’nin Meşruiyetini Artırma Riski
Almanya belki de onlarca yılın en sert federal seçimiyle karşı karşıya. Ülkenin kötüye giden ekonomik durumu ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı Alman toplumunda yeterli derecede güvensizlik doğurmuşken, buna bir de trafik ışığı koalisyonunun çökmesi ve böylece siyasete güvenin azalması eklenince 23 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşmesi planlanan erken seçimler öncesinde atmosferin hayli gergin olduğunu söylemeye gerek yok.
Partiler seçim programlarını bir bir açıklarken aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif Partisi’nin (AfD) popülerliği de giderek artıyor. Musk’ın bu tür siyasi yorumları, Almanya’daki siyasi atmosferi elbette etkileme potansiyeline sahip. Ülkedeki anaakım partiler tarafından dışlanan AfD’ye Musk’ın desteği, aşırı sağcı partinin Almanya’daki meşruiyetini artırma riski taşıyor.
Magdeburg’taki saldırının “kontrolsüz göç”ten kaynaklandığını söyleyen AfD lideri Alice Weidel için Musk’ın AfD’ye yönelik desteği bulunmaz bir fırsat. Alman toplumunun, ülkenin yanıbaşındaki savaş ve Noel Pazarı’na yönelik saldırı nedeniyle korku ve güvenlik endişesi içerisindeki kırılgan durumunu, Musk’ın X platformundaki aşırı sağcıları destekleyen tutumuyla birleştirince AfD için rüzgârın arkadan estiğini söylemek mümkün.
Tam da bu nedenle olacak, Weidel’ın Musk’a “teşekkür” videosunda söylediği “AfD gerçekten de ülkemiz için tek ve biricik alternatiftir” ifadesi, partinin başarısının tam olarak neyden beslendiğini anlatıyor: “Başka bir alternatif yok” hissini doğuran apokaliptik bir ortam ve endişe. Putin’in Almanya’ya hibrit savaşını sürdürdüğü şeklindeki anlatının üstüne bir de ülkeye sözde “kontrolsüz ve öbek öbek alınan mülteciler” karşısında Alman toplumunda oluşturulan güvensizlik hissi, AfD için en elverişli ortam.
Musk’ın Siyasi Açıklamaları ve Aşırı Sağa Desteği
Amerika’da Cumhuriyetçi kongre üyelerinin “Başkan Musk” olarak hitap ettiği Elon Musk’ın ABD’de aslında Trump’tan daha fazla söz sahibi olduğuna dair iddialar yürürlükte. Nitekim bu dedikodular üzerine Trump, “Hayır, Musk başkan olmayacak” demiş olsa da Musk’ın önceki ismiyle Twitter olan X’i aşırı sağcı ve komplo teorisi ile dolu içerikler için elverişli bir platform hâline dönüştürmesi, Musk’ın siyasi arenadaki etki potansiyelini de gösteriyor.
Musk Ekim 2022’de Twitter’ı 44 milyar dolara satın almış, ardından da Twitter’in nefret söylemi ve şiddet çağrılarına karşı uyguladığı kuralları “aşırı kısıtlayıcı” bulduğunu belirterek askıya alınan aşırı sağcı hesapların birçoğunu yeniden açmıştı. Açılan hesaplar arasında, Ocak 2021’de Washington Kongre Binası’na yönelik baskın sonrası hesabı Twitter’da süresiz olarak yasaklanan Trump’ın profili de bulunuyordu.
Bir “kral yapıcı” olan Musk’ın Almanya’daki AfD desteğinin ölçülebilir bir karşılığı da var. Bild’in haberine göre son anketler, Musk’ın AfD’ye desteğinin partinin anketlerdeki oy oranını artırdığını belgeliyor. Tam da böyle bir ortamda, Almanya Şansölyesi Olaf Scholz’un güvenoyu alamamasının ardından 27 Aralık’ta meclisi fesheden Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in konuşmasına kulak vermekte fayda var. “Adil bir seçim atmosferi” dileyen Cumhurbaşkanı şöyle diyor konuşmasında: “Seçim kampanyasının adil ve şeffaf yöntemlerle yürütülmesini bekliyorum. Dış müdahale, demokrasi için bir tehlikedir. Bu müdahale, yakın zamanda Romanya’daki seçimlerde ortaya çıktığı gibi gizli olsun ya da şu anda özellikle yoğun bir şekilde X platformunda yapıldığı gibi açık ve pervasız olsun, fark etmez.”
Musk, Mars’ta koloniler kurmayı hedefleyen SpaceX, insan-bilgisayar entegrasyonu sağlayan Neuralink, tüm dünya genelinde erişilebilir internet ağı fikri olan Starlink gibi projeleriyle bugünün dünyasında “heyecan verici” alternatifleri kendisinde simgeleyen bir isim. Almanya’daki seçmen için bu “heyecan verici alternatif”, siyasi arenadaki aşırı sağcı “alternatif”e yönelimi teşvik edebilir. Şansölye Scholz’u “beceriksiz aptal” olarak nitelendiren ve istifasını isteyen Musk’ın aşırı sağa verdiği destek Almanya’daki Federal Seçimler öncesinde “oyun değiştirici” bir destek olur mu, bunu 23 Şubat tarihinde göreceğiz. Her hâlükârda, Washington’un burnunu soktuğu bir siyasi atmosferin, pek de hayırlı istikametler kazanmadığını akılda tutmakta fayda var.